10 Kasım 2018 23:15

Bitmeyen savaşseverlik

Bitmeyen savaşseverlik

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Diyanet İşleri Başkanlığı var olan rejimin en önemli siyasi araçlarından biri. Diyanet’e ayrılan bütçe her yıl büyüyor, yani büyütülüyor. 4, 5, 6 derken, 2018 bütçesi neredeyse 8 milyar oldu. Bütçe ile neler yapılacağı büyük ölçüde belli. Öyle göklerle ilgili işler değil. Diyanet var olan rejimi ayakta tutmak ve sürdürmek için çalışacak.

Diyanet’in çalışmaları arasında “birlik ve beraberliği engelleyen toplumsal problemlerin çözümüne katkı sağlamak” yer alıyor. Bu sorunların ne olduğu da, yapılacaklar da belli. Yıllardır yapılanlardan biliyoruz. Sonra, diğer çok önemli başlık geliyor: “Ahlaki yozlaşmayı önleyici çalışmalar yapmak.”

Biliyoruz ki, “birlik ve beraberlik” dendi mi, kimi kesimlerin hizaya getirilmesi anlaşılmalı. “Uyumsuz unsurlar”, yani eskiden beri “uyumsuz” olan bütün kesimler ve rejim ile anlaşamayan tüm diğer kesimler uyumlu kılınacak. Bu da güzellikle olmayacağı için, gerekli olan şiddet. Her çeşidinden, artık ne varsa... “Ahlaki yozlaşma” da öyle güzellikle önü alınacak bir mesele değil. Rejim destekçisi medyaya bakılırsa yozlaşma her yerde. Onların da hakkında gelinmeli...

Bütün bunlar Diyanet’in çocuklara yönelik yayınlarına yansıyor. Diyanet’in çocuklara yönelik çalışmaları her yıl genişletiliyor ve çeşitlendiriliyor. Hazırlanan yayınlarda propaganda ve şiddet dozu gayet yüksek. Rejimin savaş siyaseti bunu gerektiriyor.

Geçen yıl, Diyanet Çocuk Dergisi’nin Mart sayısında, Nusret Mayın Gemisi ile bir söyleşi vardı! Aslında adı Nusrat imiş. Belli ki, konuşabiliyormuş. “Dünyanın en ünlü mayın gemisi” imiş. Sonra? Düşmanlara karşı savaşan, canla başla savaşan şanlı Osmanlı, şehitler, Müslümanların duası ve zafer! Dergide barış neden önemlidir, dünya savaşlarını kimler çıkardı, emperyalizm vs. nedir, elbette yok. Osmanlı’nın dünyaya güller dağıtmak için kurulmuş bir imparatorluk olmadığı gibi ayrıntılar da yok. Rejim çocuklara düşmanlığı, şehit olmayı ve iman zaferini belletmek istiyor ya...

Bir örnek de bu yıldan seçelim. Diyanet Çocuk Dergisi’nin Nisan sayısında, “Kûtü’l-Amâre Zaferi” vardı. Bu çok önemli bir zafermiş, bir destanmış. “Özlü sözlük” diye bir bölümde öyle yazıyor: “Osmanlı Devleti’nin 29 Nisan 1916 tarihinde, İngilizlere karşı kazandığı zafer. Yüzyıllık bir kahramanlık destanı.”

Bu bölümde diğer önemli kavramlar da açıklanmış. Bir örnek: “Birinci Cihan Harbi: Dünyanın birçok ülkesinin İttifak ve İtilaf devletleri olarak iki gruba ayrılarak katıldığı, 1914-1918 yılları arasında yapılan büyük savaş. Birinci Dünya Savaşı da denir.”

Sonra? “Kûtü’l-Amâre Irak’ta bir bölge ismi.” Peki Irak nasıl tanımlanmış? “Ortadoğu’da bir İslam ülkesi. Kuzeyde ülkemizle, doğuda İran, güneyde Suudi Arabistan, batıda ise Suriye ile sınır komşusu olan devlet. Başkenti Bağdat. Uzak anlamında kullanılan bir kelime. Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı’nda mücadele ettiği cephelerden biri. Kûtü’l-Amâre, bu cephede kazanılmış bir zaferdir.”

Diyanet Çocuk çocuklara komşu Irak’ı böyle anlatıyor. Irak, bir savaş alanı, bir cephe, bir yer. Ötesi önemsiz. Rejimin gözbebeği Diyanet başka türlü bilgiler verecek değil elbette. Örneğin, “Irak 2003’de işgal edildi. Var olan rejim bu işgale katılmak istedi. Derdi öncelikle başlayacak talandan payını almaktı,” vb. yazacak değildi. Ya da, “Irak bir kan gölüne dönüştürüldü, korkunç bir şiddet girdabına itildi. Her gün öldürülen müslümanlar yeni-Osmanlıcılık oynayanları hiç üzmedi, var olan rejimi hiç rahatsız etmedi,” diyecek değildi.

Yanlış anlaşılmasın. Tek dert, Diyanet Çocuk değil. Diyanet Çocuk buzdağının küçük bir parçası. Buzdağı da yanlış anlaşılmasın. Giderek daha fazla görünür olan ideolojik bir saldırıdan söz ediyoruz. Diyanet’in ve rejimin diğer aygıtlarının çocuklara yönelik çalışmaları çeşitleniyor. Çocuklara teneke kutu muamelesi yapılıyor. Tenekeye bol bol savaş, düşmanlık, bağnazlık ve dinbazlık dolduruluyor.

Bu çalışmaların sonu gelmeyecek çünkü bu rejim ve savaşları hiç bitmeyecek. Rejim artık varlığını içerde ve dışarda şiddete ve savaşa dayandırıyor. Çocuklara düşmanlığı, şehit olmayı ve iman zaferini dayatmaktan; uyumsuz gördükleri çocukları ise yok etme saplantısından hiç vazgeçmeyecekler.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...