Karabük’ten Yükselen Işık
Hasan Akarsu, Döndü Açıkgöz'ün kitabına dair yazdı: Yazar, Karabük Demir Çelik Fabrikası’nın kente kazandırdıklarını sıralarken fabrika özelleştirildikten sonra yaşananlara da ışık tutar.

Döndü Açıkgöz'ün Tunç Yayıncılık'tan çıkan 'Karabük'ten Yükselen Işık' adlı kitabının kapağı
Hasan AKARSU
Yazar, Ozan Döndü Açıkgöz 1959 Bartın-Ulus doğumlu olup şiirleri, deneme ve anı yazıları birçok dergide yayımlanır. “Hoşça Kal Annemin Cenneti” adlı deneme yapıtından sonra “Safranbolu’ya Nefes Verenler” ve “Karabük’ten Yükselen Işık” adlı araştırma yapıtları okurlarıyla buluşur. “Karabük’ten Yükselen Işık”, yalnız bir kent, kasaba olan Karabük’ün Demir Çelik Fabrikası’nın kurulmasıyla bugünün önemli kentlerden biri olduğunu kanıtlayan bir kitaptır. Karabük’ün tarihinde iz bırakan olaylar, kişiler kentin belleğini oluştururken, sanayide ve sosyal yaşamda oluşan yenilikler ilgi çeker.
Yazar, Karabük’ün ve Demir Çelik Fabrikası’nın tarihini ayrıntılarıyla irdeler. 1937’ye kadar Safranbolu’ya bağlı Öğlebeli Köyü’nün 13 hanelik bir mahallesi olan Karabük’ün kent oluşunun öyküsü insanı şaşırtacak derecede ilginçtir. Atatürk’ün “hızlı bir ekonomik kalkınma” ve “ekonomik bağımsızlık” planı çerçevesinde Karabük’te önce demiryolu projesi, 1932’den sonra da Demir Çelik Fabrikası açılması önerileri ilgiyle karşılanır. 03 Nisan 1937’de Atatürk’ün emriyle Başbakan İsmet İnönü tarafından fabrikanın temelleri atılır. Böylece Karabük ve Safranbolu halkı, bir ekmek kapısına kavuşur. Fabrikanın kuruluşu uzun zaman alır. Köylüler katır sırtında taş taşırlar. Yeni bir göç dalgasıyla nüfus artışı yaşanır. 1939’da belediye kurma çalışmaları hızlanır. Üç fırını olan fabrikanın ilk fırını Fatma 09 Eylül 1939’da, ardından Zeynep ve Ülkü fırınları ateşlenir. Yabancı uzmanlar görev alır. Sonraları Evrensel ve Emek gazetelerinde köşe yazarlığı yapan ozan, yazar, siyasetçi Devrekli Zihni T. Anadol da personel memuru olarak görev alır.
ÇELTİK TARLASINDAN ÇELİĞE GİDEN YOL
Yazar, “Çeltik tarlasından çeliğe giden yolda” Karabük’ün öyküsünün Cumhuriyet’in de öyküsü olduğunu anlatır. Fabrika işçilerinin barınması için evler yapılır. Çağa uygun planlamalar, sosyal yaşamı zenginleştiren çalışmalarla Karabük bir kent havasına bürünür. Memurlar Kulübü, İşçi Lokali, Yenişehir Sineması, Çırak Okulu vb. açılır. Erken Cumhuriyet Dönemi mimarlarından Münci Tangör, 1953’ten 1963’e değin önemli yapılara imza atar. Yazar, kentin terzilerini, sanatçılarını, esnafını da ayrıntılarıyla tanıtır. Karabük basını da bu araştırmalarda önemli yer tutar. Karabük ve çevresi gazetecileri ve ozanları, yazarlarıyla da zengindir. Devlet büyüklerinin ve yabancı devlet adamlarının ziyaretleri de ilgi çeker. Celal Bayar, İsmet İnönü, Adnan Menderes vb. Zamanla Zonguldak’ın üçe bölünmesinin Karabük ve Bartın’a da yarar sağlamadığı anlaşılır.
Döndü Açıkgöz, Karabük Demir Çelik Fabrikası’nın kente kazandırdıklarını sıralarken, fabrika özelleştirildikten sonra yaşananlara da ışık tutar. Kentin belleğini bulmanın zorluğuna değinirken ulaşabildiği esnafa, sanatçıya, siyasetçiye yaşananları sorar ve kayıt altına alınmasını sağlar. 1979’da işçiler, hak arayışı için ilk kez greve gider. Çelik-İş’in, Özçelik İş Sendikası Genel Sekreteri Metin Türker’in öncülüğünde verilen işçi savaşımları ilgiyle izlenir. 137 gün süren grev ve ardından halk mitingleri ses getirir. 1989 yılı çok hareketli geçer işçiler için. Aynı yıllarda Karabük’te gazeteciliğe başlayan Batı Karadeniz Ekspres Gazetesi sahibi Mehmet Çetinkaya’nın girişimleri basın açısından etkili olur. 1994’te fabrikanın kapatılacağı haberi ve sonrası girişimler Karabük’te çok konuşulur. Halk arasında büyük dayanışma gözlenir. “Bir kent direniyor” başlığını atar gazeteler. Sonunda Karabük Demir Çelik Fabrikaları A.Ş hisseleri Kardemir A.Ş.’ye devredilir. Yazar, yaşanan grev günlerini söyleşi yaptığı gazetecilerle konuşarak günümüze taşımayı başarır. Mehmet Çetinkaya, Osman Çetinkaya kardeşler, Safranbolu Eski Belediye Başkanı CHP Eski Milletvekili Mustafa Eren, ozan Mustafa Yanık ve Remzi Tüfekçi, karikatürist-yazar Kürşat Coşgun, siyasetçi Şinasi Altıner, işçi-sendikacı Ruhi Ayhan, Avukat Erdoğan Dinçer, Gazeteci Osman Güldemir, Karabük Eski Belediye Başkanı Enver Tümen vb. yaptıkları açıklamalarla o günleri aydınlatırlar. Ayrıca “Karabük Sanatı ve Sanatçısı” üzerine yazılanlar da oradaki yaşantılara ışık tutar.
Yazar, ozan Döndü Açıkgöz, “Karabük’ten Yükselen Işık” adlı araştırma yapıtıyla on üç hanelik bir taşra köyü olan Karabük’ün sanayi kenti oluşunun öyküsünü belgeleriyle, tanıklarla anlatır.
(*) Karabük’ten Yükselen Işık-Döndü Açıkgöz, Araştırma, Tunç Yayıncılık, Temmuz 2023, 288 s.
Evrensel'i Takip Et