28 Ağustos 2013 17:57

Gezi'nin öğrettikleriyle liselere

Bu sene ‘Doğaya, bilime, insanlığa özgürlük’ sloganıyla düzenlediğimiz Gençlik Yaz Kampı’nda, liseliler olarak liseli forumunda bir araya geldik. Gezi direnişinin liselilere etkilerinden kılık kıyafet sorunlarımıza, ÖTK’larda var olup sorunlarımızı okulun gündemine getirmekten 4+4+4 eğitim sistemine kadar birçok

Paylaş

Çağdaş Çetindaş

Gezi direnişi, Türkiye’nin her yerinde dalga dalga büyüyen ve Türkiye halklarının her kesimini harekete geçiren, herkesin kendi talepleriyle alanlarda var olabildiği bir direnişti. Tabi liseliler de hareketin bir kısmında yer aldı ve direnişte güçlerini gösterdi. Direniş liseliler olarak ortak paydada birleşebileceğimizi gösterdi. Buralardan ÖTK’lara, çarpık eğitim sisteminin üzerine yürüyeceğimiz bir alan yarattı ve birleşip toplu bir güç olmamız gerektiğini öğretti.

TUTUCU DEĞİL BİLİMSEL EĞİTİM

Kimi arkadaşlarımız okulunda din derslerinde zorla türban taktırılıp kapatıldığını dile getirdi. Bu durum laik eğitimden tamamen uzaklaştırılıp, muhafazakar bir eğitime sürüklendiğimizi gösterirken; hepimizin 4+4+4 eğitim sisteminin pençesinde sıkışıp kaldığımızın kanıtı oldu.

Bu dönemde bir araya gelip lise meclisleri ve sınıf temsilciliklerinin üzerinden Gezi’nin de öğrettikleriyle birleşmeliyiz. Yan yana geldiğimiz her anı özgürlüğümüz ve taleplerimiz için değerlendirmeli ortak mücadele alanları örmeliyiz.

Hayatımızı eleme sınavlarına sığdırmak isteyenlere dur demeli, sınav stresinden hayatını yitiren arkadaşlarımıza sahip çıkmalıyız. Bu sınavlardan bize tek arta kalan şey, dershanelere para akışından başka bir şey olmadı. Yaşamımızı asosyal devam ettirmek zorunda kaldık. Artık; sınavlar kalksın hayat bize kalsın demenin zamanı geldi.

ON PARMAĞINDA ON MARİFET MESLEK LİSELİ!

Meslek liselerinde yıllardır gördüğümüz hatta belki yaşadığımız en büyük ve köklü problemlerden bir tanesi staj sömürüleri. Meslek liselerinde belirli bir sınıfa geldikten sonra staj görmeye başlıyoruz ve bu stajlarda aslından uzak eğitim alıyoruz. Tamamen, ucuz iş gücünden faydalanılmaya çalışılan, masa, sandalye temizlettirilen, yer sildirilen öğrenciler konumuna düşürülüyoruz.

Sistem tarafından bize dayatılan birçok sömürü politikası altında eğitimimizi sürdürüyoruz. Buna artık dur demeli, ortak platformlar kurmalıyız. ÖTK temsilciliklerinde var olup, bunun üzerinden arkadaşlarımıza ulaşmalı, yan yana gelebileceğimiz komiteler oluşturup, beraber tartışıp beraber çözüm üreteceğimiz alanları genişletmeliyiz.

ÖNCEKİ HABER

Kartal'ın kamp günlüğünden

SONRAKİ HABER

Fotoğraf sanat siyaset