15 Mart 2014 20:17

Üniversiteli kadınlar artık yalnız değil

Konferansın ilerideki toplantılarında oluşumu ideolojik olarak daha da güçlendirmek ve yeni tartışmalara zemin oluşturmak önemli. Ayrıca, yerelde ve Ankara genelindeki toplantılardan sonra diğer illerdeki üniversitelere ulaşmak bu kadın örgütlülüğünü sağlamlaştıracaktır

Üniversiteli kadınlar artık yalnız değil
Paylaş

Gamze MADEN
Hacettepe Üniversitesi

HacettepeÜniversitesi (HÜ) Kadın Çalışmaları Topluluğu’nun yaptığı çağrıyla üniversitelerden topluluklar ve katılımcılar ‘Genç Kadınlar Buluşuyor’ konferansında bir araya geldi. Ankara’dan üniversiteli kadınların katıldığı toplantıda bir gün boyunca şiddeti, tacizi, tecavüzü, kampüs hayatını vb. birçok konuyu konuşan kadınlar sorunlarını ve taleplerini paylaşıp çözüm yolları aradılar. Konfernsın ardından bir de sonuç deklarasyonu yayınladılar. Konferansta birçok karar alınırken bazıları hayata geçirilmeye başlandı. Bunlardan ilki 8 Mart’ta ‘Üniversiteli Kadınlar’ pankartı arkasında bir araya gelmekti ve üniversiteli kadınlar 8 Mart’ta tek bir pankart arkasında yürüdüler. Konferansın ardından bu konferansa katılan topluluklarla konferansa neden katıldıklarını, neden böyle bir konferans ihtiyacı duyduklarını konuştuk.

8 MART’TA ALANLARDA BİR ARADAYDIK

Berivan Balkay (HÜ Kadın Çalışmaları Topluluğu)

Beytepeli kadınlar olarak, yaptığımız toplantıda genel olarak kampüs içerisinde yaşadığımız sorunları konuştuk. Bunun yanında hayatın geri kalan yerlerini unutmadık. Konferansa LGBTİ’lerin de katılımı oldu. Kadın ve LGBTİ’lerin yaşadığı sorunların hemen hemen aynı sorunlar olduğunu gördük ve birlikte mücadele etmemiz gerektiğini fark ettik. En çok tartışılan konulardan bir tanesi ise taciz, tecavüz ve şiddetti. Kampüs içerisinde tacize karşı nasıl mücadele etmemiz ve birlik olmamız gerektiğini tartıştık.

Ankara’daki üniversiteli kadınlar olarak ‘Üniversiteli Genç Kadınlar’ konferansı düzenleme kararı aldık ve diğer üniversitelere çağrı yaptık. 1 Mart’ta da bu konferansı ODTÜ’de gerçekleştirdik.

1 Mart konferansından çıkan en önemli karar; ‘Üniversiteli Genç Kadınlar’ olarak 8 Mart’ta alanlarda olmak için yerellerde 8 Mart eylemleri yapmak oldu. Biz de Beytepe’de 6 Mart’ta yaptığımız ve birçok toplulukla beraber yürüdüğümüz eylemimizde 8 Mart’a çağrı yaptık. Halaylarımızla, şarkılarımızla, sloganlarımızla bir kez daha varlığımızı üniversitemizde de gösterdik ve 8 Mart’ta alanlarda hep bir aradaydık.

BİLİNÇ OLUŞTURMA AŞAMASINDA BİR ADIM

Başak Çetinkaya (HÜ Biyoloji Topluluğu)

Toplumsal bilinç ve duyarlılık gibi mevzularda söz dahibi olmayı bir gereklilik olarak düşündüğümüz için konferansa katıldık. Bununla birlikte mesleki konular dışında da etkinlikler yapmakta, bu doğrultuda ortak bir düşünce ve duruş geliştirmeye çalışmaktayız. Bu nedenle de topluluk bünyesindeki kadınlar olarak görüşle-rimizi aktarmak istedik

Konferansı bilinç oluşturma aşamasında bir adım olarak görüyoruz. Özellikle kadın cinayetleri, LGBTİ ve kadınların toplumsal statüsü gibi konularda acil çözüm önerilerinin gelişti-rilmesi ve bu sorunları görünür kılmak adına çalışmalar yapılmasına destek verdik ve veriyoruz. 8 Mart’ta beklenilenden daha büyük bir kalabalığa ulaşmış olduğunu gördük. Fakat daha da fazlası için çaba harcanması gerektiğini kabul ediyor ve bunun için gerekileni yapmak noktasında destek vereceğimizi taahhüt ediyoruz.


ERKEK MESLEĞİNDE ÇALIŞAN KADINLAR!

CANSU Ertaş (HÜ Gıda Topluluğu)

Gıda Topluluğu olarak bu çağrıyı ilk duyduğumuzda hemen kendi aramızda konuşup katılma kararı aldık. Çünkü bizler kadın olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. En büyük sorunumuz ise kadınların birlikte hareket etme mekanizmasının çok zayıf olması. Bu açıdan konferansın yarattığı birliktelik bizim için çok önemli. Biz mühendis kadınlar, bir erkek mesleği olarak görülen mühendislikte daha farklı sorunlarla da karşılaşıyoruz. Bu da bizim konferansa katılmamız için önemli bir etkendi. Okulumuzda ve Ankara'da üniversiteli kadınlar olarak iyi bir 8 Mart geçirdik ve aldığımız diğer kararların da hayata geçmesi için elimizden geldiğince çabalayacağız.


KONFERANS BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Zeliha Bayazıt (Gazi Üniversitesi Bilim, Felsefe ve Düşünce Topluluğu)

Biz kadınların taciz, şiddet ve cinsiyet ayrımı gibi yaşadığı birçok sorun var. Bu sorunlara yönelik neler yapabilirizi, hep birlikte ne gibi çözüm önerileri bulabirizi tartışmak için katıldık konferansa.

Biz kadınlar yukarıda belirttiğim sorunlardan artık bıkmış durumdayız. Bu yüzden kadın konferansı hepimizin büyük ilgi gösterdiği bir etkinlikti, örgütleme sürecinde arkadaşlarımızla konuştuğumuzda konferans etkili oldu. Yaşadığımız sorunlara son verebilmek adına birçok çözüm önerildi.

İDEOLOJİK OLARAK GÜÇLENDİRMELİYİZ

Ayça Orhon (ODTÜ Mimarlık Topluluğu)

Üniversite içerisinde öğrenci, akademisyen ve personel kadınların birlikte yer aldığı bir oluşum yoktu ve bu örgütlülük önemliydi. Dünya Emekçi Kadınlar Günü, bir üniversite korteji oluşturma sürecinin hızlanmasına sebep oldu. Mimarlık Topluluğu olarak biz de, üniversite içerisinde ileride tüm personel ve akademisyen kadınlarla oluşturacağımız bu birliktelikte, öğrenci topluluğu olarak mutlaka yer almamız gerektiğini düşündük. Konferansın başlıklarından olan ‘Kampüste kadın olmak’ konu başlığıyla ilgili sunum yaptık ve katılımcılarla verimli bir tartışma gerçekleştirdik.

Konferansın ilerideki toplantılarında oluşumu ideolojik olarak daha da güçlendirmenin ve yeni tartışmalara zemin oluşturmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca, yerelde ve Ankara genelindeki toplantılardan sonra diğer illerdeki üniversitelere ulaşmak da bu kadın örgütlülüğünü sağlamlaştıracak önemli bir adım olacaktır.

BU KONFERANSLARIN DEVAMI GELMELİ

Berfum Çolak (ODTÜ Yapı Topluluğu)

1 Mart’ta Ankara’da üniversiteli kadınlar olarak çok güzel bir işe imza attık. Kadın konulu birçok sunumla ve bu sunumlardan sonra yaptığımız serbest kürsülerle birbirimize yeni şeyler katabildiğimiz, konuşabildiğimiz, tartışabildiğimiz bir konferansa imza attık. Böyle bir konferans farklı üniversitelerden kadınların birbirini tanıması, fikirsel ve eylemsel olarak alışverişte bulunması açısından önemli ve gerekliydi. Biz ODTÜ Yapı Topluluğu üyesi kadınlar olarak, örgütlü kadın mücadelesine verdiğimiz destekten dolayı bu konferansın içinde yer aldık. Temennimiz ise bu konferansların devamını getirebilmektir.


KONFERANS SONUÇ DEKLARASYONU

1. Kadın sorunu üzerine çalışma yapan merkezlerin daha aktif hale gelmesi için bu merkezlerle sürekli iletişimde olmak.
2. Homofobi ve transfobi konusunda üniversitelerin duyarlılığını arttıracak etkinliklerin yapılması.
3. Meslek alanlarında kadına yönelik çifte sömürü ve eşitsiz ücret dağılımına karşı örgütlenilmesi.
4. Kız, bayan ya da LGBTİ’lere karşı söylemlerde  daha dikkatli ve uyarıcı olmak.
5. Halkın yaşadığı sorunlara kulak veren ilgili medya kuruluşlarını ve bağımsız iletişim ağlarını kullanmak, yaptırımı olsa da olmasa da mutlaka ilgili mercilere başvuru yapmak ve bu konuda ısrarcı olmak.
6. Özel ve devlet yurtlarındaki kadın-erkek öğrenciler arasındaki ayrımcılığa ve eşitsizliğe karşı mücadele etmek.
7. Pratik çalışmalarla birlikte teorik olarak da tartışmalar yürütmek, kadın sorunuyla ilgili derinlemesine araştırmalar yapmak ve haklarımızı öğrenmek.
8. Üniversitelerde taciz ve şiddeti izleme komisyonları kurulması için mücadele etmek.
9. Çocuk esirgeme kurumlarında kalan çocuklar için üniversiteli kadınlar olarak sosyal sorumluluk projeleri düzenlemek.
10. Şiddet yalnızca sözlü ya da fiziksel değildir. Her türlü şiddet aynı zamanda bir psikolojik şiddettir. Psikolojik şiddetin ne olduğu konusunda bilinçlenmek ve bilinçlendirme çalışmaları yapmak.
11. LGBTİ’lerle ortak mücadele alanları oluşturmak.
12. Üniversiteli genç kadınlar olarak bu çalışmalarımızı tüm üniversitelerimize yayma, Türkiye geneli bir kadın çalışması yürütme ve konferanslar düzenlemek.
13. Hükümetin kadın politikalarının teşhir edilmesi için etkinlikleri sürdürmek.
14. Cezaevlerinde kadınlara uygulanan fiziksel ve psikolojik şiddetin boyutlarını tartışıp konuyla ilgili suç duyurularında bulunmak.
15. Üniversiteli kadınlar olarak kadın ve LGBTİ’lerin sorunları üzerine yerellerde çalışmalar yapmak.
16. Her türlü şiddet, taciz ve tecavüzü dilekçeyle sürekli olarak şikayet edip kamuoyu yaratmaya yönelik eylemlikler yapmak.
17. Üniversite bünyesinde, akademisyenler ve üniversitede çalışan kadınlarla ortak mücadele hattını örmek.
18. Hükümetin pedofili konusundaki tutumuna karşı mücadele etmek.
19. Üniversitelerimizin dışında; ilçelerde, mahallelerde, kadın eylemlerinde, varolduğumuz her yerde LGBTİ’lerle ortaklaşa mücadele etmek.
20. Taciz, tecavüz, şiddet ve her türlü istismar konusunda basın açıklamaları yapmak.
21. 8 Mart için ‘Ankaralı genç kadınlar’ olarak üniversitelere çağrı yapma ve ortak bir pankart altında yürüme kararları alındı.

ÖNCEKİ HABER

Newroz direnişin sembolü

SONRAKİ HABER

Neden ÖTK, nasıl ÖTK

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...