17 Şubat 2003 22:00

Hükümet sıkıştı

AKP Hükümeti, halkın savaş karşıtlığının maçlara bile yansıması, parti grubunda savaş tezkeresine hayır oyu verecek milletvekillerinin artması ile ABD'nin istekleri arasına sıkıştı. ABD'nin taleplerine 'hayır' diyemeyen hükümet, zaman kazanmak için yetki tezkerelerini, ABD'nin 18 Şubat baskısına rağmen Meclis'e getirmekte ağır davranıyor. Tezkere sıkıntısı yaşayan hükümetin birçok üyesinin çeşitli gerekçelerle yurtdışı gezilerine çıkması da dikkat çekiyor. ABD'ye aylar önce "destek" sözü veren ve ABD-İngiltere koalisyonunun Irak'a saldırısını destekleyen tek ülke konumuna düşen Türkiye, içerde halkın yoğun tepkisinin yanı sıra, ABD'nin BM'deki zayıflayan etkisi nedeniyle de güç duruma düştü. Üslerin modernizasyonu tezkeresini bayramdan önce çıkartarak üslerini ABD'ye açan Türkiye, "ABD askerlerinin Türkiye topraklarında konuşlandırılması" ve "Irak'a asker gönderme" tezkereleri için verdiği 18 Şubat sözünü yerine getirmekte zorlanıyor.

Parti grubu endişesi Üs ve limanların modernizasyonuna ilişkin tezkerenin oylamasında 22 ret 9 çekimser olmak üzere 31 fire veren AKP grubunun, araya giren bayram nedeniyle daha çok fire vereceği belirtiliyor. Bayram tatilinde Ankara dışına çıkan milletvekillerinin tereddütsüz bir şekilde "savaşa hayır" diyen halkla parti üst yönetiminin arasında kaldığı ifade ediliyor. AKP yönetiminin de Türkiye'nin direkt savaşa katılması anlamına gelecek olan yeni tezkerelerin oylamasında çok daha fazla fire vermesinden ve hatta bazı milletvekillerinin istifa etmesinden kaygılandığı belirtiliyor. Bu nedenle, parti grubunu henüz ikna edemeyen hükümet, zaman kazanmaya çalışıyor.

Halkın tepkisi Hükümeti endişelendiren bir diğer nokta da, halkın savaşa karşı olduğunu her vesileyle dile getirmesi. Türkiye'de 15 Şubat'ta yüzbinler sokağa dökülmedi ama maçlar bile savaş protestolarına sahne oluyor. Milli maç sırasında, maçı izleyen Başbakan Abdullah Gül'ün düştüğü durum nedeniyle, işi ağırdan alarak "aslında savaşa katılmayı istemeyen, ama mecbur kalan hükümet", taktiğinin geliştirildiği görülüyor.

Parayla satma pozisyonu Hükümeti bu politikasında en çok zorlayan durum ise, dolar pazarlıkları. İki bakanıyla Washington'da ABD yönetimiyle pazarlığa girişen hükümet, ABD'nin taleplerini paraya endekslemiş durumda. Tezkerelerin Meclis'e getirilmesini geciktiren hükümet, bir yandan zaman kazanmaya, diğer yandan da ABD ile dolar pazarlıklarını sürdürmeye çalışıyor. Türkiye, savaş konusunda ABD'ye vereceği destek karşılığında ABD'nin vaatlerini yazılı hale getirmesini isterken, ABD, Türkiye'ye vermeyi taahhüt ettiği kredi ve hibelere ilişkin yazılı güvence vermekten kaçınıyor. Tezkerenin geciktirilmesinde asıl anlaşmazlığın da yazılı taahhüt noktasında çıktığı kaydediliyor. Savaş gündeminden sergi açılışına... Öte yandan, tezkere sıkıntısı yaşayan hükümetin birçok üyesinin, ABD'nin "tezkerenin 18 Şubat'ta Meclis'ten çıkarılması" yönündeki baskısına rağmen çeşitli gerekçelerle yurtdışı gezilerine çıkması da dikkat çekiyor. Başbakan Abdullah Gül'ün, yanında kabinenin 3 üyesi, çeşitli sergi, müze ve fuarların açılışını yapmak üzere yurtdışına çıkıyor. Gül, AB'nin Irak konulu olağanüstü zirvesinin ardından aday ülkeler için düzenlenecek 'Bilgilendirme Toplantısı'na katılmak üzere Brüksel'e gitti. Yurtdışına çıkmayı tercih eden kabinenin bir başka üyesi de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır. Yalçınbayır, Japonya'da "Türkiye Yılı" etkinliklerini başlatacak. Kültür Bakanı Hüseyin Çelik de, Strasbourg'ta düzenlenen Avrupa Konseyi Kültür Bakanları Toplantısı'na katılıyor. Turizm Bakanı Güldal Akşit ise, İtalya'da düzenlenen Turizm Fuarı'na katılacak.

Evrensel'i Takip Et