Verilerimizi varsayılan olarak emanet ettiklerimiz
Fotoğraf: Envato
İki hafta önce, Cambridge Analytica’nın Facebook verilerini nasıl kullandığı ifşa edilmiş, Facebook dört bir koldan eleştiri bombardımanına tutulmuş, Facebook CEO’su, ifade vermek üzere ABD Kongresi ve İngiltere Parlamentosu’na “davet” edilmişti. Zuckerberg, ABD Kongresi’nde ifade vermeyi kabul etti ve gizlilik kontrollerini daha basit hale getireceklerini duyurdu. Facebook, Zuckerberg’in açıklamasını detaylandırarak kişisel verilerinizi kontrol etmek, bulmak, indirmek ve silmek için yeni araçlarını duyurdu. Bu tedbirlerin yanı sıra Facebook data broker olarak anılan üçüncü parti veri sağlayıcılarından kullanıcıları daha iyi tasnif etmek için veri almaya son verdiğini açıkladı.
Hemen önden söyleyelim, bütün bunlar Facebook’un iş modelinde bir değişiklik olduğu anlamına gelmiyor. Bunlar temelde Facebook’a karşı yükselen tepkileri yumuşatmak ve muhtemel cezaları azaltmak yani görüntüyü kurtarmak için alınan tedbirler. Kullanıcı gizlilik ayarları ne kadar değişirse değişsin varsayılan ayarlar kullanıcının aleyhine. Kullanıcılar ayarlarında herhangi bir değişiklik yapmadığı sürece “varsayılan” olarak kendi verilerinin detaylıca takibini kabul etmiş sayılıyor. Ve öngörebileceğiniz üzere iki milyarı aşkın Facebook kullanıcısının büyük bir kısmı bu ayarlara dokunmuyor bile. Bu tip bir ayarın olası sonuçları kullanıcıya açıkça bildirilmeden, kullanıcının onayı açık ve net bir şekilde alınmadan varsayılan olmasının etik açıdan sıkıntıları ortada.
Şimdi Facebook’un karşı karşıya kaldığı süreçten istifade etmek isteyen teknoloji devlerinin her biri bir yandan Facebook’a verip veriştirirken bir yandan da kendilerinin kişisel veriler konusunda ne kadar titiz olduklarını aktarıyor. Oysa ki çok da farkları yok birbirinden. Örneğin Google’ın hakkınızda topladığı verinin küçük bir kısmı için reklam ayarları sayfanızdaki [0] “beğendiğiniz” ve “beğenmediğiniz” konulara bir göz atabilirsiniz.
Verilerimiz salt reklam verenler için değil, iktidarlar için de oldukça değerli. Bizdeki “Yerli ve milli” arama motoru tartışmaları tesadüfi ya da boşa değil. Derin paket analizi gibi yöntemler ve Phorm gibi araçlarla kullanıcıların takip edilmesi de yeni değil. Vize başvurularından iş başvurularına pek çok alanda sosyal medya hesaplarınız soruluyor. Devasa veri setleri el altından yüksek meblağlar karşısında elden ele satılıyor. Sorunu kökünden çözmese de hangi verilerimizi nereyle ne kadar paylaştığımıza dikkat etmek gerek.
- İşlevini arayan alet: Yapay zekâ 20 Nisan 2024 04:45
- Masaüstü işletim sistemlerinin geleceği ve Linux 13 Nisan 2024 04:35
- XZ arka kapısı ve açık kaynağın zaafları 06 Nisan 2024 04:53
- Veri yağmacıları 16 Mart 2024 04:34
- Yapay zeka ve sihirbazlar 09 Mart 2024 05:07
- Verileriniz sermayeye feda olsun! 02 Mart 2024 05:40
- Geniş dil modelleri ve olağan hataları 24 Şubat 2024 04:09
- Apple’ın AB’ye misillemesi PWA’ların sonu mu? 17 Şubat 2024 04:43
- Disney, oyunlar ve at zırhı 10 Şubat 2024 04:19
- Open AI fikri mülkiyete karşı 13 Ocak 2024 04:44
- Yapay zekanın belirsiz geleceği 06 Ocak 2024 04:00
- Yapay zekada telif kavgası: Tekeller tekellere karşı 30 Aralık 2023 04:47