İzmir Tabip Odası, sağlık hakkı erişimindeki sorunlara dikkat çekti
İzmir Tabip Odası, Kovid-19'un son sürecini değerlendirdi, tümden kaldırılması gereken sağlıkta katılım paylarının arttırılmasına tepki gösterdi.
Arşiv | Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel
İzmir Tabip Odası, Kovid-19'un son sürecini değerlendirirken sağlıkta katılım paylarının arttırılmasına ve 30 Haziran ile 1 Temmuz tarihlerinde sağlık emekçilerinin hakları için 2 gün iş bırakma kararlarına ilişkin basın açıklaması yaptı.
“5-11 YAŞ GRUBUNUN BELLİ Bİ PROGRAMLA AŞILANMASI GEREKİR”
İzmir Tabip Odasında yapılan açıklamayı oda Başkanı Süleyman Kaynak okudu. Kaynak, öncelikle Kovid-19 konusuna dair konuşarak, "Ülkemizde, 5-11 yaş grubu aşılanmış değildir. Bu nedenle yaş grubunun okul tatili içinde belli bir programla aşılanması ciddi bir önlem olacaktır. Bunun yanı sıra riskli grupların yeniden değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca mRNA aşılarının yeni varyantlara karşı daha fazla koruyucu olması ve özellikle önümüzdeki dönemde olası yeni varyantlara karşı, mevcut ya da yeni geliştirilen mRNA aşılarının, yeterli ısmarlama ve stok çalışmalarının planlanması uygun olacaktır" dedi.
“TEST POZİTİFLİĞİ YÜZDE 5’LERDEN YÜZDE 20 BANDINA DAYANDI”
Maskenin ise mesafenin korunamadığı, ulaşım, sağlık kuruluşları, kalabalık devlet daireleri ve AVM gibi insanların yakın mesafede bulunmak zorunda kaldıkları alanlarda yeniden takılması gerektiğinin altını çizen Kaynak, "Günlük pozitif olgu sayısı olarak belirtilen rakamların çok çok üzerinde pozitif olgu olduğu hem gözlemsel ve hem de istatistiksel olarak bir gerçektir. Dolayısı ile bu konuda da PCR testlerine ulaşımın kolaylaştırılması pozitif olguların sıklığı ile ilgili daha net ve sağlıklı bilgiler elde edilmesini sağlayacaktır" diye konuştu.
İzmir'in genel durumuna ilişkin de İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Yüce Ayhan, "1 ay öncesine göre test pozitifliğin yüzde 5'lerden yüzde 20 bandına dayanmış durumda. Halk sağlığı verisi yok" diye ekledi.
“SAĞLIĞA ULAŞIMDA YÜZDE 50’LİK ZAM KABUL EDİLEMEZ”
2022 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifindeki sağlıkta katılım paylarının artırılması konusuna ilişkin de konuşan Kaynak, "Sağlıkta katılım payları kaldırılmalıdır. 2022 yılında Kişi ve Kurumlardan alınan paylar kaleminde ilk bütçe kapsamında 'Kişi ve Kurumlardan alınan paylar' kaleminde 46,1 milyar TL’lik pay ayrılmışken, bu yasa ile bunun üzerine 22 milyar 52 milyon liralık bir ek yapılmaktadır" bilgisini verdi.
2022 yılı haziranı’nda çıkacak bu ek bütçe yasası ile sağlık hizmetinden yararlananların ceplerinden en az 2021 rakamları ile 2,1 milyar daha fazla katılım payı alınacağını bunun da yaklaşık olarak, sağlık hizmeti alırken, katılım paylarının yarı yarıya daha zamlanması anlamını taşıdığını belirten Kaynak, “Sağlık hakkı devlet tarafından verilmesi gereken, ücretsiz eşit ve nitelikli bir temel yaşam hakkıdır. Ekonomik kriz sürekli derinleşirken, yoksulluk sınırı haziran ayı itibarı ile 20 bin 140 TL, açlık sınırı ise 6779 TL olarak hesap edilmekteyken ve asgari ücret hâlâ 4253 net iken zorunlu bir temel yaşam hakkı olan sağlığa ulaşımda, açık olarak yüzde 50'lik bir zammın kabul edilebilir olmadığını ifade etmek isteriz” dedi.
SAĞLIK EMEKÇİLERİ 30 HAZİRAN VE 1 TEMMUZ’DA İŞ BIRAKACAK
Son olarak İzmir Aile Hekimleri Derneği, Aile Hekimleri Federasyonu, Aile Sağlığı Çalışanları Federasyonu, İzmir Tabip Odası ve sağlık alanında faaliyet gösteren sendikalar birlikteliği ile 30 Haziran ve 1 Temmuz tarihlerinde iki gün iş bırakma kararının alındığını duyuran Serkan Şen de "Ceza Yönetmeliği'nin birinci yılında bir kez daha taleplerimizi yinelemek ve mesleki onur ve itibarımızı zedeleyen, sağlık sisteminin çöküşünü hazırlayan uygulamalara itiraz etmek amacıyla 1 Temmuz'da da basın açıklaması gerçekleştirilecektir" diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)
