02 Şubat 2014 06:00

Kadın sağlığı nedir, gerçeği biliyor muyuz?

Özellikle son yıllarda üreme sağlığı odaklı hizmetlerin kullanımına ve haklara yönelik engellemelerin varlığı ve sağlık hizmetlerindeki piyasa odaklı yeniden yapılanmalar sağlığımıza günden güne zarar verir hale geldi. Bu nedenle kadın kuruluşları, örgütleri ve kadın aktivistler nazarında bu konunun biraz daha ayrıntılı tartışılması, ihtiyaçların ve taleplerin oluşturulması amaçlanıyor.

Kadın sağlığı nedir, gerçeği biliyor muyuz?
Paylaş

Mavi Kalem Derneği

Kadın olmanın zor olduğu bir dünyada sağlıklı olmak kolay mıdır? Sağlığımızı kim tanımlıyor ve biz neye sağlık diyoruz? Hayatımız bizden önce tasarlanmışken sağlığımız bizim ellerimizde mi? Sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılması kadınların sağlığına zarar vermiyor mu? Bilgi kaynaklarımız bolluk gibi görünen çöplüklere dönmüşken sağlık bilgisinin kaynağını nasıl bulacağız? Bedenimize yönelik politikalar sağlık politikaları olarak nasıl yansıyor? Doğurganlığımız üzerinden yapılan pek çok toplumsal planın yanı sıra sağlık hizmetleri de doğurganlığımızla sınırlı ve tek odaklı hale gelmiyor mu?
Bunlar ve daha pek çok soru kadın sağlığı soru ve sorunları arasında.
Biz kadınlar da sağlıkla ilgili öğrenilmiş ve alışılagelmiş davranışları çoğu kez sorgulamadan kullanabiliyoruz. Mesela bir yerimiz ağrımadan ya da bir etkinliğimiz kısıtlanmadan aklımıza pek sağlık gelmez. Sorun hissetmediğimiz zaman kendimizi- bedenimizi sonuna kadar zorlayıp hırpalayabiliriz. Doğru sağlık bilgisine ulaşma konusunda her zaman yeterince ısrarlı olmayız ve medyanın yönlendirici haberleri veya reklam haberler hepimizi az ya da çok etkiler. Bize biyolojik cinsiyetimizi hatırlatan-fark ettiren doğurganlığımız ve cinselliğimizle ilgili sağlık sorunları toplumsal cinsiyet rollerimizin baskısı altında gündemimize girer. Bu nedenle bazen yok sayılır, bazen de abartılır.

KADIN SAĞLIĞI YALNIZCA ÜREME SAĞLIĞI MIDIR?

Kadın sağlığı dendiğinde çoğumuzun aklına üreme sağlığı ya da cinsel sağlık gelir. Bunlar doğru olsa da yeterli değildir. Kadın sağlığı, bir kadının ruhsal ve bedensel sağlıklı olma halini etkileyenlerin tümünü kapsamaktadır. Kadın sağlığına üreme sağlığı sınırlarında bakmak kadın’ı öncelikle üreme-çoğalma davranışı ile tanımlar.
Erkek egemen sistem yapısı özel yaşamdan kamusal yaşama, tüm kurumlarda ve söylem biçimlerinde kadınlar üzerinde etkisini sürdürüyor. Baskı ve denetim mekanizmasının en somut gerçekleştiği yer kadın bedeni. Beden üzerinden normal-anormal ya da patolojik, ahlaklı-ahlaksız, namuslu-namussuz, kirli-temiz, engelli-sağlam gibi ikilikler, paralel kategoriler yaratılır. Modernizm, hem nüfus politikaları hem de ahlaki denetim açısından cinselliği denetim altına alır. Normlar düzenlilik, sağlıklı ve güzel olmayı tarif eder. Cinsellik heteroseksüel ilişkiler ve bu ilişkileri yasal çerçeve içinde yaşamak biçiminde düzenlenir. Yaşadığız süreçte de bize dayatılan politikalar farklı değildir. Aile içinde üreme merkezli cinselliğin örgütlendiği, tıbbın bireyselleştirildiği, koruyucu sağlık uygulamalarından vazgeçildiği uygulamalardır sözü edilen.

ÖĞRENİLEN ‘KADIN SAĞLIĞI’ ÇERÇEVESİNİ KIRMAK İÇİN

Alışılagelmiş davranışlar, oluşturulmuş kaygılar veya ön yargılar yani toplumun ahlak kuralları, yoksun kalınan kaynaklar kadınların sağlığa ulaşımı önündeki yüksek duvarlara yol açabilirler. Tam da bu noktada beslenmeden giyinmeye, cinsellikten çalışma koşullarına, sağlık sisteminden alınamayan sağlık hizmetlerine kadar doğrudan sağlığımızı etkileyen durumları ve uygulamaları bir kez daha tartışmak, ihtiyaçlarımızı ve sınırlanan haklarımızı kayda geçmek, taleplerimizi geliştirmek için bir araya gelmeye ihtiyaç duyduk. Bu amaçla Ankara, İzmir, Diyarbakır ve İstanbul olmak üzere dört büyük şehirde yerel kadın örgütlerinin çağrılarıyla bir araya gelen kadınlarla önce forum ve sonrasında da atölye çalışmaları gerçekleştirildi.
Özellikle son yıllarda üreme sağlığı odaklı hizmetlerin kullanımına ve haklara yönelik engellemelerin-zorlaştırmaların varlığı ve sağlık hizmetlerindeki piyasa odaklı yeniden yapılanmalar sağlığımıza günden güne zarar verir hale geldi. Bu nedenle kadın kuruluşları, örgütleri ve kadın aktivistler nazarında bu konunun biraz daha ayrıntılı tartışılması ihtiyaçların ve taleplerin oluşturulması amaçlandı. Ankara, İzmir, Diyarbakır ve İstanbul’da düzenlenen toplantılarda farklı yerlerden kadınlar bir araya geldi ve tartıştılar. Sağlık konusuna girmekte zaman zaman zorlandık, beden politikaları tartışmalarımızda önemli bir yer tuttu. Sağlık ihtiyaçlarımızı tanımlamaya çalışırken ve bu alandaki politikaları değerlendirirken daha önce aklımıza gelmeyen başlıklar katılımcıların özgünlüklerinden ya da yaşam alanlarının özel koşullarından çıkıp geldi. Bu süreçte gördük ki bizler de biraz kadın sağlığı denince bize verilen çerçevenin etkisiyle üreme sağlığı odaklı bakıyoruz, bunu kırmaya çalıştık, tartıştık. Zaman zaman da açılan farklı ufuklardan heyecan duyduk.
Türkiye’de kadın sağlığıyla ilgili gündem oluşturmaya, sağlığımızı, bedenimizi, cinselliğimizi, ihtiyaçlarımızı, taleplerimizi, önerilerimizi konuşmaya, tartışmaya, bilgilenmeye, deneyim paylaşmaya, aramızda bir ağ oluşturmaya ihtiyacımız var. Tartıştığımız konu başlıkları ve taleplerimiz üzerinden daha fazla kadına ulaşmak, temasımızı kaybetmemek, bebeklikten itibaren kız çocuklarının ve her yaşta kadının farklı sağlık sorunları olabileceğiyle ilgili farkındalığımızı arttırmak durumundayız.
Bu yazı da “Türkiye’de Kadın Sağlığı Politikaları Forumu” kitapçığından derlenerek hazırlandı. Kitapçığı edinmeniz bu alanda düşünmek ve harekete geçmek için çok faydalı olacaktır. Şu siteden okuyabilirsiniz http://www.kadinsagligipolitikalari.org/


KADINLARIN SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞİMİNDEKİ ENGELLER

GELENEKSEL toplumsal cinsiyet rollerinin kadını ikincilleştirmesi ve kapitalizmden kaynaklı sağlık politikalarının kadını sigortasız, örgütsüz (sendikasız), güvencesiz bırakması nedeniyle kadınların daha fazla işsiz olmaları ve çalışma alanlarının enformel sektöre kaymasıyla sosyal güvencelerinin olmaması kadınların sağlık hizmetlerine erişiminin önündeki en temel engel.
Toplumsal cinsiyet rollerinden kaynaklı olarak bakım hizmetinin (çocuk, hasta ve yaşlı bakımının) kadına bırakılmış olması hem kadınların hizmete ulaşmasında bir engel, hem de devletin bu alanı ücretsizleştirerek hastanelerde bakım hizmetini kadınlara yaptırmasının da en temel nedeni.
Başka bir sorun da, aile ve toplumda sağlıklı kadının “değerli” sağlıksız kadının “değersiz” olarak kabul edilmesidir.
Kadınların ailenin bütçesinin kullanılmasında söz sahibi olmaması ya da bu konuda fedakarlıkta bulunması da kendi sağlıklarını ihmal etmelerine neden oluyor.
Sağlık sisteminde organizasyonun, halkın toplumsal, kültürel ihtiyaçları dikkate alınmadan düzenlenmiş olması hastaların sağlık hizmetlerine erişimini güçleştirmekte. Örneğin okuma yazma bilmeyen kadınların, Türkçe bilmeyen Kürt, Arap kadınlarının hastanede karşılaştıkları güçlükler dikkate alınmıyor.
Kadının fiziksel, ruhsal sağlığını geçici ya da kalıcı olarak kaybetmesi aile içinde toplumsal hayatta ve iş yaşantısında itibarsızlaştırılmalarına sebep oluyor. Örneğin doğum öncesi
ve sonrası ve menopoz döneminde kadınların fizyolojik, psikolojik değişimlerinin çevresi tarafından önemsenmemesi, kadının da kendi sağlığını önemsememesine neden oluyor, bu durum normalleştiriliyor.
Bir süredir reform olarak gerçekleştirilen sosyal devletin kazanımlarının kaybedilmesine yol açan sağlık politikaları, özellikle kadınların sağlık hizmetlerinden yararlanmasını zorlaştırmakta hatta imkansız hale getirmektedir. Sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi, ücretsiz sağlık kuruluşlarının merkezileştirilip şehrin ulaşılması zor yerlerine taşınması sonucu geliştirilen sağlık sistemi modeli ücretsiz sağlık hakkını yok etmiş ve hizmete erişimi güçleştirmiştir. Bunlara örnek olarak koruyucu sağlık hizmetlerinde ebe ve hemşirelerin rolleri ve görevlerinin azaltılması, sağlık hizmetlerinin bir ekip çalışmasından çıkartılarak hekim merkezli modele dönüşmesini ve koruyucu sağlık hizmetlerinde kadınların bu hizmeti alabilmek için bu merkeze kendisinin gitmesi zorunda bırakılmasını söyleyebiliriz.
Koruyucu sağlık hizmetinin önleyici ve koruyucu özelliğinin yitirilerek, denetleyici ve kayıt altına alıcı hale getirilmesi de kadınlar açısından diğer bir engeli yaratmaktadır. Bunların yanı sıra özellikle evli olmayan ve genç kadınların sağlık hizmetlerine erişiminde sağlık çalışanlarının tedavi sürecinde cinsiyetçi, ayırımcı, aşağılayıcı bir yaklaşımla davranmaları kadınların sağlık hizmetinde erişimini engelliyor. Politikacıların cinsiyetçi ve muhafazakar, ayrımcı bakışlarını, yargılarını, medya ve çeşitli yollarla topluma iletmeleri de sağlık hizmetine erişim konusunda diğer bir engeldir.


KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİ YOKSA KADIN SAĞLIĞI DA YOK

SAĞLIK bilgisi konusunda bilgilendirme ve bu bilgilendirmenin her yaşa yaygınlaştırılması konusunda eksikler var. Ana dilde sağlık hizmetinin verilmemesi erişilebilirliğin önünde büyük engel oluşturuyor. Ekonomik sorunlar, sağlık hizmetlerindeki katkı paylarının artması ve ulaşım sorunları da erişilebilirliğin önündeki engeller arasında. Kadın sağlığı ve koruyucu sağlık hakkında bilgilendirme hizmetini verecek özel bir birimin olmaması bilgiye erişim konusunda engel oluşturuyor. Sağlık sistemindeki özelleştirme nedeniyle aşılamalar sistematik ve düzenli yürütülemiyor. Koruyucu sağlık hizmeti kapsamında psikolojik danışmanlık verilmiyor. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında bilgi erişimi sorunu var ve doğum kontrol yöntemlerine devletin muhafazakar politikaları nedeniyle ale sağlığı merkezlerinden ve diğer sağlık birimlerinden kolaylıkla ulaşılamıyor. Özellikle erkeklerin doğum kontrol yöntemleri ile ilgili bilgi eksikliği var.
Kız çocuğunun/kadının doğumdan ölüme kadar sağlığını etkileyen en önemli konulardan olan beslenme bilgisi hakkında bilgilendirme eksikliği söz konusu. Doğum kontrol yöntemleri ve kürtaja ulaşımın kolay ve ücretsiz olmaması kadın sağlığını olumsuz etkiliyor. Ruhsal hastalığı olan kadınların, LGBTQ bireylerin, seks işçisi kadınların, engelli kadınların koruyucu sağlık hizmetlerine ulaşmaları zorlaşıyor. Genç kadınlar için erken evlilikler sağlık sorunu yaratma riskini arttırmaktadır, erken evliliklerin önlenmesine ilişkin çalışmalar yetersiz. Erken yaşta cinselliğin riskleri ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmeler eksik ve güvenilir bilgi kaynağına erişim yetersiz. Kadına yönelik şiddete karşı alınacak önlemler de koruyucu önlemler içinde eksik. Doğurganlığın ve menopozun takibi, bilgilendirme ve yaşanan sağlık sorunları ile ilgili önlemlerin alınmasında yetersizlikler mevcut. Ev içinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yarattığı sağlık sorunlarının tespiti ve alınabilecek önlemler konusunda çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. Hasta ve yaşlı bakım hizmetlerinin yalnızca kadın emeği üzerinden yürütülmesi kadın sağlığını olumsuz etkileyen bir durumdur. Çalışma alanlarında kadınlar için sağlık sorunları yaratan durumların önlenmesi konusunda çalışma yürütülmeye ihtiyaç var. Üreme sağlığı ve doğum kontrol yöntemlerine aktif cinsel ilişkisi olan ama evli olmayan kadınların rahatça ulaşabilmelerinin önünde toplumsal baskı unsurunun kaldırılması için çalışılması gerekiyor. İleriki yaşlarımızda sağlık, bakım ve sosyal destek hizmetine erişim sıkıntısına daha sık rastlamaktayız.


İHTİYAÇLARIMIZ VE TALEPLERİMİZ NELER?

* Kadınların ve çocukların rahatlıkla ve kolaylıkla gidebileceği her mahallede bir toplum merkezi istiyoruz
*Sağlık ocaklarının çalışma sistemine tekrar dönülmesi gerekmektedir.
* Kürtaj/isteyerek gebelik sonlandırma konusunda kadının kararı ve beyanı esas alınarak erkek iznine ihtiyaç duyulmamalıdır.
* Kimlik numarası olmaksızın sağlık hizmetlerine erişim hakkından faydalanılmasını istiyoruz.
* Rahim ağzı kanseri için HPV aşısının rutin aşılara girmesini istiyoruz.
* Mamografinin, Pap Smear /(Servikal) Smear testinin ücretsiz ve rutin olarak yapılmasını istiyoruz.
* Doktorlar tarafından yazılan ilaçları açık olarak reçetede yazılı görmek ve takip etmek istiyoruz. Sağlık durumumuzu takip etmek bizim inisiyatifimizde olmalı.
* Üreme sağlığı hizmetleri ve doğum kontrolü yöntemleri uygulaması devlet ya da özelde ücretsiz olmalıdır.
* LGBTQ bireyler için sağlık hizmetine erişimde ayrımcılık yaşanmamalıdır.
* Sağlık çalışanlarına toplumsal cinsiyet duyarlılığı ve ayrımcılık karşıtlığı eğitimleri verilmelidir.
* Engelli bakımını üstlenen kadınlara/annelere öncelikli ücretsiz psikolojik ve fizyolojik destek hizmetleri verilmesini istiyoruz. Kadının/annenin ulaşım hizmetinden ücretsiz faydalanabilmesini talep ediyoruz.
* Mali kaynağı yönetemeyen ve ekonomik durumu yetersiz olan her kadın ulaşımdan ücretsiz faydalanabilmelidir.
* Yaşadığımız ayrımcılığı ve engelleri kayıt altına almak için bilgi ve deneyim paylaşım ağı ve (alo 188 gibi) telefon hattı kurulmalı
* Sağlık uygulamalarında ve hizmete erişimde keyfi uygulamaların önüne geçebilmek için politika üretmemiz gerekmektedir.

ÖNCEKİ HABER

Türkiye\'de iklim değişiyor mu?

SONRAKİ HABER

İstanbul Üniversitesinde öğrenciye tiyatro yok

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...