10 Aralık 2017 00:03

Milli rüşvet!

Milli rüşvet!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Durakta oturmuşlar, otobüs bekliyorlar. Baba kızına anlatıyor: “Zamanlar çok değişti. Türkiye çok ama çok ilerledi. Artık her yere duble yol var. Her yere uçak var. Hiç eskisi gibi değil. Eskiden kim uçağa binebilirdi ki, kızım?”

Kızın sesi duyulmuyor. Babanın sesi ise gür. Sanki başkalarının da duymasını istiyor, yüksek sesle konuşuyor. Diyor ki, “Kızım, Türkiye çok ilerledi. Artık ileri demokrasi var. Biz eskiden bunları hiç düşünemezdik, akıl edemezdik. Eskiden bir bakan rüşvet alınca aylarca gürültü yapar, Meclisi meşgul ederlermiş. Bir seferinde Yüce Divan bile kurmuşlar. Koca bakanı hapse atmışlar. Hiç olacak şey mi, gazetecilerin öğrencilerin yanına! İnsan hakları için çalışanların, akademisyenlerin konduğu yere.”

Kız dinliyor. Belki de anlatılanları anlıyor. Belli değil. Baba sürdürüyor. “Koca bakan. Gece gündüz çalışıyor. Elbette alacak. Çalışıyorsa hak ediyor. Yani, haksızlık. Bakansa, belediye başkanıysa, müdürse elbette biraz alacak. Bal tutan parmağını yalar, kızım. Büyüklerimiz çok yaşasın, artık ileri demokrasi var. Anayasalar yazıldı, kitaplar, yazılar yazıldı, kimse bunları akıl edemedi. Artık büyüklerimiz çok akıllı. Biz eskiden bunları hiç düşünemezdik; hiç akıl edemezdik.”

Baba yüksek sesle konuşmayı sürdürüyor. “Bak kızım, artık milli rüşvet var. Yani, eskiden böyle açık açık konuşulmazdı. Biz de bilmezdik. Şimdi gazetelerde yazıyorlar, televizyonlarda anlatıyorlar. Düşün, adam değerli mi değerli, çalışkan mı çalışkan bir bakan. Gece gündüz çalışıyor. Çalışıyor ve çalıyor. Ama çalarken milli çıkarlarımızı da düşünüyor. Yani öyle bir ileri akıl ki, gözlerim doluyor kızım. Adam rüşvet alacağı zaman bile milli çıkarları düşünüyor. Milli çıkarlara uygun değilse, almıyor. Bakanlarımız bu kadar ilkeli, bu kadar mükemmel. Yani insanın göğsü kabarıyor.”

Kızı anlıyor mu, belli değil. Ama baba anlatıyor. “Milli rüşvet gibi dini bütün rüşvet de varmış, bunu da öğrendik. Bakanlarımızın artık hepsinin dini bütün. Dini bütün olmayan zaten bakan olamaz. Bakan dini bütün ise gerisi kolay. Ona güvenebilirsin çünkü adam mümin. Şimdi kızım, adam bakan, dini bütün bir bakan, ne aldıysa alırken hep milli çıkarlarımıza olduğu gibi dinimize de uygun bir şekilde alıyormuş. Yani, artık büyüklerimiz bu kadar akıllı ve becerikli.”

Baba yüksek sesle konuşmayı sürdürüyor: “Şimdi akşam eve gittiğimizde güven içindeyiz. Neden? Çünkü bizi çok iyi koruyorlar, hep bizim için çalışıyorlar. Bu kadar çok çalışan bir bakan özel uçakla umreye gidince kızanlar var. Yahu, özel uçağa bakan binmeyecek de kim binecek? Adam çok şık giyiniyor diye kızanlar var. Bir bakan şık giyinmeyecek de kim giyinecek. Adam gerçekten şık giyiniyor, koluna kocaman çok güzel saatler takmak istiyor. Bir iş adamı çıkmış, bakana saat armağan etmek istemiş. Ne güzel. Bakan saat almak için çarşıya gitmeyecek, zamanını boşa harcamayacak. Bakana armağan edilen saat çok pahalı bir saatmiş. Bunu bile konuşanlar var. Yahu, adam koca bakan, hem de dini bütün. Şöyle gömleği sıyrıldı mı, göz alan kocaman bir saat görünmesi yakışık almaz mı? Başka ülkelerin bakanları, büyükleri ile bir araya geldiğinde şık olması gerekmez mi? Ya iş adamlarıyla görüşürken? İş adamı zengin, şık. Bakan yanında öyle sünepe gibi mi olacak? Yok, o eskidendi! Bakan dedin mi, uzaktan belli olacak. Türkiye artık bir dünya lideri. Hem bir bakana saatten uygun armağan mı olur? Adamın zamanı, her saniyesi çok değerli. Kim armağan ettiyse, çok iyi düşünmüş. Geçen teyzen söyledi, buna kendi aralarında ‘dakik rüşvet’ diyorlarmış. Bakanlarımız bu kadar akıllı. Cidden insanın göğsü kabarıyor.”

Babalar, analar, ağabeyler, ablalar bunları anlatıyor. Hepsi elbette yapmıyor ama yapanlar bol. Çocuklara anlatıyorlar: Milli rüşvet. Dini bütün rüşvet. Aile boyu rüşvet. Hak edilen rüşvet. Türkiye’de ileri demokrasi var. Türkiye ilerliyor. Ama dünya Türkiye’yi durdurmak istiyor. Dünya reisi istemiyor. Dünya ileri derecede kötü, dünya böyle.

Yandaş medyanın sesi güçlü; onlar da böyle söylüyor. Hepsinin dini bütün, artık başlıkları bile aynı. Ya okullar? Okullarda rüşvet sorgulanıyor mu? Olacak iş değil çünkü Eğitim Bakanlığı baştan aşağı dini bütün. Bu moral bozucu, ama durum böyle. Tam da bu nedenle gerçekleri söylemekte daha fazla ısrar etmek, gerçekler yerine akıl dışı bir dünya ile kitleleri gütmek isteyenleri teşhir etmek gerekiyor. Gerçekleri, bu toprakların barış ve adalete susamışlığını her olanakta ve ısrarla çocuklara anlatmak bugün daha da önemli.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...