21 Kasım 2003 22:00
Filistin'deki Siyonist fetih, özellikle de Deir Yasin'de Filistinlilere uygulanan katliam, Irak'taki İngiliz karşıtı hareketi güçlendirdi. Irak hükümeti 1948 Ocak ayında Londra ile yeni bir dostluk anlaşması imzalayınca, ülke çapında isyanlar patlak verdi. Hemen anlaşmadan vazgeçildi ve Bağdat yönetimi, 27 yıldır Irak ordusunu yönlendiren İngiliz askeri varlığının ülkeden çekilmesini talep etti. Takip eden aylarda, Bağdat'tan Filistin'e, Siyonistlerle savaşmak üzere bir müfreze gönderildi. Mayıs ayında, İsrail devleti ilan edildiğinde ise, Irak'tan Hayfa'daki rafineriye giden petrol boru hattı kapatıldı. Bu koşullarda; 19 Mart 1950 günü, Bağdat'taki Amerikan Kültür Merkezi ve Kütüphanesi'ne bomba atıldı; birçok kişi yaralanırken ciddi maddi hasar meydana geldi. Bu merkez, genç Yahudilerin sıkça uğradıkları bir yerdi. Doğrudan doğruya Yahudilerin bombalanması ise, 8 Nisan 1950'deydi. İçinde 3 gencin olduğu bir arabadan, Yahudilerin Fısıh bayramını kutladıkları, Bağdat'taki El Dar El Bida kafesine el bombası atıldı. 4 kişi ciddi yaralar aldı. Saldırının akşamında, Yahudilerin Irak'ı terk etmesini isteyen bildiriler dağıtıldı. Ertesi gün, yoksul ve kaybedecek bir şeyi olmayan çok sayıda Yahudi, vatandaşlıklarının iptal edilmesi ve İsrail'e gitmelerine izin verilmesi için göçmen bürolarına akın etti. O kadar çok başvuru oldu ki, polis, Yahudi okulları ve sinagoglara da başvuru masaları açmak zorunda kaldı. 10 Mayıs'ta, bir Yahudiye ait olan Beit-Lawi otomobil şirketinin vitrinine bir el bombası atıldı. Bina büyük hasar görürken, ölen olmadı. 3 Haziran 1950'de, zengin Yahudiler ve orta sınıf Arapların yaşadığı, Bağdat'ın Batavin semtinde bir arabadan el bombası fırlatıldı. Yaralanan olmadı. Ama bu patlamanın ardından Siyonistler İsrail'e telgraflar göndererek, Irak'tan göç edeceklerin kotasının artırılmasını istedi. 5 Haziran günü, yine bir Yahudiye ait olan, El Raşid sokağındaki bir bina önünde patlama oldu. Yine ölen yoktu ama hasar vardı. 14 Ocak 1951'de, Masude Şem-Tov sinagogu önündeki Yahudilere el bombası atıldı. 3 Yahudi öldü, 30'u da yaralandı. Siyonist propaganda, Irak'taki bu bombalamaların Yahudilerin ülkeyi terk etmesini isteyen Iraklılar tarafından yapıldığını ileri sürmeye devam ediyor. Korkunç gerçek ise şu ki, Iraklı Yahudilerin ölümüne ve yaralanmasına sebep olan bombalar, Siyonist Yahudiler tarafından atılmıştı. Kitabımda, (Haganah ve Mossad Yahudileri Nasıl Devreden Çıkardı) yer alan en önemli belgelerin, Siyonist yeraltı örgütü tarafından basılan, 16 Mart 1950 ve 8 Nisan 1950 tarihli iki bildirinin kopyaları olduğuna inanıyorum. Bunlar arasındaki bir fark çok dikkat çekici. İkisinde de basım tarihleri var; fakat 8 Nisan tarihli olan bildiride saat de yazıyor: 16.00. Neden saat? Soruşturma yargıcı Salman El Beyt bile, bunu şüpheli buldu. Acaba bu saati yazanlar, yaklaşık 5 saat sonra olacağını bildikleri bombalamanın sorumluluğundan mı kaçmak istiyorlardı. Soruşturma yargıcı, Siyonist yeraltı örgütüyle bombayı atanlar arasında ilişki olduğu sonucuna vardı. Bu sonuca varanlardan biri de, eski Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı (CIA) yöneticisi Wilbur Crane Eveland. 1988 yılında New York'ta tanışma fırsatı bulduğum Eveland, CIA'nın yayınlanmasına karşı çıktığı "Kumdan İpler" adlı kitabında şöyle yazıyordu: "Iraklıların Amerikan karşıtı oldukları ve Yahudileri terörize etmek istedikleri görüntüsünü yaratmak isteyen Siyonistler, Amerikan Bilgi Servisi kütüphanesi ve sinagoglardaki bombalamaları onların üzerine attılar. Kısa süre sonra, Yahudilerin İsrail'e gitmesini isteyen bildiriler dolaşmaya başladı... Daha sonra Irak polisi Büyükelçiliğimize, sinagog ve kütüphane bombalamalarıyla Yahudi ve Amerikan karşıtı bildiri kampanyalarının Siyonist yeraltı teşkilatının işi olduğunu kanıtlarıyla birlikte bildirmesine rağmen, dünyanın büyük bölümü, Arap terörizminin Iraklı Yahudilerin kaçmasına neden olduğuna inandı." Eveland, Siyonistlerin bu saldırılarla ilişkisine dair kanıtların ayrıntısına girmedi; ama ben kitabımda bunu yaptım. Örneğin; 1955 yılında, iyi tanınan Iraklı Yahudi bir avukat bana, laboratuvar testlerinin, Amerikan Kültür Merkezi'ne yönelik bombalamayla ilgili bildirilerin, daha önce Siyonistler tarafından dağıtılan bildirilerle aynı daktiloda yazıldığını ortaya çıkardığını anlattı. Yine testler göstermişti ki, Beit-Lawi şirketine saldırıda kullanılan patlayıcıların izleriyle, Yosef Basri adlı Iraklı Yahudinin çantasında bulunanlarınki aynıydı. Avukat olan Basri ile ayakkabı imalatçısı Şalom Salih, 1951 Aralık ayındaki saldırılar nedeniyle yargılandı ve bir ay sonra idam edildi. Her ikisi de, Siyonist örgütün silahlı kanadı olan Haşura'nın üyeleriydi. Salih, saldırıları düzenlediklerini itiraf etmişti. İdamların yapıldığı Ocak 1952'de, Irak'taki 125 bin Yahudi, geriye 6 bini hariç, İsrail'e kaçmıştı. Dahası; İngiliz ve Siyonist kuklası Irak Başbakanı El Said, onların tüm mal varlıklarına el koydu. Irak parasını dışarıya çıkarmanın yolları vardı fakat göçmenler bu parayı İsrail'de bozdurduğunda, İsrail devleti paranın yarısına el koyuyordu. Tarihleri eski ve varlıklı bir toplum köklerinden koparılmış; bu insanlar, kültürleri onlara tamamen düşman olan Doğu Avrupa Yahudilerinin baskın olduğu bir ülkeye nakledilmişti.
(www.jewsnotzionists.org sitesinden kısaltarak çeviren Engin Esen)

Evrensel'i Takip Et