04 Aralık 2020 23:00

Telif tekellerinin gözü doymuyor

Görsel: ccPixs.com (CC BY 3.0)

Paylaş

Avrupa Birliği’nin yeni telif yönetmeliği, hakkındaki pek çok tartışma ve itiraza rağmen 2019’da onaylanmıştı. Yönetmeliğe dair itirazların önemli bir kısmı kullanıcı içeriklerinden beslenen platformlarda telif haklarını düzenleyeceği iddiasıyla sunulan madde 13 (metnin son halinde 17 nolu madde) üzerineydi. Söz konusu madde platformları kullanıcılarının telif ihlallerinden sorumlu tutuyor ve platformlara bu ihlalleri önlemek için yeterli çaba gösterme zorunluluğu getiriyordu. Maddenin karşıtları bunu hayat geçirmenin tek yolunun otomatik filtreler olduğunu ve bu filtrelerin düzgün çalışmadığını savunuyor, maddenin eleştiri amaçlı, mizahi ya da adil kullanım kapsamındaki çok sayıda içeriğin sansürlenmesine yol açacağını söylüyordu. Yönetmeliğin taraftarları ise bu maddenin filtreleri bir zorunluluk haline getirmediğini, adil kullanım kapsamındaki kullanımları serbest bıraktığını ifade ediyordu. Yönetmelik onaylandıktan kısa bir süre sonra yönetmeliğin taraftarı politikacılardan “otomatik filtrelerden kaçınmanın olanaksız olduğunu” belirten açıklamalar gelmeye başlamıştı.

Bir süredir Avrupa Birliği üyesi ülkeler yönetmeliği baz alan kendi kanunlarını hazırladı ya da hazırlıyor. Ancak telif tekelleri ve işbirlikçileri yönetmeliğin kullanıcılara asgari düzeyde hak tanıyan, tanınan hakları da otomatik filtre kazalarıyla budayan bu halini bile yeterli bulmuyor. Birkaç ay önce telif tekellerinin temsilcisi örgütler iç pazardan sorumlu AB Vekili Thierry Breton’a bir mektup göndererek yönetmeliğin kendilerini yeterince korumadığını belirtti. Yasal bir dil altına gizlenerek yazılan metinde tekeller zaten budanmış olan kullanıcı haklarının fiilen daha da budanmasını talep ediyordu. Mesele telif tekelleri ve bunların örgütleri ile sınırlı kalmadı. Geçen hafta Almanya’dan 576 sanatçı tekellerin örgütlerinden bile daha arsız bir açıklama yaparak telif hakkı aranmayan 20 saniyeye kadar müzik kullanımı ve remiksler gibi istisnaların kaldırılmasını talep etti.

Telif tekellerinin de örgütlemesiyle bunun gibi açıklamaların diğer ülkelere de sıçrayacağını öngörmek güç değil. Bu nedenle önden tekrar tekrar hatırlatmamız gerekiyor. Telif hakları daha doğdukları ilk günden itibaren sanatçıyı değil de yayıncıyı korumuştur. Sanatçıların daha kalburüstü bir kesimi bu telif çarkından sus payını alırken sanatçıların geri kalan ana gövdesi fiiliyatta çoğunlukla telif yasalarınca pek umursanmaz. Üstelik umursanmayan sadece sanatçıların ana gövdesinin hakları da değildir. Halkın kültürel, sanatsal, bilimsel çalışmalara ulaşma hakkı da bu tartışmanın parametrelerinden biri değildir. Oysa ki kültür de sanat da bilim de kendinden önce gelenlerin üzerine inşa edilir. Geçmişin ve bugünün eserlerine geniş kitlelerin kolayca erişimi ve bunları en küçüğünden en büyüğüne yeni eserler için kullanabilmesi bu alanların her birinin gelişimi açısından önemlidir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...