CHP’li Çakırözer: Emekçinin üç kuruşuna milli güvenlik gerekçesi yapılamaz

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Cumhurbaşkanlığı kararıyla grev hakkı engellenen Eskişehir Kırka’daki ETİ Maden Bor İşletmesi işçilerini ziyaret etti. Grev yasağına tepki gösteren Çakırözer, “İşçinin güvenliğine gelince milli güvenlik yok ama alacağı maaşa gelince milli güvenlik var. Biz bunu kabul etmiyoruz” dedi.

Çakırözer’e ziyarette CHP Seyitgazi İlçe Başkanı Selma Sara, Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe ve Türkiye Maden İşçileri Sendikası Kırka ve Havalisi Şube Başkanı Seydi Demir eşlik etti. Heyet, ETİ Maden Kırka Bor İşletmesinde çalışan işçilerin taleplerini dinledi.

Grev kararı yasaklandı

Türkiye Maden İşçileri Sendikası'nın 1 Ağustos’ta başlatmayı planladığı grev, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan kararla “milli güvenliği bozucu nitelikte” görülerek 60 gün süreyle yasaklandı.

“Hakkımız olanı istiyoruz”

Grev kararının ardından yaşananlara ilişkin konuşan Maden İş Sendikası Kırka ve Havalisi Şube Başkanı Seydi Demir, “Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin hâlâ sonuçlanmadığını” belirterek, “Sekizinci aya geldik. Şu ana kadar herhangi bir sonuç alınmadı. Sürecimiz devam ediyor. Tabii ki arkadaşlarımız şu anda ekonomik sıkıntılar yüzünden 2024 maaşlarıyla hâlâ geçinmeye çalışıyor. Çok zor durumdayız. Bir an önce Kamu Çerçeve Protokolü'nün (KÇP) imzalanmasını talep ediyoruz. Hakkımız olanı istiyoruz” dedi.

“Greve çıkamıyoruz, hakkımızı arayamıyoruz”

14 yıldır ETİ Maden Kırka Bor İşletmeleri’nde çalışan Uygar Ünlüce ise yaşadıkları süreci şu sözlerle aktardı:

“Bizim şu anki mevcut durumda resmiyete kavuşması 1 Ağustos’ta başlayacak şekilde greve çıkılacaktı. Grev çadırımız kuruluydu. Düzenimizde vardı ama dün akşam yapılan Cumhurbaşkanı'nın kararnamesiyle milli güvenlik sorunundan dolayı böyle bir karar alındı. İki ay erteleme yapıldı ve biz greve çıkamadık. Sözleşmemiz de bitmedi. Greve de çıkamıyoruz. Beklemedeyiz. 8. ayda biz 2024 maaşıyla, 38 lira net elimize geçiyor. Bunun içerisinde üretim primi, sosyal yardımlar da var. Üretim primini ve sosyal yardımları çıkarttığınız zaman hemen hemen asgari ücrete denk gelen bir kamu işçisinin aldığı maaş var. Greve çıkamıyoruz, hakkımızı arayamıyoruz. Aman fazla olmasın, aman Maliye Bakanı kızmasın diye o işçinin rızkını çalıyorlar.”

“Bu bir lütuf değil, alın terinin karşılığı”

İşçilere destek veren CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, AKP döneminde toplam 22 grevin yasaklandığını hatırlatarak şunları söyledi:

“AKP döneminde tam 22 kez grev yasaklandı. İşçinin güvenliğine gelince milli güvenlik yok ama alacağı maaşa gelince milli güvenlik var. Biz bunu kabul etmiyoruz. İşçinin alın terine, üç kuruşuna el koymak için milli güvenlik gerekçesi yapılamaz. Bir an önce işçinin gerçek anlamda refah düzeyine çıkabileceği artışın alınması lazım. Bu bir lütuf değil. Tam tersine alın terinin karşılığı ve yıllardır da gecikmiş olan karşılığı.”

“Maaşlar hâlâ güncellenmedi”

İşçilerin aylardır yaşadığı mağduriyete dikkat çeken Çakırözer, “Biliyorsunuz Türkiye’de ilk grev kararını Maden İş Sendikası’nın üç şubesi aldı. Çünkü 2025’in sekizinci ayına giriyoruz, hâlâ 2024’ün maaşıyla geçinmeye çalışıyorlar. Türk-İş’in, Maden İş’in teklifleri maalesef bugüne kadar hep duymazdan gelindi. Şu anda bir görüşme aşamasında. Biz umut ediyoruz ki bu görüşmelerden emekçinin gönlünün razı olacağı, gerçekten refahını artıracak bir sonuç çıksın” dedi.

“Milli zenginlikten işçi de payını almalı”

“Madenler bizim için kıymetlidir, milli zenginliktir ama onu çıkaran, onu üreten emekçi de bizim başımızın tacıdır” diyen Çakırözer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Grev erteleme kararının gerekçesi milli güvenlikmiş. AKP döneminde tam 22 kez grev yasaklama kararı alındı. Emekçinin üç kuruş alacağı, refahını düzelteceği, hakkı olan, alın terinin karşılığı olan isteğine, talebine milli güvenlik nedeniyle set vurulması kabul edilemez. Buradan çağrımız, temennimiz arkadaşlarımızın hakkı olan maaşların mutlaka en kısa sürede onlara sunulmasıdır. Bu bir lütuf da değildir. Onlar sayesinde milli zenginliğimiz artıyor. Milli zenginliğimiz artıyorsa bu zenginlikten işçi de payını hakkıyla almalıdır.”