Ankara’ya yürümek isteyen Mata işçilerine polis müdahale etti

Ek zam ve ağır çalışma koşullarına karşı 27 gündür direne Mata işçileri seslerini duyurmak için Ankara'ya yürüme kararı aldı. Polis işçilerin önüne barikat kurdu, yürümesine izin vermiyor.

27 Mart 2023 09:09
Son Güncellenme Tarihi: 27 Mart 2023 14:56
Paylaş

Hilal TOK
İstanbul

Ek zam ve ağır çalışma koşullarına karşı 27 gündür direnen Mata Otomotiv işçileri, seslerini duyurmak için Ankara'ya yürüme kararı aldı. Yürüyüşün başlangıç noktası olan İstanbul Endüstri ve Ticaret Serbest Bölgesi önünde bir araya gelen işçilerin karşısına yüzlerce polis ekibi ve çevik kuvvet ile TOMA yığıldı. Barikarı aşmak isteyen işçilere, çevik kuvvet gazlı müdahalede bulundu. 

Karşılarına çok sayıda çevik kuvvet dikilmesine tepki gösteren Mata işçileri, "İşçilere değil, patronlara barikat" sloganı attı.

"BU ÜLKE TAM BİR PATRON DEVLETİ OLDU"

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu 3 dönemdir Mata Otomotiv'de örgütlenme çalışma yürüttüklerinden bahsetti. O dönemde de işten atmalarla karşılaştıklarını ama bugün gelinen sürecin daha farklı olduğunu anlatan Serdaroğlu, "Zam talebimize olumlu yanıt verilmedi ayrıca işçilerin uzun zamandır şikayet ettiği çalışma koşullarının düzeltilmesine ilişkin talebimiz de karşılık bulmadı. Burada işçiler kimyasala maruz kalıyorlar bunların önlenmesi için girişimlerde bulunduk çalışmalar yaptık. Taleplerimiz hiçbir şekilde kabul edilmeyince önce uyarı eylemleri yaptık, patron tarafı buna çok sert tepki verdi işçiler de bunun karşısında tamamen işi durdurarak eylemi bu şekilde sürdürme kararı aldı. Eylemler sonrasında toplamda 650 işçi işten çıkarıldı" dedi. Mata işçilerinin bugüne kadar eylemlerini kararlı bir biçimde sürdürdüğünü söyleyen Serdaroğlu, "Buradaki işçilerin yaşadığı problemleri bir dosya haline getirdik. O dosyayı hem çalışma bakanlığına hem de ilgili yerlere sunacağız. Şu anda işçilerin öncelikli talebi haklarının verilmesi buradaki işçiler tazminatsız bir şekilde işten atıldılar. İşçiler haklarını alana dek mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.Önlerine kurulan polis barikatına dair konuşan Serdaroğlu, "Bu ülke tam bir patron devleti oldu, onu da buradan görüyoruz zaten. Bu hükümetten kurtulmadıkça bu anlayışın değişmeyeceğini düşünüyoruz. Mata eylemi işçi sınıfına çalışma şartları için mücadele edilebileceğini bunun için eylemler yapılabileceğini gösterdi" dedi.

“KENDİ GÜCÜMÜZ KENDİ BİRLİĞİMİZ VAR”

2 yıldır Mata Otomotiv'de çalışan Yeliz Aydın ek zam talep ettikleri için 650 işçinin işten atıldığını seslerini duyurabilmek için Ankara'ya yürüyüş başlattıklarını söyledi. Aydın, "Bütün işçilerden destek istiyoruz. Buraya bu kadar polisin geleceğini beklemiyordum, 'Ankara'ya yürüyüş başlatıyoruz' dememiz yetmiş demek ki. Katil değiliz, hırsız değiliz, kimsenin canına malına da kastetmedik. Tek isteğimiz hakkımız olanı almak ve insanca şartlarda yaşayabilmek" dedi. "Bu kadar işçiye bu kadar polis çok fazla" diyen Aydın, "Tüm bunlara karşı kendi gücümüz kendi birliğimiz var" diye konuştu.

“YILLARDIR ÇALIŞAN ÜRETEN BİZİZ ZENGİNLEŞEN ONLAR YOKSULLAŞAN BİZİZ”

9 yıllık Mata Otomotiv işçisi Sakine ise taleplerinin insani talepler olduğunu söyleyerek, "Ankara'ya yürümemizin en büyük nedeni sesimizi duyurmak, burada 650 işçi işten çıkarıldı burada büyük bir kıyım yapıldı, bunun ülkenin gündemine oturması lazım" dedi. İşçilerden direnişlerine destek beklediğini söyleyen Sakine, "Bu sistemin artık değişmesi gerekiyor, yıllardır çalışan üreten biziz zenginleşen onlar yoksullaşan biziz. Bunun artık son bulması gerekiyor, bunu yapacak olan biziz, emekçileriz. Bu sisteme artık ses çıkarmamız lazım 'Yeter' dememiz lazım. 3 vardiya sisteminde çok zor koşullarda çalışıyoruz. Talep ettiklerimiz patronlar için çok büyük bir şey değil. Patronlar için asıl büyük risk bizim bilinçlenmemiz örgütlenmemiz. Yan yana gelmeli sesimizi büyütmeliyiz birleşerek kazanacağız" ifadelerini kullandı.

“SAĞLIĞIMIZI KAYBETTİK”

3 yıldır Mata Otomotiv'de çalıştığını söyleyen Eray Yıldız, işten atıldığı gün akciğerlerinden rahatsız olduğunu öğrendiğini anlattı. Rahatsızlığının bir paket sigara ile olmadığını söyleyen Yıldız, "Burada karbon tozuna maruz kalıyorduk, birçok kimyasal madde kullanıyorduk bunlar bizi rahatsız ediyordu. Sağlığımızı kaybettik meslek hastalıklarına randevu aldım hastaya da oraya gideceğim. Yaşım daha 35 ciğer dediğin 1 paket sönmez" dedi. 1 aydır muhatap bulamadıklarını söyleyen Yıldız basından kamuoyundan ve işçilerden destek istedi.

“BURADA AKCİĞERİNDE LEKE OLAN, KAN TÜKÜREN İNSANLAR VAR”

Yaklaşık iki yıldır Mata'da çalışan ve bu süreçte astım hastası olduğunu anlatan Nursaç, direnişlerinin öncelikli sebebinin sağlık olduğunu dile getirdi. Günlerdir direniş alanında olduklarını hiçbir zaman bu kadar polis görmediğini söyleyen işçi, "Bu kadar mı korkuyorlar bizden? Mata'da mevcut yönetimin de değişmesini istiyorum. Her şeye göz yumuyorlar bir kadın olarak tacize uğradığımda dikkate alınmadım. Paradan önce gelmesi gereken konular bunlar. 46. madde ile işten atıldık bunun ne kadar ağır bir madde olduğunu herkes biliyor. Kanıtlasınlar benim hırsızlık yaptığımı ya da tacizde bulunduğumu neye dayanarak beni 46. maddeyle çıkarıyorlar?" diye sordu. Basına da seslenen işçi, "NTV'yi Fox'u arıyoruz neden gelmiyorlar? Neden telefonlarımızı bir kere açtıktan sonra daha da açmıyorlar? Bu kadar mı vicdansızsınız? Burada akciğerinde leke olan, kan tüküren insanlar var" dedi.

İşçilerden Hasan Ali Kobatan, "Haklarımız için buradayız, ağır çalışma koşullarına ve düşük ücrete karşı hakkımızı istedik, kapının önüne koydular. Bizden çok çevik kuvvet gelmiş. 27 gündür gasp edilen haklarımız için işçinin yanında olmadılar şimdi işçinin karşısında duruyorlar. İşçinin yanında yine sadece işçinin olduğunu gördük" dedi.

Reklam
ÖNCEKİ HABER

27 Mart Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi: Barışçıl bir toplumda yaşamak istiyoruz

SONRAKİ HABER

Oyuncu Köksal Engür yaşamını yitirdi: Sessizce yaşadın, sessizce gittin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...