Kendini unutmaya kurgulanmış bir döngü

Eğitimde yıllardan beri çözülemeyen, bırakın çözülmeyi, kat be kat artan sorunlar hem öğretmenleri hem velileri hem de öğrencileri çileden çıkarmış bir hale getirdiği bir ortamda 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutladık. Maaşlarımızın elektriğe, doğal gaza, temel gıdalara vb. yapılan zamlarla git gide erimesi, bu yıl maaşlarımıza herhangi bir artış yaşanmaması biz öğretmenlerin neyi nereye yetiştirebilirim çırpınışlarına itiyor.
Bir grup arkadaş okulumuzda düzenlenen etkinliğe değil de başka bir yerde kendimizce eğlenmeye karar verdik. Hem birlikte zaman geçirmek (okulda koşturmaktan birbirimizi bile göremiyoruz) hem de yaşamın stresinden biraz uzaklaşmak için. Bir kadın arkadaşımız on iki yıldır böyle bir eğlenceye katılamadığını anlattı. İki çocuğu var, hem çalışıyor hem de ev işleri, bir de çocukların bakımı, okula yollanması derken yaşam onu bu hengamede sürükleyip durmuş... Bir diğeri saatler ilerledikçe “Çocuklar ne yapıyor acaba?” diye huzursuzlanmaya başladı. “Ne zaman geleceksiniz?” diye eşi de aramaya başlayınca... O gün bile rahat yoktu biz kadınlara. Hangi işte çalışırsa çalışsın kadınların durumu aynı aslında; ev, iş, çocuk döngüsünde kaybolmaya, kendini unutmaya kurgulanmış bir döngü...
Duygu ERDOĞAN / Mamak-ANKARA