18 Haziran 2001 21:00

TDK'dan olumlu açıklama

Türk Dil Krumu'nun yeni başkanı Profesör Doktor Şükrü Haluk Aslan, Türk dilini yabancı kelimelerin boyunduruğundan kurtarmak gerektiğini söyledi.

Paylaş
TDK'dan olumlu açıklama
Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, Türk diline son yıllarda batı dillerinden, özellikle de İngilizceden, bir kelime akını olduğunu belirterek, "Türk dilini yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıyız" dedi.
Prof. Dr. Akalın, kısa bir süre önce atandığı yeni görevinde, Türk dili için yapmak istediği çalışmaları değerlendirirken, Türkiye'de yabancı kaynaklı kelime kullanmanın, özellikle son yıllarda bir özenti haline gelmesinden yakındı. Yabancı kaynaklı kelimelerin kullanımı arttıkça, Türkçe kelimelerin kullanımının azaldığını, başlangıçta birkaç kelime ile sınırlı olan kelime girişinin zamanla Türkçeyi istila şekline dönüştüğünü belirten Prof. Dr. Akalın, "Kullanımdan düşen her Türkçe kelime, kültürümüzden de bir parçayı koparıp götürüyor" dedi.
Prof. Dr. Akalın, yabancı kaynaklı kelimeler bilen bilmeyen herkes tarafından kullanılırken, bazen kelimeye yanlış anlamlar da yüklendiğini belirterek, dilimize Fransızcadan geçen promosyon yani 'promotian' kelimesinin, "ilerleme, yükselme, artırma, çoğalma" anlamına gelmesine rağmen, dilimize "armağan kampanyası" anlamıyla yerleşmesini buna örnek gösterdi.
Prof. Dr. Akalın, şöyle konuştu: "Türkçenin gelişmesi ve daha da zenginleşmesi için de çaba sarf edeceğiz. Bu uğurdaki çalışmalarımızda hep birlikte yürümeye; basın ve kitle iletişim kuruluşlarıyla, üniversitelerle, sivil toplum örgütleriyle işbirliğine hazırız. Türkçe sevdalılarını el ele vermeye çağırıyorum. Türkçe için bir şeyler yapmak, çalışmak isteyen herkese kapımız ve gönlümüz açıktır. Kelimelerimiz deyimlerimizde, atasözlerimizde, manilerimizde, ninnilerimizde, bilmecelerimizde, türkülerimizde, şarkılarımızda, şiirlerimizde ve destanlarımızda yaşamaktadır. Bir kelimeyi kaybetmemiz demek, bu kelimenin geçtiği bir deyimimizi, bir atasözümüzü, bir bilmecemizi kaybetmek demektir."
'Yasakla olmaz'
Türk dilinin korunması konusunda yasaklarla bir yere varılamayacağını ifade eden Akalın, "Türkçenin doğru ve güzel kullanımını yasaklayarak, zorlayarak değil; örnek göstererek, özendirerek, sevdirerek, benimseterek yaygınlaştırmalıyız" dedi. Prof. Dr. Akalın, ticari kuruluşların unvanlarında, isimlerinde, tabelalarında, reklamlarında yabancı kökenli kelime kullanımının da yaygınlaştığını ifade etti.
Prof. Dr. Akalın, "Öncelikle toplum olarak anadilimiz Türkçeye sahip çıkma bilincinin yerleştirilmesi gerekiyor. Bu da eğitimle olur. Bütün öğretim kurumlarında Türkçeyi en güzel ve en doğru şekilde öğretecek programlar yürütülmelidir" diye konuştu.
ÖNCEKİ HABER

Ölümlerin sorumluları kınandı

SONRAKİ HABER

Yargıtay kararları aklama

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...