27 Mayıs 2002 21:00
Kamuoyunda "2. Manisa Davası" olarak bilinen davada, işkence mağduru gençlerden Bülent Gedik'e, "Susturun şu haini" diye bağıran İlhami Yelekçi'ye verilen üç aylık meslekten men cezası zamanaşımına uğradı. Böylece işkence yapma suçundan yargılanan polislerden sonra bu suçtan yargılanan polislerin avukatı da zamanaşımı nedeniyle ceza almaktan kurtuldu. Kamuoyunda "işkenceci polislerin avukatı" olarak bilinen İlhami Yelekçi hakkında disiplin soruşturması başlatılmasına neden olan olay "2. Manisa Davası" olarak bilinen davanın 7 Temmuz 1997 tarihli duruşmasında yaşandı. Bağcılar'da 1996'da düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve o dönem yaşları 15 ile 19 arasında değişen Özgür Ökten, Devrim Ökten, Bülent Gedik, Zülcihan Şahin, Arzu Kemanoğlu, Erhan İl, Ulaş Bata, Sevgi Kaya, Sinan Kaya ve Okan Kaplan götürüldükleri İstanbul Terörle Mücadele Şubesi (TMŞ)'nde işkenceye maruz kaldılar. İşkence sonucu bir buçuk aylık hamile olan Devrim Ökten düşük yaptı ve sonrasında yapılan suç duyurusu üzerine sekiz polis hakkında işkence yapmak suçundan dava açıldı. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 7 Temmuz 1997 tarihli duruşmasında ise işkence mağdurlarından Bülent Gedik, işkence yapmak suçundan yargılanan polislerin avukatının sözlü saldırısına maruz kaldı. İşkenceci polislerin teşhis için mahkemeye geldiği duruşmada işkence olayını anlatan Gedik, Yelekçi'nin sözlü sataşmaları üzerine, "Bu avukat da bunları savunmakla avukatlık mesleğinin yüz karası olmaktadır" dedi. Bunun üzerine Yelekçi, "Susturun şu haini" diye bağırdı. Mağdur avukatların ısrarıyla Yelekçi'nin bu sözleri duruşma tutanağına geçti.

Evrensel'i Takip Et