09 Kasım 2020 23:49

Elveda damat bey!...

Berat Albayrak Kayseri İş Dünyası Buluşmasında konuşuyor

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Şu burjuvazi kimlere elveda çekmemişti ki! Kimlerden korku ve öfke duyuyorsa tümüne elvedaydı. Elveda demedikleri, yalnızca bozuşturup kendisine benzettiklerine inandıklarıydı.

Proletaryanın kaçarı yoktu, ona elveda dendi. Egemenliğini kurar mı kurardı, korku büyüktü. Paris’teki komününü kana boğmuş, Sovyetler olarak örgütlenen ikinci deneyini, kaleyi içten fethetme yoluna da giderek, ancak 40 yıl kadar sonra püskürtebilmişti, ama neler çekmişti.

Devrimi, reform bile denmeyecek şekle sokup zararsız hale getirmeye çalıştı. Berat Damat istifa ettim deyince, örneğin Kütahyalı Rasim kaleme sarıldı: İktisadi devrim yapmaktaymış, finansal devrim yarım kalırmış, Türkiye imalat-ihracat devrimini yapmak zorundaymış! Vay be!

Şimdi ama, Damat Bey'e de bir elveda demenin zamanıdır. Darısı nicelerinin başına.

Şu kapitalizmin ayağı sürtmeye başladığından bu yana burjuva siyasallığı bir alem. Günlerdir Amerikan seçimleriyle yatıp kalkıyorduk: Hangi eyaletin ikinci seçmenlerini hangisi alıyor, Biden mı Trump mı? İstanbul yerel seçimlerine dönmesine birkaç parmak kalmıştı. Trump hâlâ “Hiçbir şey olmadıysa bile bir şeyler olmuştur” deyip itirazlar için kolları sıvamada. Ama Amerikan burjuva toplumunun ortadan ikiye yarılmasının tedavisi var mıdır yok mudur sorusu bir yana, bitti gibi.

O haydi seçimdi, oylar sayılıyordu. Ya Damat Beyin istifası?! İnstagram’dam açıklıyor kendisi. Muhalif kanal ve gazeteler son dakika haberi olarak geçiyor, uluslararası ajans ve gazetelerle kanallar veriyorlar. İlginç midir değil midir siz karar verin, saatler geçmesine rağmen yandaş medyada tek satır yok. Daha önemlisi, Hükümet cenahından hiçbir açıklama yapılmış değil. Herkes reis beyi bekliyor olmalı!

Oysa bu başkanlık ya da cumhurbaşkanlığı sistemi propaganda edilirken, Türkiye’nin uçacak olmasının yanına eklenen en önemli argüman, her şeyin olağanüstü bir hızla çözümlenip halledileceğiydi! Bu hıza şapka çıkarılır doğrusu!

Saatler sonra hükümet partisinden ya da bakanlıktan yarı doğrulayanlar da “cumhurbaşkanı tensip buyurup göreve devam etmesini isteyecek inşallah” diye konuşuyorlar. Evet bir de S. Soylu’yla açılmış bu yol var. Ancak Soylu başka Damat başka! Soylu sağlam bir dayanak ama Damat da aileden.

Peki işin aslı ne astarı ne? Kabul edilir edilmez, ayrı sorun, ama ne oldu da pek sevgili Damat istifaya yöneldi? Ne olmadı ki diye sorulsa herhalde daha yerinde olur. Beyefendi Hazine ve Maliye Bakanı. Ancak, biliniyor; hükmü devrinde ne hazine kaldı ne maliye!

“Maaşınızı dolarla mı alıyorsunuz?” diye sormuştu yüzü kızarmadan. Oysa heybesini dolarla dolduran köprülerle tünellerin müteahhitleri gibileri Karun olmuşlardı. Devlet garantili havadan müşterilere sahip Allah’ın mı kiminse artık şanslı kulları. Devlete devredinceye kadar geçişlerden alacakları garanti paralarla 5-6 köprü yapılabilecek olanlar. Bu sevgili kullar kazanıyorlar, şüphe yok! Ya halk? Ya ülke ve hazinesi? Halkın cebi delik, hazineyse tamtakır! Almış başını giden dolarla avroyu biraz olsun dizginlemek için Merkez Bankası’nın piyasaya süreceği üç kuruşluk döviz bile kalmadı kasada! Ve Dolar 8.5 TL’ye doğru koşuyor! İşsizlik patladı. Ücretsiz izin parası günlük 39 TL.

Sorumlu kim? Sadece Damat mı? Varlık Fonu’na aktarılan kaynaklar kaç imzayla alınıp satılabiliyor? Ya da “faizleri indirin” diyen ve en son iki gün önce, birkaç yıl içinde MB Başkanı’nı kaçıncı kez değiştirip yerine eski bakan Naci Ağbal’ı getiren kim?

Enflasyonun zirve yapmasının sorumlusu kim? Sadece Damat mı? Piyasaya karşılıksız parayı boca eden tek başına Damat mı?

Osmanlı’dan, hatta öncesinden gelen, cumhuriyetin sürdürdüğü kadim devlet geleneği, yakın çevreden kelle vererek hoşnutsuzluğun yatışması yoluna gitmektir. Bakanlarla müdürler bunun için vardır. İktidar tek elde toplanmış olsa bile sorumluluğu yaymak. Tek kişi bile karar verse, o vermemiş gibi yapılıp sorumluluğu başkalarının sırtına yıkarak, mevcut durumu sürdürmeye çalışmak.

Peki ama nereye kadar? Sıra damada kadar geldiyse, ki çoktan gelmesi gerekti, fazla takat kalmamış demektir! Ne siber saldırı iddiası ne istifayı geri çevirmek birkaç aydan fazla idare eder artık!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa