7 Aralık 2014 08:00

Mem û Zîn davasını yazarı kazandı

Mem û Zîn oyunun yazarı Cuma Boynukara, Devlet Tiyatroları’na açtığı “tahrifat” davasını kazandı. İki buçuk yıl süren dava sonucunda mahkeme yazarın metnin üzerinden yapılan değişiklikleri haksız buldu. Yazar Boynukara karar için, “karar, bir oyun metnine saygıyla yaklaşmayı öğütlüyor” dedi.

Mem û Zîn davasını yazarı kazandı

Van Devlet Tiyatrosu tarafından 2012-2013 yılında sahnelenen Mem û Zîn oyunun  anlam ve kurgusal bütünlüğünü bozacak şekilde değiştirildiğini belirterek 16 Kasım 2012 yılında Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü hakkında ,  İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nde açtığı  dava karara bağlandı. İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi kararını açıkladı.

Mahkeme,  “Mem İle Zin” adlı eser ile sahnedeki  “Mem İle Zin” arasında farklar vardır. Oyunun adı, “Mem İle Zîn” ile yerine “Mem İle Zin” olarak değişmiştir. “Δ, “İ” arasındaki fark oyunun sahnelendiği coğrafya itibariyle bakıldığında dilsel ve kültürel açıdan önemli bir ayarıntı ve değişimdir” diyen bilirkişi raporuna dayanarak kararını verdi. Raporda oyunda,  “Newroz” olarak kullandığı bayramın sahnede “Nevruz’a” dönüşümünü yazarın politik duruşu ve referans çerçevesi düşünüldüğünde yazarı ve sosyal çevresini itibar açısından etkileme gücüne sahiptir. Bahse konu diğer farklılıklar (ifade farkları, metin atlamaları, sahne sıra değişiklikleri.) Eser sahibi ile bir telif sözleşmesinin ve iznin de olmadığı göz önüne alındığında prestij ve itibar açışından yazarı etkileme potansiyeline sahiptir…” şeklinde ifadeler de yer alıyor. Mahkeme bilirkişi raporunu dikkatte alarak, Devlet Tiyatroları’nı “63 bin 600 TL maddi, 15 bin TL manevi tazminata mahkum etti.
 
‘KARAR OYUN METNİNE SAYGIYI ÖĞÜTLÜYOR’

Karar beni sevindirdiği kadar üzdü de.  Sonuçta bu bizim tiyatromuz. Defalarca derdimi, oyunumun yaşadığı sıkıntıları anlatmama rağmen bir türlü kaile alınmamak kötü. Lütfedip devlet tiyatrolarına yazdığım elden teslim ettiğim dilekçeme cevap bile verilmedi. Bir de bu süreçte duygusallığa kapılıp Türkiye’nin en köklü sanat kurumlarının başını çeken tiyatroya zarar vermemek.  Dikkat gerektiriyordu. Umarım bundan sonra Devlet Tiyatroları yazarına dış kapının mandalı muamelesi yapmaz.  Yazarında bu ülkenin bu kurumun bir ferdi olduğunu unutmaz.  Şimdi böyle bir dava daha önce yaşanmamış. Bu bir ilk. Emsal niteliğine sahip. Bu dönemi Avukatım Şahin Doğan iyi yürüttü. Sabırla. Oyun bir sezon oynadıktan sonra ancak mahkemeden oyunun durdurulması kararı çıktı.  İtirazlar oldu. Yargıtay kararı oybirliğiyle onadı. Bilirkişilere gönderildi, Devlet Tiyatroları itiraz etti, yeniden gönderildi, bütün veriler in toplanması 2 buçuk yıl sürdü. Şimdi de İstanbul 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi. Kararını açıkladı. Benim istemlerimi haklı ve yerinde buldu.  Kısacası karar, bir oyun metnine saygıyla yaklaşmayı öğütlüyor. (KÜLTÜR SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et