03 Temmuz 2022 03:41

Yeşilçam’ın azınlık “öteki”leri (10)

Film afişlerinden kolaj: Evrensel

PAZAR
Paylaş

Geçtiğimiz hafta sonu düşüp kalça kemiğimi kırdığımdan bir süre uzanıp yatmam gerekiyordu fakat tiyatroda vardır ya, çok yakınınızı da kaybetseniz o gece çıkar oyununuzu oynarsınız. Ben de sizi bu hafta yazısız bırakmamak için yazmanın bir yolunu buldum.

“Yeşilçam’ın azınlık ‘öteki’leri” başlıklı 10 haftadır sürdürdüğümüz yazı dizisinin, bu haftaki son bölümünde söz etmezsek olmaz, yazmazsak eksik kalır diye düşündüğümüz bazı oyunculardan söz edeceğiz.

Elbette bu yazı dizisinde söz ettiğimiz sinemacılardan, oyunculardan ibaret değil azınlıktan sinemacılar. Tamamına yer vermeyi daha kapsamlı bir çalışmaya, bir kitap çalışmasına bırakarak yazımızı şimdilik tamamlayalım…

NERMİN ÖZSES (SİLVANA PANPANİ)

Asıl adı Silvana Panpani olan Nermin Özses 1913 yılında İstanbul’da doğar. Sanat hayatına 1929 yılında tiyatro ile başlayan Nermin Özses turne tiyatrolarında sahneye çıkar. 1963 yılından itibaren sinema filmlerinde figüran olarak başladığı sinema serüveni 1980’e kadar yardımcı rollerle sürer. Küçük rollerle de olsa Yeşilçam’ın en tanınan, bilinen yüzlerinden biri olur.

Beyazperdenin “Nermin abla”sı olarak tanınan oyuncu son yıllarında Kemal Sunal filmlerinin vazgeçilmez oyuncularından olur. 330’un üstünde filmde yer alan sanatçı 1987 yılında aramızdan ayrılır.

BİRTANE GÜNGÖR/BİRTANE ALTINEL (SYLVIA DESANTO)

1 Ocak 1952 Tarihinde İstanbul’da doğar. Asıl adı Birtane Desanto’dur. Oyunculuğa Metin Erksan’ın yönettiği “İki Günahsız Kız” (1969) filmiyle başlar. Bazı filmlerde baş rolde de oynar. Yılmaz Güney’le 1970 yapımı “Zeyno” filminde rol alır.

“Keloğlan” (1971), “Zavallılar” (1974), “Gençlik Köprüsü” (1975), “Lüküs Hayat” (1976), “Meryem ve Oğulları” (1977), “İşte Bizim Hikâyemiz” (1978) filmlerinde yer alır. Yapımcı Oksal Altınel ile evlenip ayrılan oyuncu 1978 yılından sonra sinemadan uzaklaşır.

ROZET HUBEŞ

Yahudi kökenli Oyuncu Rozet Hubeş 1959 yılında İstanbul’da doğar. Lisede fen bölümünde okuyan sanatçı Saint Benoit Fransız Lisesini bitirir.  Lise yıllarında tiyatroyla ilgilenmeye başlayan Rozet Hubeş önce İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun olur. Sonrasında da İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümününde okuyan Rozet Hubeş 1 yıl Şehir Tiyatrolarında çalışır. Dormen Tiyatrosunda bir çocuk oyunu ardından Kenter Tiyatrosunda oynar.  Yıllardır şehir tiyatrolarında çalışan oyuncu ayrıca oyunculuğun yanında seslendirme çalışmaları da yapmaktadır.

2005’te Afife Jale Tiyatro Ödülleri kapsamında “En iyi kadın oyuncu” ödülünü alır. Yönetmenliğini Tunç Başaran’ın yaptığı 1989 yapımı unutulmaz film “Uçurtmayı Vurmasınlar”da canlandırdığı Zeynep rolüyle de unutulmazlar arasına adını yazdırır. Birçok sinema filmi ve televizyon dizisinde yer alır.

YOSİ MİZRAHİ, (YUSUF (YOSİ) MİZRAHİ)

Ekim 1971, İstanbul doğumlu Yahudi kökenli oyuncu lise eğitiminin ardından tatil yörelerinde animatörlük yaparak seyirci karşısına çıkar. Askerlik sonrasında da bir süre profesyonel animatörlüğü sürdüren Yosi Mizrahi ilk kez 1993 yılında Tiyatrokare’de sahnelenen “Şarkılar Susarsa” oyunuyla profesyonel olarak tiyatro oyunculuğuna başlar. Oyunculuğunu çeşitli tiyatrolarda sürdüren Mizrahi 1994’te ilk kez “Gülşen Abi” dizisiyle kamera karşısına geçer. Sevimli, sempatik oyunculuğuyla ekranların sevilen oyuncusu olan Mizrahi 1996 yılında Yavuz Turgul’un yönettiği gişe rekorları kıran ve sinemada yeni bir dönemi başlatan unutulmaz “Eşkıya” filmiyle sinema oyunculuğuna başlar.

Birçok sinema filminde, televizyon dizisinde oyunculuğunu sürdüren, televizyon programlarında sunuculuk yapan başarılı oyuncu oyunculuk çalışmalarını sürdürüyor.

JANSET (JANSET PAÇAL)

Geniş kitlelerin tiyatro, dizi, sinema oyuncusu ve sunucu olarak tanıdığı Janset Paçal, 10 Haziran 1971 tarihinde Almanya’nın Münih şehrinde doğar. Annesinin adı Feriha, Çerkes kökenli babasının adı Cavit Paçal’dır. Babası Kayserili, annesi Ankaralıdır.

Animatörlük ile başlayan kariyer serüveni, Gaye Sökmen Ajansa kayıt yaptırması ile zamanla farklı olanlara modelliğe, oyunculuğa açılır. 1996’da atv’deki “Televizyon Çocuğu’nda 90 bölüm boyunca Okan Bayülgen’e eşlik etti, bu programla ünlü oldu. 1997’de yine atv’de Mehmet Ali Erbil ve Yalçın Menteş’in başrolleri paylaştıkları Tatlı Kaçıklar dizisinde oynadı. Ardından pek çok sinema filmi, dizi ve reklam filminde yer alır.

Türkiye’de yaşayan azınlıklardan değil ama “yabancı kökenli” birçok filmde oynayarak iz bırakan üç önemli oyuncudan söz etmezsek olmaz.  Bunlardan biri Cihangir Gaffari diğerleri de Nasır Malek Mottie ve Beyk İmanverdi.

CİHANGİR GAFFARİ (JOHN FOSTER, JOHNNY GHAFFARİ)

Güney Azerbaycan asıllı İranlı aktör 1940 yılında Bakü’de doğar. İran’da tanınmış bir oyuncuyken İstanbul’a ablasını ziyaret için geldiği sırada Yeşilçam’la tanışır.  ’60’ların sonundan ’80’lerin sonuna kadar avantür fantastik filmlerde oynar.  30’dan fazla filmde oynayıp ülkesine geri döner. Türkiye’den ayrıldıktan sonra Amerika’da John Foster ve John Ghaffari adlarıyla filmlerde rol alır.

NASIR MALEK MOTTİE

1930 yılında İran’da doğan ve döneminde İran sinemasının gözde oyuncularından olan Nasır Malek Mottie Türker İnanoğlu’nun keşfiyle Türk filmlerinde oynamaya başlar. Bunların ilki Türker İnanoğlu’nun yönettiği 1968 yapımı “Hırsız Kız” filmidir.

1969 yılında da Atıf Yılmaz’ın yönettiği “Kölen Olayım” ve 1970’te Hulki Saner’in yönettiği “Avare Aşık” filmlerinde yer alır.

1976 yılında tekrar Türkiye’ye gelerek Şerif Gören’in “Deprem”, Ertem Göreç’in “İki Kızgın Adam” ve Ülkü Erakalın’ın “Sevdalılar” filmlerinde oynar.

1977 yılında bir kez daha gelen Nasır Malek Mottie, Orhan Aksoy’un yönettiği “Baraj” adlı filmde Türkan Şoray ve Tarık Akan’la başrolleri paylaşır.

Nasır Melek, solunum ve böbrek problemleri nedeniyle 20 Mayıs 2018’de, Tahran’da tedavi altına alınır fakat 25 Haziran 2018’de hayatını kaybeder.

BEYK İMANVERDİ (REZA BEYK İMANVERDİ)

Beyk İmanverdi 15 Haziran 1936’da İran’da Kuzey Azerbaycanlı baba ve Güney Azerbaycanlı bir anneden doğar. İran’da ve İtalya’da filmlerde oynayan Beyk İmamverdi 1976’da Türkiye’ye gelerek Orhan Aksoy’un yönettiği “Kader Bağlayınca” filminde Gülşen Bubikoğlu ve Tarık Akan’la başrolleri paylaşır. Profesyonel güreşçi olan Beyk İmamverdi 1977’de “Fırtına”, “Babanın Evlatları”, “Küçük Ev”, “Şeref Sözü”, “Silah Arkadaşları” filmlerinde yer alır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...