24 Mart 2013 03:33

21 Mart, Amed… Kürdün insanlığa armağanı!

21 Mart, Amed… Kürdün insanlığa armağanı!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Herkes birbirine soruyordu, Kaç kişi vardır?...
Çok çok çok kişi vardı ve ama adı tekti;
Kürtler oradaydı işte!
21 Mart’ta Amed’de, ülke tarihinin tartışmasız en büyük ‘meclisini’ gerçekleştirdi Kürtler…
Milyonların katıldığı büyük bir siyasal gösteriyle, bizzat hazır bulunduğu kendi Newroz meclisinde hem bayramını kutladı, hem de kendi ulusal hareketinin barış manifestosunu selamladı Kürt halkı …
Mesaj şudur: Savaşla yenilmeyeceğimizi kanıtladık, şimdi barışa yürüyüp barışla kazanma vaktidir!
Ki, o meydana aksetmiş yeşile, sarıya, kırmızıya kesmiş o muhteşem üç renkli halk denizi en büyük kazanım değil midir zaten…
Kimliğin de, kendisini yönetme iradesinin de bundan daha çarpıcı kanıtı icat edilmedi henüz…
Hiçbir güç, hiçbir alavare dalavere düşüremez artık burdan geriye…
Örgütlü halk budur işte!
Kürtlerin silahlı güçleri yoktu o meydanda, ama muazzam bir siyasal güç vardı…
Evet, silah kullanmak zorunda kaldılar, silahlara dayandılar yıllarca… Ama artık siyasallaşmış halkın gücüyle, ‘yeni bir dönemin eşiğindeyiz’ diyorlar…  
Büyük bir güvenle ve bir nefesten…      
Devasa bir mücadele birikimidir bu özgüveni yaratan…
Öncesi bir yana, son üç beş yılın Newroz meydanları bu birikimin canlı fotoğraflarıdır.   
Bugün ‘müzakere’ ya da ‘barış masası’ndan bahsediliyorsa, bu birikimin eseri değil midir aslında?
Newroz alanlarına da şavkı vurmuş direnişin sonucudur…
Ölmekten de mücadele etmekten de yorulmayız diyen halkın direnişi…
Mezarlıklar ile mapusaneler arasında kendisine biçilen o cehennemi hayattan işte bu rengarenk Newroz denizini yaratan halkın eseridir, barışı da müzakereyi de konuşturtan…
Şimdi şu 2013 Amed Newrozu’ndan yansıyan Kürt realitesini hangi çözüm masası, hangi anayasal çerçeve görmezden gelebilir?
Görmezden gelen, anında eskir, kifayetsiz kalır…
Nasıl ki 90 yıllık inkar statükosu başa çıkamadıysa, bundan sonra da hiçbir ‘öteleyen’ erteleyen statüko dikiş tutturamayacaktır…
Newrozun anayurdu Amed’de bir kez daha şahit olduğumuz bu örgütlü halk iradesi var oldukça, silahlı-silahsız, fark etmez, eskisi gibi statüsüz idare edilemez Kürtler. Eninde sonunda ve bazı politik süreç ve dolayımlardan da geçerek elbette…
Çünkü bu ‘düzey’, öylesine, idare edelimci, güdük çerçevelere sığmaz, sığdırılamaz…
Meseleyi öteleyelim diye razı olunacak en küçük bir adımın bile, hiç hesapta olmayan, önceden öngörülmeyen gelişmeleri tetikleyeceğini hep birlikte göreceğiz.
Newroz meydanındaki görkem, bir gerçeğin kendisidir…
Evet, Kürt gerçeği kimsenin lûtfu değil; tahayyül edilemeyecek çilelerden, dağ gibi zahmetlerden ve elbette can pahası bir direnişten damıtıldı bu görkemli güzellik…
Amed Newrozuna nakşedilmiş bu güzel gerçeği, ruhsuzluğun fütursuzluğuyla, “ümmet çözümünde anlaştılar” ya da “dinci, piyasacı, Amerikancı bir proje”nin yansıması şeklinde okuyabilen kerameti kendinden menkul bilimum ulusalcı-dogmatikler de varsın “eyvallah” etmesin!
Ateşin diliyle konuşan binlerce yaşındaki dengbej Newroz’a kulak verelim biz yine de...
Ve teşekkür edelim…
Bu görkemli güzelliğin, bu direniş ve mücadele esinin için;
SPAS KURDİSTAN!..

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...