20 Mayıs 2020 00:05

Dön baba dönelim

taylan kulaçoğlu

Fotoğraf: Taylan Kulaçoğlu'nun Twitter (@TaylanKulacogIu) hesabından alınmıştır

Paylaş

Şiirin suç sayıldığı günlerden yirmi iki yıl sonra yine şiirin suç sayıldığı günlere döndük. Tayyip Erdoğan 12 Aralık 1997 tarihinde Siirt’teki seçim mitinginde, kendisinin Ziya Gökalp’e ait dediği, edebiyatçıların Cevat Örnek’e ait olduğunu iddia ettiği bir şiir okudu. Şiir şöyleydi: Minareler süngü, kubbeler miğfer/Camiler kışlamız, mü’minler asker/Bu ilahi ordu dinimi bekler/ Dillerde tevhid Allahu Ekber/ Mü’minler ordusu Hakk’ın kolunda/ Batılla savaşır dini uğrunda/ Ezelden ebede Kur’an yolunda/ Allhu Ekber, Allahu Ekber/ Hak dinin rehberi Resul-i Ekrem/ İman telkin eder hadisi her dem/ Dinimizde yoktur gizli ve mahrem/ Doğrudan doğruya Allhu Ekber. Bu şiirin ilk dört mısrası, Ziya Gökalp’e ait olduğu ileri sürülen “Asker Duası” şiirinin de son dört mısraını oluşturuyor. Fakat Erdoğan, şiirin ilk iki mısraından ötürü yargılandı ve o zamanki Ceza Kanunu 312. maddeyi (Halkı…din farkı gözeterek birbirine karşı kışkırtmak…) ihlal ettiği gerekçesi ile on ay hapis cezası ile cezalandırıldı. Kırklareli Pınarhisar Cezaevine 26 Mart 1999 tarihinde kondu. On ay cezanın infazı olan dört ay hapis cezasını yattı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını bırakmak zorunda kaldı. Bu cezanın nedeni Erdoğan’ı milletvekili seçtirmemekti. 28 Şubatçılar o zaman Erdoğan için “Muhtar bile olamaz” diyorlardı. Erdoğan 2002 milletvekili seçimlerine katılamadı. Abdullah Gül Başkanlığında AKP oyların yüzde otuz dördünü alarak milletvekili sayısının yüzde altmışını seçim sistemi sayesinde kazandı ve tek başına iktidar oldu. Fakat, ABD-AB ve büyük patronlar Erdoğan’ı başbakan yapmak istiyordu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yol verdi. TCK 312. madde kaldırıldı. Siirt milletvekili seçimi iptal edildi ve tekrar edildi, Erdoğan seçilerek milletvekili oldu. Daha sonra da Başbakan.

Bütün bunları niye yazdım?

Şimdi yirmi iki küsur yıl sonra bir başkası Erdoğan iktidarında şiir-şarkı nedeniyle gözaltında. Taylan Kulaçoğlu. Ayvalık’ta gözaltına alındı. Avukatlarının aktarmasına göre polis yüz yirmi iki sene önce doğmuş, altmış dört sene önce ölmüş bir şairin, Bertolt Brecht’in bir şiiri, bu şiiri şarkı yapan Cem Karaca’nın şarkısını niye sosyal medyada paylaştığını sormuşlar. Suç yine aynı. TCK 312 kalkmış ama yerine TCK 216 gelmiş. Yine, şiirler suç sayılıyor. Yine şiir paylaşmak suç kabul ediliyor.

Brecht’in yazdığı, Cem Karaca’nın şarkı yaptığı şiir ise şöyle: Durduramayacaklar/ Gardiyanları ve yargıçları ve savcıları/ Hepsi halka karşıdır/ Kanunları, yönetmelikleri, bütün kararları/ Hepsi halka karşıdır/ Dergileri, gazeteleri, bütün yayınları/ Hepsi halka karşıdır./ Bunların hiçbiri onları kurtaramayacak/ Durduramayacaklar halkın coşkun akan selini./ Panzerleri, kelepçeleri, bütün silahları/ Hepsi halka karşıdır/ Zindanları, tutukevleri, işkence evleri/Hepsi halka karşıdır/ Borsaları ve şirketleri ve iktidarları/ Hepsi halka karşıdır./ Bunların hiçbiri onları kurtaramayacak/ Durduramayacaklar halkın coşkun akan selini.

İktidar, çeşitli resmi ve gayriresmi (sivil diyemeyeceğim) ekipler kurmuş. Bunlar medya ve sosyal medyayı sürekli tarıyor. İktidarı ve Erdoğan’ı eleştiren her cümle ile ilgili savcılıklara suç duyurusunda bulunuyorlar. Savcılar ise ölüm listeleri yayımlayıp, kaç insanı nasıl öldüreceğini açıklayanları “ifade özgürlüğünü” kullanmış diye soruşturmazken, iktidar aleyhine edilmiş her cümle hakkında soruşturma açıyor.

Taylan Kulaçoğlu, savunmasında o şarkıyı neden paylaştığını açıklarken, bu şarkı nedeniyle Cem Karaca’nın otuz sene önce yargılandığını ve beraat ettiğini, ama şimdi otuz sene sonra kendisinin bu şarkı nedeniyle sorgulandığını söyleyerek: “Yargı otuz seneden sonra nereden, nereye gelmiş?” demiş.

Evet, yargı yirmi iki sene sonra, hatta kırk yıl sonra yine aynı yere geldi. Yine şiirler yargılanıyor. Yine şiir paylaşmak suç.

Demokrasi vadederek iktidara gelenler. 12 Eylülcüleri, 28 Şubatçıları geri getirdiler.

Dön baba dönelim…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...