22 Mart 2019 20:27

Stadia: “Oyunların Netflix’i” ne kadar mümkün?

Stadia: “Oyunların Netflix’i” ne kadar mümkün?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

San Fransisco’da düzenlenen Oyun Geliştiricileri Konferansı’nda (GDC) Google, yeni bulut tabanlı oyun platformu Stadia’yı tanıttı. Stadia, oyunların webde bir sunucu üzerinde çalıştırılmasına ve oyunun görüntülerinin tıpkı YouTube’da bir video izlermişçesine kullanıcıya aktarılmasına dayanıyor. Oyunların işlemci ve grafik yükü sunucu tarafında çözüldüğünden oldukça düşük donanımlarda üstelik de kullanıcının işletim sisteminden bağımsız bir şekilde Stadia platformundaki oyunları oynamak mümkün olacak. Üstelik herhangi bir oyunu oynamak için gigabytelarca indirme yapmanız da gerekmeyecek.2019’da ABD ve İngiltere’de yayına geçmesi planlanan Stadia başlangıçta 4K çözünürlükte saniyede 60 kareyi (fps) destekleyecek. 8K çözünürlükte 120 fps ise platformun uzun vadeli hedefleri arasında. Doom Eternal ve Assassin’s Creed Odyssey dışında platformda hangi oyunların yer alacağına dair şimdilik net bir bilgi yok ancak platformun oyun kataloğunun da haziranda düzenlenecek olan E3 fuarına kadar büyük ölçekte netleşeceği tahmin ediliyor.

Eli yüzü düzgün bir oyun bilgisayarının fiyatının 7-8 bin liradan başladığı, güncel oyun konsolu fiyatlarının da aksesuarları ve birkaç oyunla birlikte 3-4 bin liradan açılış yaptığını göz önünde bulundurduğumuzda sistem ihtiyaçları itibarıyla ancak ve ancak bu tip sistemlerde çalışabilecek oyunları düşük donanımlı PC’lerde tabletlerde ya da akıllı telefonlarda çalıştırabilmek oldukça çekici görünüyor. Ancak Stadia’ya dair bazı kaygılardan da bahsetmemiz şart.

Stadia hali hazırda 25 megabitlik bağlantıda 1080p çözünürlükte 60 fps görüntü sunabiliyor. Platform açılana kadar 30 megabitte 4K çözünürlüğe ulaşılması hedefleniyor. Türkiye’de ortalama gerçek bağlantı hızının 3-4 megabit olduğu, ABD’de bile bu hızın 17-18 Megabit seviyesinde seyrettiği dikkate alındığında ezici bir çoğunluğun Stadia üzerinden şimdilik 1080p çözünürlükte bile oynaması mümkün görünmüyor. Üstelik görüntülerin kayıplı bir sıkıştırma formatı ile iletilmesi nedeni ile düşük hızlarda tıpkı videolardaki gibi görüntü bozulmaları olacaktır. Bu tip bozulmalar videolarda sadece rahatsız edici iken özellikle ayrıntıların önemli olduğu oyunlarda ve oyuncunun okuması gereken metin içeriklere sahip oyunlarda oyunu pratikte oynanamaz ya da en azından keyif alarak oynanamaz kılabilir.

Bağlantı ile ilgili sorunlar sadece hız ile kısıtlı değil. Pek çok ülkede hâlâ kotalı bağlantılar yaygın. 4K, 24 fps video saatte 7 Gigabyte veri kullanırken 4K 60 fps’nin harcayacağı kotaya kim nasıl yetişecek. Peki oyunu takılmadan oynayabilmek için gerekli bağlantı stabilitesi nerelerde mevcut? Stadia’nın gecikme problemini çözüp çözemeyeceği de meçhul. Çünkü gecikme probleminin büyük bir kısmı kendi altyapısından ziyade servis sağlayıcılar ve Internet’in altyapısı ile alakalı. Kontrolörünüzden verdiğiniz eğilme ya da atlama komutunun 20 milisaniye yerine 200 milisaniyede sunucuya iletilip yanıtın dönmesi oyundaki karakterinizin hayatta kalıp kalamayacağını belirleyebilir. Bu tip bir gecikme tek oyunculu oyunlarda belki çok etkili olmayabilir. Ancak çok oyunculu oyunlarda bu fark dünyanın bir başka ucunda düşük gecikmeli bir bağlantıya sahip 12 yaşındaki bir çocuğun sizi kolayca elimine etmesine yol açabilir.

Oyunların kullanıcı tarafında değil de salt sunucularda yer alması oyunların gelişimi ve korunması açısından başka problemleri de beraberinde getiriyor. Salt sunucuda yer alan bir oyun sunucuların yok olması kapanması vb. hallerde nasıl varlığını sürdürebilir. Yapımcı ve yayımcı firması batmış, geliştiricileri ortada olmayan pek çok klasik oyunun bugün varlığını sürdürebilmesinin sebebi birilerinin elinin altında oyunun fiziksel kopyasının bulunmasıdır. Oyunların sadece sunucularda yer alması ve bir gün bu sunucuların kapanması durumunda bu oyunlar varlıklarını nasıl sürdürebilir?

Günümüzün popüler oyunlarından DOTA ve Counter-Strike gibi bir kısmının en azından başlangıçta başka bir oyunun modu olarak geliştirildiğini hatırlayarak mod geliştirmenin oyunların fiziksel dosyaları elde olmadan, ters mühendislik ve benzeri yöntemlerle bunların analizleri yapılmadan nasıl olabileceğini de sormamız gerek.

Her platformda, her makinede çalışan bir “oyunların Netflix’i” hoş bir hayal. Ancak bu hayalin kullanışlı bir gerçeğe dönüşebilmesi için çözülmesi gereken epeyce de sorun var.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...