14 Kasım 2014 01:04

BTS Ankara’ya yürüyor

AKP hükümetleri, hayata geçirdiği tüm uygulamaları ile ülkeyi, içinden çıkılması zor bir kaos ortamının içine sokmuş durumda.

Paylaş

AKP hükümetleri, hayata geçirdiği tüm uygulamaları ile ülkeyi, içinden çıkılması zor bir kaos ortamının içine sokmuş durumda.  

Sendikalar, meslek örgütleri, DKÖ’leri de, doğal olarak kendi gündemleri için çaba harcamak yerine, AKP’nin gerçekleştirdiği bu katliamlara dur deme mücadelesi içine girmiş durumda.  Bu gün için, demokratik kurumların ve vicdan sahibi herkesin birincil görevi elbette, Kobanê katliamına, Soma ve Ermenek’te gerçekleştirilen işçi katliamlarına ve Yırca’daki doğa katliamına dur demek olmalıdır. AKP’nin vahşi ve katliamcı yüzünü teşhir etmek için, sokağa çıkıp demokratik tepkilerimizi ortaya koymaktan, greve (iş bırakma) kadar her türlü mücadele yöntemini hayata geçirmek, ertelenemeyecek bir görevdir.  
Ülkemizin gündemi, böylesi can yakan meselelerle doluyken, BTS’li kamu emekçilerinin gerçekleştireceği Ankara yürüyüşü “gerektirdiği ölçüde” önemli görünmeyebilir. Ne var ki, ertelenemeyecek görevlerimizden birisi de, AKP’nin çalışma yaşamına ve kurumlarımıza karşı gerçekleştirdiği tasfiye ve talan politikasına dur demektir. 12 yıllık AKP iktidarında, talan edilen en önemli alanlardan biri de ulaşımdır.

AKP yönetimi ve TCDD bürokratları tarafından demir yolu hizmetinin kamu hizmeti olmaktan çıkarılarak ticarileştirilmesini, ulaşım hakkının metalaştırılmasını ve parası olanın bu hizmetten daha pahalı bir şekilde yararlanmasını, ucuz ve güvencesiz iş gücü kullanımının önünün açılmasını amaçlayan adımlar uzun süredir atılmaktaydı.

Bu kapsamda Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesiyle (özelleştirilmesi) ilgili yasa tasarısı Meclis Genel Kuruluna getirilmiş ve sendikamız tarafından bu tasarının Meclisten geçmemesi için çeşitli eylem ve etkinlikler hayata geçirilmesine rağmen tasarı Mecliste kabul edilmesinin ardından Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bundan sonraki sürecin, TEKEL-Telekom sürecinde yaşananlarla aynı olması hedeflenmektedir.

Sendikamızın, kurum yöneticileri ile yaptığı görüşmelerden, kurum ve çalışanlar lehine bir sonuç çıkmamış, binlerce “ihtiyaç fazlası personel” bulunduğu, “bir şekilde” bu fazlalığın eritileceği bildirilmiştir. İş birlikçi-yandaş sendika, bu durumu fırsata çevirmeye çalışmakta, kendilerine üye olmaları halinde zarar görmeyecekleri yalanıyla üye yapmaya devam etmektedir.

İşte tüm bu yaşananları kamuoyu önünde teşhir etmek, çalışanların (sendika ayrımı gözetmeksizin) “ihtiyaç fazlası “olmadığını, dahası nitelikli bir kamu hizmeti için personele ihtiyaç olduğunu, halkın ulaşım hakkının neoliberal politikalara teslim edilemeyeceğini ifade etmek ve buna gücümüz oranında dur demek için 17 Kasım 2014 tarihinden başlayarak, Balıkesir-İzmir-Haydarpaşa-Van-Diyarbakır-Adana ve Zonguldak’tan başlayarak Ankara’ya yürüyeceğiz.

7 gün sürecek olan ve 24 Kasım’da Ankara’da olmayı hedefleyen bu yürüyüşümüze, tüm sınıf kardeşlerimizin destek olmasını istiyoruz.

Demiryolu emekçilerinin mücadele tarihi aynı zamanda BTS’nin tarihidir. Bizler, geleneklerimize ve biriktirdiklerimize sahip çıkacağız. AKP’ye teslim olmayacağız.

ÖNCEKİ HABER

Acı çikolata

SONRAKİ HABER

MESS’in kararı ve metal işçilerinin beklentisi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...