22 Ocak 2015 14:16

En Büyük Eksiğimiz Üç Turnike

Bizden istenileni sorgulamadan, tepki vermeden aynen yapmamız isteniyor. Bunun nedenini sorgulamaya çalıştığımızda ise tek söylenen; "Burası bir kurum ve her kurumda olduğu gibi bu kurumda da bazı kurallar var. Bu kurallara uymak zorundasınız." oluyor

En Büyük Eksiğimiz Üç Turnike

Yeşim IŞIK  
ADNAN SAYGUN LİSESİ

19. Milli Eğitim Şûrası 2-6 Aralık tarihleri arasında yapılmıştı. Alınan kararlar, okullardaki güvenlik önlemlerinin kışla ya da cezaevi mantığına paralel bir şekilde ele alındığını gösteriyor bana göre. Mevcut disiplin yönetmeliğindeki cezaların ağırlaştırılması, okullara turnike ve kameranın takılması, öğrencilerin dedektörle aranması, okul duvarlarının yükseltilmesi, tuvaletlere duman sensörü takılması gibi en temel insan hak ve özgürlüklerine aykırı kararlar alınmıştır.
Ülkemizde okulların çoğu yetersiz eğitim vermekte. İzmir Çiğli Ahmet Adnan Saygun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde kütüphane, müzik odası, özellikle sağlıkçıların bulunduğu bir okulda laboratuvar bulunmamakta. Binaların yetersiz olması nedeniyle tüm alanları dersliğe çevirdiler. Okulda nefes alacak durumumuz bile kalmamış durumda. Bu eksiklerimizi görmezden gelen yöneticilerimiz, okulumuza kartlı geçiş sistemi uygulamasını getirdiler. Pek bir yararı bulunmayan bu sisteme para harcayan yönetim, kütüphane yapmayı, laboratuvar yapmayı doğru bulmadı. Biz de arkadaşlarımızla okulun bu yeni uygulaması üzerine konuştuk.

SORU SORMA MERAK ETME

Yasemin Teker 11. sınıf öğrencisi: Eğitim sistemi ile birlikte ezilenler tabi ki bizler oluyoruz. Okulumuz baştan aşağı bizim için tehlike yaratıyor. Kantininden tutun da bölümümüzle ilgili yeterli ders alınmamasına kadar... Yalnızca bir sene sonra üniversite yerleştirme sınavlarına gireceğiz fakat yeterli bilgiyi alamıyoruz. Bu sistem bizi ek ders almaya zorluyor. Okulumuzda birçok eksik var ve bunlar gözle görülemeyecek kadar küçük değil ne yazık ki...

Ece Kırova 11. sınıf öğrencisi: Ülkemizde eğitim sorunları başlıca yönetim biçimidir. Okullarımız öğrencilerine adeta onların emri altında bir robotmuş gibi davranılıyor ve sorgulanmadan yapılması emrediliyor. Bizden istenileni sorgulamadan, tepki vermeden aynen yapmamız isteniyor. Bunun nedenini sorgulamaya çalıştığımızda ise tek söylenen; "Burası bir kurum ve her kurumda olduğu gibi bu kurumda da bazı kurallar var. Bu kurallara uymak zorundasınız." oluyor. Bizden istenilen, 'soru sorma, merak etme' kavramı oluyor tam anlamıyla. Ve tabi çoğu öğrenci üzerlerinde kurulan otoriteden habersiz, alışagelmiş sistemin kurbanı olmuş durumdalar...

Okan Küçükcan 10. sınıf öğrencisi: Yaklaşık bin yıllık Türk tarihini ezberlettirdiler bizlere... On yıl önceki darbeyi sorsak, Alice Harikalar Diyarı'nda oldu, o burada değil derler... 1. sınıftan beri dayakla, notla öğrencileri korkutan tüccarlar oldu karşımızda, okuduğu dalı ile alakalı olmayan dersleri öğrencilere zorla göstermek zorunda tutulan eğitmenler oldu karşımızda... Bu durumdan tabi ki şikayetçiyiz. Bizler özgürlükçü bir eğitim olsun isterdik. En basit olarak bizim okulumuzda, tüm eksiklerimiz görmezden gelinerek kartlı geçiş sistemine geçildi. Bu durumdan çok şikayetçiyiz...


ÜNİFORMALARIMIZA DEĞİL İHTİYAÇLARIMIZA HASSASİYET GÖSTERİN

ATT Hemşirelik Sınıfları: Okulumuz Ahmet Adnan Saygun MTAL Hemşirelik ve ATT öğrencileriyiz. Öncelikle bizler sağlık öğrencileriyiz. Bu kapsamda gerek yeterli materyal gerek düzenli bir laboratuvar eksikliği açısından büyük zorluklar yaşıyoruz. Aldığımız eğitimin temeli uygulamadan oluşmakta. Bunların yeteri kadar göz önünde bulundurulmadığını ve önemsenmediğini düşünüyoruz. Çoğu zaman materyallerimizi kendi imkanlarımızla alıyoruz. Okulumuzda bu eksiklerin kat kat daha fazlası fiyatına üç adet turnike yapıldı. Okul üniformalarımıza gösterilen hassasiyet yerine önceliğin ihtiyaçlarımıza verilmesini istiyoruz!

Evrensel'i Takip Et