06 Şubat 2019 00:51

Silahla sokağa çıkma çağrıları

Silahla sokağa çıkma çağrıları

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Sedat Peker, çok konuşulan eski tehditlerini şimdi de 31 Mart seçim günü silahlanarak sokağa çıkma çağrısı ile yeniledi.

Haklı olarak herkes savcıların Sedat Peker hakkında neden soruşturma açmadığını soruyor. Sedat Peker’in yargıda dokunulmazlığının olup olmadığını merak ediyor.

Sedat Peker’e yargının hoşgörüsü haklı tepkilere neden oluyor. Ama, Peker tek değil. İktidar yanlısı siyasiler, gazeteciler, tarikat sözcüleri, mafya liderleri vb. sık sık hakaret, tehdit ve aşağılama içeren sözler ediyor ve her seferinde yargı da bunlar hakkında soruşturma dahi açmıyor ya da ifade özgürlüğü kapsamında değerlendiriyor. Muhaliflerin en küçük eleştirisi ise soruşturmalar, gözaltılar, tutuklamalar ile karşılaşıyor.

İşin yargı ayağından başka bir de son üç seçimde iktidar yanlılarının silahlı ayaklanma tehditleri söz konusu.

İktidar, malum, mağduru oynama konusunda çok maharetli. 19 senedir iktidarda olmasına rağmen hâlâ muhalefet partisi gibi konuşuyor ve kim olduğu belli olmayan birilerinin demokrasiye aykırı yöntemlerle kendilerini iktidardan indirebileceğini iddia ediyor. Bunun için de seçim akşamı kimliği meçhul iktidar indiricilerinin silahlı eylemine karşı taraftarlarını silahlı olarak sokağa çağırıyor. Oysa, iktidarı demokrasiye aykırı yöntemlerde iktidardan indirecek güç veya güçler ortada görünmüyor. Ergenekon davalarına kadar, pek çok kişi iktidarın bir askeri darbe ile düşürülebileceğini düşünüyordu. Ergenekon davalarında gördük ki, ulusalcı falan denilen askerlerin ordudaki gücü sanıldığından çok daha azmış. Ve, kısa sürede tasfiye edildiler. Daha sonra FETÖ üyelerinin ordudan tasfiyesi gündeme geldi. O zaman gördük ki, ordunun büyük çoğunluğu FETÖ’cü subaylardan oluşuyormuş. Bu gelişmeler pek çok kişinin kafasından “Kemalist ordu”, “Atatürk’ün ordusu” sanısını sildi. Ordunun siyasi yönelimi 12 Eylül siyasi stratejisine ve NATO tercihine uygun olarak uzun süredir Türk-İslam projesine uygundu. Yani, aslında iktidarın iddia ettiği gibi askerlerin mevcut iktidarla ideolojik-siyasi bir ayrılığı yoktu ve darbe beklentisi de gerçeklerle uyuşmuyordu. FETÖ tasfiyelerinden sonra orduda çoğunluk siyasi eğilimin ise MHP-AKP çizgisi olduğu söyleniyor. Son üç senedir orduda, poliste, MİT’te ve devletin hemen hemen bütün kadrolarına MHP ve AKP’liler yerleştiriliyor. MHP, siyasi tarihi boyunca MC iktidarları dahil hiçbir dönem kadrolarını bu kadar bürokrasi içine yerleştirmemişti. O nedenle, iktidarın darbe ile, silahlı ayaklanma ile devrilme ihtimali şu günlerde hiç yok. Olursa iktidarın kendi iç kavgası ile böyle bir şey mümkün olur. Öyle bir kavganın emareleri de yok.

İktidarın ve yandaşlarının son üç seçimdeki, bizi demokratik olmayan yollarla düşürmeye çalışıyorlar iddiası son günlerin ünlü tarifi ile “algı operasyonu”. İktidar seçimlerde kaybetme ihtimaline karşı muhaliflerini ve yandaşlarını tehdit ediyor. Muhaliflerine eğer seçim yolsuzluğu vs. diyerek sokaklara çıkarsanız, sokakta sizi ezeriz demek istiyor; yandaşlarına ise seçim günü silahlı olarak sokaklara çıkın ki, karşı taraf adil seçim falan diye sokaklara çıkmasın yoksa bizi götürürler demek istiyor. 7 Haziran seçimlerinde azınlığa düştüler. MHP imdatlarına yetişti. Son üç seçim/referandumda kaybetme ihtimalleri vardı ve üçünde de sokağa çıkma tehditleri vb. ile seçim hileleri ile iktidarı vermediler. Muhalefet de son üç seçimde bu tehditlere göğüs geremedi maalesef. Cumhurbaşkanı ikinci partiye hükümet görevi vermedi Anayasa’ya aykırı olarak, gıkları çıkmadı, Cumhurbaşkanı sık sık Anayasa’yı ihlal etti gıkları çıkmadı, her seçimde pek çok hileye başvurdular dostlar alışverişte görsün türü bir şeyler gevelediler ve nihayet son seçimde taraftarlarını silahlı olarak sokağa çıkarma tehdidi karşısında “Adam kazandı” deyip teslim oldular. Demokratik ve adil seçim için birleşip mücadele etmezsek “Adam kazanacak”, kaybettiğinde de Sedat Pekerler devreye girecek.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...