Ek zam isteyen işçiye indirimli oto yıkama

Hilal TOK

İstanbul

Kamu işçilerinin ek zam talebini hükümetle el ele vererek bastırmaya çalışan sendika bürokratları promosyonculuğa başladı. T. Harb-İş, özel göz hastanesi indirimini devreye sokarken, Demiryol-İş oto yıkamacılarda indirim yapılacağını duyurdu. Öz Sağlık-İş ise işçilere akıllı saat dağıttı. Kamu işçileri, “Sizin göreviniz ağzımıza bir parmak bal çalmak değil, hakkımızı savunmak” diyerek tepki gösterdi.

T. Harb-İş, Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde çalışan işçiler ve birinci derece yakınları için özel bir göz hastanesinde yüzde 35 muayene yüzde 15 ameliyat indirim üzerine anlaşma yapıldığını duyurdu. Demiryol-İş’in bazı şubeleri de işçilere oto yıkama-boyama şirketi ile anlaştıklarını ve işçilere indirim yapılacağı ‘müjdesini’ verirken, Öz Sağlık-İş de işçilere akıllı saat dağıtmaya başladı.

Harb-İş üyesi işçiler, “Harb-İş’li artık özel hastanelerin kapısından geçemez halde. Harb-İş işçisi devlet hastanesine bile gidemiyor ki artık. Bu maaşlar indirimli özel hastaneye mi gidilir?​” diye tepki gösterdi.

‘SENDİKALARIN GÖREVİ BU MU?​’

Demiyol-İş üyesi bir işçi de “Sendikacıların yapacağı iş bu olmamalı. Esas yapacağı iş ek protokolün revize edilmesi için çaba sarf etmek. Yüzde 49.25 zam, seyyanen 12 bin zam, refah payı istedik. Sendika yöneticileri bunlar için uğraşmalı. Bunları görmezden gelip bizi başka şeylerle oyalamasınlar. Biz kamu işçilerinin gözünü böyle boyayamazlar. Kamu işçilerinin oyalanmaya, sabretmeye takati kalmadı” dedi.

Kamu işçisinin sendikacılara ve hükümete en iyi cevabı geçmişte yaptığı eylemlerle verdiğini söyleyen demir yolu işçisi “Şimdi eylem yapmadığımıza bakmayın, eylem yapmamızın zamanı geliyor. Biz işçiler artık inisiyatif alıp sizi o sendikalardaki döner koltuklarınızdan indireceğiz, iktidara da gereken dersi vereceğiz. 1 Mart itibarıyla geçerli olacak 32.57’lik zam ücretlerimize yansıyacak, o günü bekliyoruz. Eğer üstüne bir şey alamazsak eyleme geçeceğiz, üretimden gelen gücümüzü kullanacağız” dedi.

BUNLARA KANMAYALIM

KHK’liler, kadrolular, İŞKUR’lular, taşeronlar diye sağlık işçilerinin bölündüğünü, işçilerin örgütlülüğün önüne geçildiğini belirten İstanbul Esenyurt’tan bir sağlık işçisi de “2020 kasım ayında 696’lı sayılı KHK ile arkadaşlar sözleşmemize dahil oldu. Onlar döner sermayeden, bizler genel bütçeden hak aldık, bizlerin tayini vardı onların yoktu. Bu durum kurumda maalesef eşitsizlik oluşturdu. 2021-2022’de de TİS imzalandı, yine sadece ücret artışı oldu, onun dışında farklı bir kazanımımız olmadı. Sendikamız Öz Sağlık-İş, tüm olanlar karşısında ne yaptı peki? Sağlık işçileri ümitsiz, sendikadan şikayetçiyiz ama kurumlarda genellikle temsilciler şef olduğu için, baskı ve tehdit hakim. Kurumdaki sıkıntılar konusunda sendikacılar sadece ara bulucu. Korku, baskı, mimlenme, tehdit, işçilerin arasındaki ayrım, eşitsizlik birlikteliği çok etkiliyor. Bizim talebimiz sadece ücret de değil, eşitlik! Sendikacılar hükümete yakın olmakla övünüyor fakat hiçbir konuda işçinin yanında olup hükümete adım attıramıyor” dedi.

“Şimdi işçilere sus payı niyetine akıllı saat dağıtımı yapılacak” diyen işçi şöyle devam etti: “Böyle göz boyamalarla, hediyelerle, ödüllerle işçinin biriken öfkesini dindirmeye çalışıyorlar. Bize bunlarla yetinin diyorlar! Bunlara kanmayalım.”

‘DESTAN YAZANLAR BEDAVAYA ÇALIŞIYOR’

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Adana İstasyon Meydanı’nda düzenlenen mitingindeki konuşmasında sarf ettiği “Türkiye, savunma sanayisi alanında adeta destan yazıyor” sözlerine savunma sanayisi işçilerinden cevap geldi. Eskişehir’den bir işçi, “Ama yapan emekçiler ve ustalar düşük maaşlara çalışıyor. Bırakın bizi yüceltmeyi. Destanı yazan savunma işçisi ne halde peki? Bunları yapan işçi zor durumda, savunma sanayisi işçisi geçinemiyor. Buldunuz bedava savunma işçisini destan yazarsınız tabii” dedi.

İstanbul’da bir işçi de şunları söyledi: “Evet destan yazıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde asgari ücretin bir tık üstünde ücretle savaş uçağı, savaş gemisi, denizaltı, tank vs. yapan yoktur. Ucuz işçilikle milyonluk projeler yapan, bedavadan biraz pahalı çalışan kalifiye işçi bulamazsınız başka bir yerde. Bu duruma anca destan denir.”

Kocaeli’den bir işçi de “Destanı siz yazdınız! Bu kadar düşük maaşa bu kadar insanın alın terini sömürdünüz. Tarih sizi unutmayacak. İcra edilenler ortada, bunlara emek verenler görülmüyor. ‘İtibardan tasarruf olmaz’ diyenler devletin çalışanında ne itibar bıraktı ne umut” dedi.