01 Aralık 2020 23:40

Rusçuk Yâranı İstanbul'da

 Alemdar Mustafa Paşa

Alemdar Mustafa Paşa |  Fotoğraf: Wikimedia Commons

Paylaş

Nizâm-ı Cedîdçilerin Rusçuk âyanı Alemdar Mustafa’ya sığınmasından itibaren IV. Mustafa’yı tahttan indirecek planlar işlemeye başlamıştı. Ali Yaycıoğlu farklı kaynakların komplonun planlayıcısı olarak farklı figürlere işaret ettiğini vurguluyor. Ancak Rusçuk Yâranı (Dostları) adı verilen ve Nizâm-ı Cedîdçiler’le âyan arasında yeni bir ittifakın ifadesi olan bu partinin başında Alemdar Mustafa’nın olduğu su götürmez bir gerçek. Yaycıoğlu, Osmanlı tarihinde sıkça rastlanan saray komplolarıyla karşılaştırıldığında çeşitli kariyer geçmişine sahip parti üyelerinin ideolojik bir yönelimi olduğundan bahsediyor. Rusçuk Yâranı hedeflerine ulaşmak için âyandan Nizâm-ı Cedîdçiler’e, Kırım hanedanına, İstanbul bürokrasisine ve Nakşibendî-Müceddidî ağına kadar geniş bir yelpazede seferberliğe girişebildi. Canikli Tayyar’ı görevden aldıktan sonra IV. Mustafa da giderek Rusçuk Yâranı’na dayanmaya başlamıştı. Nihayet Yâran sadrazamı Yeniçeriler’i dize getirmek için Edirne’deki ordunun İstanbul’a gelmesine izin vermesi için ikna etti. Alemdar padişahın eteğini öpeceğini söylüyordu.

Alemdar bir taraftan Kabakçı Mustafa’nın suikast emrini verirken, diğer yandan başkente doğru ilerlemeye başladı. Ordu surların önünde, Davutpaşa’da kamp kurduğunda IV. Mustafa’nın Sır Katibi Arif Efendi bile şaşkınlık içindeydi. Anlaşılan padişah yeni müttefiklerinden en yakınındakilere bile bahsetmemişti. 21 Temmuz 1808’de (İlk defa başkente ayak basan) Alemdar ordusuyla İstanbul’a girdi. Bir hafta boyunca sadrazamla pazarlık etti. Bu arada mayıs ihtilalinin diğer bir simge ismi Şeyhülislam Ataullah görevden alındı. Alemdar’la sadrazam arasındaki görüşmeler sonuçsuz kalınca Rusçuk âyanı on bin askerle kentin önemli noktalarını işgal etti, sadrazamın sarayını ve mührünü ele geçirdi, sadrazamı şehirden uzaklaştırdı. Bilecik âyanı Kalyoncu Ali’nin de iki bin askeriyle Üsküdar’dan kente geçmesi üzerine artık harekatın son aşamasına gelinmişti: Sarayın kapısına dayanan Alemdar ulema, devlet erkanı, Rumeli ve Anadolu âyanı adına III. Selim’in tekrar tahta geçmesi talebini ilan etti. Yaycıoğlu’na göre bu darbe 17. yüzyıldan beri imparatorlukta tekrarlanan Yeniçeri ayaklanmaları ve elit darbelerinden çok farklı bir yön izliyordu. Yeniçeriler darbe yapan ittifaktan dışlanmış ve yeni ittifak Nizâm-ı Cedîd’in ideolojik pozisyonunu benimsemişti.

Saray panik içinde kapılarını kapatırken IV. Mustafa tahta geçebilecek rakipleri III. Selim ve Şehzade Mahmud’un idamını emretti. Alemdar saraya girdiğinde Selim’in cesediyle karşılaştı, ancak Mahmud saklanarak idamdan kurtulmayı başarmıştı. Böylece II. Mahmud tahta geçti ve sadaret mührünü Mustafa Alemdar’a verdi. Yeni hükümetin ilk işi İstanbul’un iaşesindeki tekelleri kaldırmak ve böylece et ve ekmeğin fiyatının düşmesini sağlamak oldu. Aynı zamanda Yeniçerilerin maaşları donduruldu.

Alemdar’ın en önemli girişimi ise taşra âyanını imparatorluğun krizini çözmek için İstanbul’da toplantıya davet etmesi oldu. Davet imparatorluğun merkez eyaletleri olan Rumeli ve Anadolu âyanını kapsıyordu. Serezli İsmail, Çapanoğlu Süleyman, Karaosmanoğlu Ömer, Şileli Ahmed Ağa, Bolulu Seyid İbrahim, Çirmenli Mustafa bizzat toplantıya katıldılar. Kadı Abdurrahman Paşa Karaman’daki eski Nizâm-ı Cedîd kuvvetleriyle, Alemdar’ın ortağı Manuk da küçük bir Ermeni kuvvetiyle kente geldiler. Yanya âyanı Tepedelenli Ali Paşa torununu, Mısır âyanı Mehmed Ali Paşa Kavala’dan kardeşini ve İskenderiye’den de oğlunu gönderdi. Bosna’dan, Kuzey Arnavutluk’tan, Doğu Anadolu’dan, Suriye’den veya Irak’tan kimse toplantıda yoktu.

Toplantı eylül sonuna doğru Kağıthane’deki Sadabat Sarayı’nda başladı. Böylece ilk defa padişah, merkezi devlet görevlileri ve taşra âyanı birbiriyle buluşuyor, tanışıyordu. Yaycıoğlu’nun vurguladığı gibi âyanın amacı çıkarlarını garantiye almak, bunları karşılıklı olarak görüşmekti. Bu toplantının ürünü Osmanlı anayasa tarihinin fevkalade bir belgesi olacaktı: Sened-i İttifak. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...