26 Mayıs 2018 23:23

Öğretmenler ‘dur’ derse!

Öğretmenler ‘dur’ derse!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dünyayı kasıp kavuran sömürü furyası, dünyanın büyük patronların dünyası olduğuna inananların işi. Onlar, büyük patronların ve hizmetçilerinin dışında kalan herkesin; kim olursa olsun, ezilmek ve sömürülmek dışında hiçbir seçeneği olmadığına inanıyorlar. Geçen hafta vurguladığım üzere, tehlikede olanlar yalnız göçmenler ve sığınmacılar değil, bütün insanlık aslında! 

Bugün artık hiç çekinmeden kimi insanların yeterince insan olmadığı propagandası yapılıyor; bunu açıkça söylemekten çekinmeyen başkanlar, başbakanlar, bakanlar çoğalıyor. Birbirinden farklı gibi görünen söylemlerin özünde aynı korkunç anlayış yatıyor. Bazı insanlar yeterince insan değil! Onlara ne olduğu, ne yaşadıkları önem taşımıyor.

Bunu anlamak için göçmenler ve sığınmacılara karşı acil önlemler alınmasını savunanların sosyal politikalarına bakmak yeterli olabilir. Sosyal politikaların başarısının para ile ölçülmesi gerektiğini işleyen siyasetçiler, bu politikaların toplumun yararı ile değil, “tasarruf” ile şekillendirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Çünkü neoliberal kapitalizm bunu gerektiriyor. Eğitime ayrılan bütçe de bu şekilde şekillendiriliyor ve okullar birer ticari işletme gibi ele alınıyor. 

Okulları birer ticari işletmeye dönüştürmek isteyenlerin öğretmenlere nasıl davranacaklarını kestirmek zor değil. Okulları sürekli olarak kesinti yapmaya zorlayanlar, öğretmenlere ödenen ücretleri büyük bir yük gibi gösteriyorlar. İşe yeni başlayan öğretmenlere ödenen ücretler daha düşük olduğu için deneyimli öğretmenler birer kambur olarak hedef gösteriliyor. Öğretmenlere ödenen ücretlerin düşük tutulması siyasetçiler için sanki bir başarı göstergesi.

Bu gidişin kendiliğinden değişmeyeceği kuşkusuz. Kitlelerin ayağa kalkması gerekiyor. Bu açıdan ABD’nin iki eyaletindeki öğretmen grevleri incelemeye değer. Bu yıl, Batı Virginia ve Oklahoma eyaletlerinde öğretmenler önce greve giderek haklı taleplerini duyurmayı başardılar ve önemli kazanımlar elde ettiler.

Oklahoma’daki grevi örgütleyen sendikacılardan Patti Ferguson-Palmer, 32 yıllık öğretmen. İşe yeni başlayan öğretmenlerin yaşadıklarına örnek olarak kendi deneyimini gösteriyor. Aldığı aylık iki çocuğu ile geçinebilmesine yetmediği için yıllar boyunca akşamları bir kitapçıda çalıştığını, iki işte çalışan bir öğretmen olarak öğrencileri için yeterli hazırlık yapamadığını anlatıyor. Akşamları 11’e dek çalışan bir öğretmenin, ertesi sabah derse hazır olmasının beklenemeyeceğini vurguluyor.

Greve giden öğretmenlerin arasında ikinci bir işte çalışmak zorunda kalanların sayısı çoktu. Ek iş olarak başka bir okulda ders veren ve haftada fazladan 30-40 saat çalıştığı söyleyen bir öğretmen, “Eğer ikinci bir işim olmasaydı ancak erzak fişiyle hayatta kalırdım!” diyor. Sözünü ettiği erzak fişleri ABD devleti tarafından sağlanıyor ve temel besinleri satın almak için kullanılabiliyor. Yani, dünyanın en zengin ülkesinde öğretmenler çok düşük gelirliler için yürütülen federal bir programdan destek almak zorunda kalıyor. Bu gizli saklı da değil; gayet yaygın ve biliniyor.

Mesele de zaten bu. Öğretmen olsun, temizlikçi olsun, herhangi bir emekçinin zor duruma düşmesi, ezilmesi sanki önem taşımıyor. Büyük medya kuruluşları sanki başka bir gezegendeler. Büyük patron Trump, twitter’da ne yazdı, ne saçmaladı; bunları yazmak gazetecilik sayılıyor.

Öğretmenlerin görmezden gelinmesi şaşırtıcı olduğu kadar olağan. Oklahoma’daki eylemi örgütleyenlerden Alicia Priest, “Daha fazla görmezden gelinmeyeceğiz!” derken buna işaret ediyordu. Görmezden gelinen öğretmenler greve gidince Oklahoma’daki kamu okullarının çoğu boşaldı: 700 bin öğrenciden 500 bin kadarı öğretmensiz kaldı. Greve giden binlerce öğretmen baskıyı büyütmek için eyaletin başkentinde büyük bir yürüyüş de yaptılar. 

Sendikaların düzenlediği grev ve diğer kitlesel eylemler hemen her açıdan başarılı oldu. Batı Virginia ve Oklahoma’daki grevler ABD çapında da ses getirdi. Arizona’da binlerce öğretmen işe kırmızı giysilerle giderek önce diğer eyaletlerdeki meslektaşlarına destek verdiler; ardından greve gittiler. Arizona’da bu kitlesel iş bırakma eylemi de başarı ile sonuçlandı.

Öğretmenlerin bu eyaletlerde kitlesel grev düzenleyebilecekleri pek beklenmiyordu. Bu kitlesel eylemler ve elde edilen kazanımlar ABD çapında heyecan yarattı ve var olan gidişin değişmeyeceğine inananları utandırdı. Bu örneklerden çıkarılacak birçok ders var. İlki şu olsa gerek: İnsanlığa yönelik büyük tehlikenin ve var olan tüm engellerin karşısında tek seçenek var. O da, “Dur!” demek.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...