16 Haziran 2025 21:00

EMEP Ankara İl Örgütü: İşçileri 'Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş' talebine sahip çıkmaya çağırıyoruz

"Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş" kampanyasına ilişkin açıklama yapan EMEP Ankara İl Örgütü, “Tüm işçileri talebine sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.

Ankara — Emek Partisi (EMEP) Ankara İl Örgütü, "Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş" kampanyasına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Ankaralı tüm işçileri ve emekçileri 'Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş' talebine sahip çıkmayı sürdürmeye, Türkiye'nin dört bir yanından emekçilerle birliğini güçlendirmeye çağırıyoruz" denildi.

Madenci Anıtı önünde yapılan açıklama konuşan EMEP Ankara İl Başkanı Rüstem Kahraman, "Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş şiarı ve talepleriyle başlattığımız kampanyamızın imzalar bir yasa tasarısı sunma sürecinin sonuna geliyoruz. Erdoğan-Şimşek ekonomi programı başta tekelci-işbirlikçi kapitalistler olmak üzere sermayenin yararına işlerken işçilere, emekçilere ve kadınlara ağırlaşan yaşam koşulları dayatmaya devam ediyor. Dur durak bilmeyen hayat pahalılığı ve enflasyon, vergiler ve cezalar ile halkın adeta soyulmasıyla temel yaşam araçlarına ulaşmak daha giderek zorlaşıyor. Diğer yandan sermayeye vergi afları, krediler ve teşvikler kesintisiz akıyor" dedi.

Fotoğraf: Evrensel 

​Kahraman, "MESS sözleşmesine uymayan, işçilerin tepkisi üzerine geri adım atan MİTAŞ patronu, yüksek kâr oranlarına rağmen enflasyonun kat be kat altında ücret dayatmasını sürdüren, işçilerin daha bir ücret ve çalışma koşullarına kulağını tıkayan Erkunt ve Hidromek patronları, işçilerin ücretleri vergi ve enflasyon altında erirken kâr etmeyi sürdüren ancak kâr oranını korumak için işten çıkarmaları sürdüren ve kıyıma hazırlanan işten atma korkusuyla baskıyı arttıran Koç Holding'in Türk Traktör ve Beko'su, OSTİM' de sendikalaşmanın önündeki engeller dolayısıyla patronların karşısına tek tek çıkmak zorunda kalan işçiler ve çıraklar... Ankara'nın dört bir yanında süren saydığımız ve nice işçilerin ve emekçilerin mücadelesi kampanyamızın taleplerinin yakıcılığını ortaya koyuyor. Aylardır işçilerle ve emekçilerle toplantılarla, imzalarla bu talepleri ve iş yerlerindeki mücadeleyi örgütlüyoruz. Toplanan binlerce imza gücümüzün, birliğimizin önemini ve ihtiyacını bir kez daha ortaya koyuyor" diye konuştu.

​Saray iktidarının ve ekonomi programının emekçilere baskı, yasak, sömürü ve yasak dışında vaat edecek hiçbir şeyi olmadığını belirten Kahraman, "Ankaralı tüm işçileri ve emekçileri 'Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş' talebine sahip çıkmayı sürdürmeye, Türkiye'nin dört bir yanından emekçilerle birliğini güçlendirmeye çağırıyoruz" dedi.

 “Bugün patronların kalesinde bir gedik açıldı”

Açıklamanın ardından konuşan EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca, bugün patronların kalesinde bir gedik açıldığını belirterek, "Bu kale sermaye terörüyle kurulmuştu. Bu kale devletin bütün aygıtlarınca korunan bir kaleydi. Hala öyle. Bu kalenin arkasında on iki, on üç yaşlarında ellerini makinelerde kaybeden, camlarından olan çocuk işçilerin sömürüsü gizleniyor. Bu kalenin arkasında patronlar kör rekorları kırarken işçiye bir kuru ekmeği bile çok görmenin yüzsüzlüğü gizleniyor. Bu kalenin arkasında kadın işçilere her türlü şiddeti taciz bu bilgi reva görüp kadın işçiler örgütlenmeye çalıştıklarında, atlarını istediklerinde mafya bozuntusu, bodyguardlar ile işçileri kollarından fabrikalarına atan vahşet gizleniyor. Bu kale duvarlarının arkasında aynı zamanda saatlerce çalışıp, eline üç kuruş para götüremeyen işçilerin onurunu kıran uygulamalar gizleniyor. Bakmayın gizleniyor dediğimize. Aslında sermaye gemi azıya aldı, her şeyi artık açıp seçik herkesin gözü önünde yer atma yapma cüretini kendinde buluyor" dedi.

Fotoğraf: Evrensel 

İşçinin örgütlenmesinin önüne sadece patronların geçmediğini belirten Karaca, "Bu devlet bütün aygıtlarıyla, yargısıyla, medyasıyla patronu korumanın düzeneği haline gelmiş durumda. Ama işçiler ekmekleri için, onurları için, çocuklarının geleceği için bu ülkede işçi sınıfının mücadeleyle, kan dökerek, mücadeleyle elde ettiği hakları korumak için ülkenin dört bir tarafında mücadele sürdürüyor" ifadelerini kullandı.

İşçilerin mücadelesinin devam ettiğini belirten Karaca, "Emek Partisi olarak artık bu sermaye terörünün izlendiği kalelere geri kaçan işçilerin bu mücadelesinin birleşmesi gerektiğini söylüyoruz. Tam da bu yüzden işçilerin önüne dikilen bütün yasakları, bütün engelleri tek tek işçilerin eliyle, işçilerin birliğiyle, işçilerin direnciyle, işçilerin direnciyle ortadan kaldırabilmek için ülkenin her yerindeki işçilerle barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş diyerek kampanya yürüttük" dedi.

“15-16 Haziran’da kazandığımız haklarımızı korumaya devam ediyoruz”

Bu kampanyayı işçilerle beraber oluşturduklarını belirten Karaca, "Bu işçilerin birlik, mücadele ve dayanışmasının en önemli tarihsel gününde bizim sorumluluğumuz da işçi sınıfının göreviyle o güç birleşti" dedi.

İşçilerin birliğinin Meclis çatısı altında sermayeyi koruyan bütün yasalar karşısındaki tek temel yasa olduğunu belirten Karaca, "İşçilerin yasası artık sendikal haklarımızı kullanmak istiyoruz diyor. İşçilerin yasası iş güvencesi istiyoruz diyor. İşçilerin yasası barajsız sendika istiyoruz diyor. İşçilerin yasası, işçilerin haklarını koruyan her türlü düzenlemenin işçilerin olayıyla olması gerektiğini ifadeye göreve sendikal hak ve özgürlükleri bir aşama ileriye götürüyor. Grev çadırlarında, işçilerin çay içtiği ocaklarda, işçi kahvelerinde, işçi duraklarında, madde madde konuşup tartışarak yazdıkları bu yasa tasarısı bugün Meclis'te muhalefet partilerinin ortak mutabakatıyla meclise sunuldu. Biliyoruz ki Meclis'te bu yasanın gündem olmasının tek koşulu var. İşçilerin bu mücadeleyi bırakmaması, birliğini bozmaması, bu yasanın gerçekten bu Meclis çatısı altında gündem olabilmesi için mücadeleye devam etmesi. Buradan Emek Partisi olarak bir kere daha ilan ediyoruz. Haklarımızı dişle tırnakla kazandık. İşte 15-16 Haziran'ın 55. yılından öğrendiğimiz ders budur. Dişle tırnakla kazandığımız haklarımızı dişle tırnakla korumaya, dişle tırnakla ilerletmeye devam ediyoruz. Ankara'da, bu kampanyaya emek veren, destek veren işçilere bir kere daha sesleniyoruz. Asıl şimdi başlıyoruz. Biz varız, buradayız, işçi sınıfının ekmeği için, geleceği için, hakları için mücadele ettiği her yerde bu şiarı büyütmeye devam edeceğiz. Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş için işçi sınıfını iş, ekmek, özgürlük mücadelesini büyütmeye devam ediyoruz. Haklarımızı birlikte kazanacağız" diye konuştu.

(Evrensel)
14 Temmuz 2025 04:28

Kamu işçileri sefalet zammı karşısında grev istiyor

Ekmek 15 liraya, kiralar iki katına çıktı, ücretler yerinde sayıyor. Kamu işçileri, hükümetin yüzde 17’lik zam teklifine karşı “Bu sefalet zammıdır” diyerek grev çağrısını yükseltiyor.

Kamu işçileri sefalet zammı karşısında grev istiyor

Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel

Andaç Aydın Arıduru
[email protected]


İçerik yükleniyor...

14 Temmuz 2025 03:45

Filistin halkına en büyük destek ülkelerimizdeki gerici düzeni değiştirmektir

Filistin Halk Kurtuluş Cephesinin Tarihi Genel Sekreteri George Habaş’ın vasiyetini hatırlayalım: “Filistin davasına sunabileceğiniz en iyi şey, gerici, yandaş rejimlerinize karşı mücadele etmektir."

Filistin halkına en büyük destek ülkelerimizdeki gerici düzeni değiştirmektir

Fotoğraf: AA

14 Temmuz 2025 04:20

Kâr ederken paylaşmıyorlar, zararın faturasını ödetiyorlar

Metal sektöründe bir de işten çıkarma korkusu yayarak sözleşme dönemini düşük zamlarla atlatmaya çalışıyorlar.

Kâr ederken paylaşmıyorlar, zararın faturasını ödetiyorlar

Arşiv fotoğraf: DHA

Beko BMİ işçisi


İçerik yükleniyor...

Evrensel'i Takip Et