05 Mayıs 2021 17:20
Son Güncellenme Tarihi: 05 Mayıs 2021 20:22

MHP'nin hedef aldığı HaberTürk TV'nin Genel Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz istifa etti

Bahçeli'nin açıkladığı anayasa taslağının konuşulduğu yayın sonrası MHP'nin hedef aldığı HaberTürk'ün Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir işten çıkarıldı, Genel Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz istifa etti.

Habertürk TV YouTube kanalında yayımlanan 'Marketler ne satacak, ne satamayacak? | Para Gündem - 4 Mayıs 2021' başlıklı videodan alınmıştır

Paylaş

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıkladığı anayasa taslağının konuşulduğu "Ebru Baki ile Para Gündem" programı sonrası MHP tarafından hedef alınan HaberTürk TV'nin Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir kovuldu, Genel Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz da istifa etti. Gelişmeleri Evrensel’e değerlendiren Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, "Türkiye'de hakim siyasi çevrelerin, kamuoyunu yönlendirmek için, artık tanınan yüzleri bile tehdit etmekten, sözlü saldırıya boğmaktan çekinmediklerine tanık oluyoruz. Ellerini artık gazetecilerin yakasından çeksinler” dedi.

HaberTürk TV'de yayımlanan ve Gülfem Saydam Sanver, Kemal Öztürk ile Pınar Hacıbektaşoğlu'nun konuk olduğu "Ebru Baki ile Para Gündem" programında Bahçeli tarafından açıklanan MHP'nin 100 maddelik anayasa önerisi konuşuldu. Programda hukukçu Pınar Hacıbektaşoğlu, anayasa değişikliği taslağını AKP'nin hazırlayıp açıklaması beklenirken MHP'den öneri gelmesini, ilk 10 dakikada sınavı bitirip koşarak kağıdığını teslim eden öğrenciye benzetti. Bu benzetme ve Kemal Öztürk'ün Bahçeli'nin "Alayı burada" sözlerini hatırlatması gülüşmelere neden oldu. Hacıbektaşoğlu, Bahçeli'nin açıkladığı metnin uzlaşıya açık olmadığını düşündüğünü belirtti. Ayrıca önerinin tartışılmaya açık olduğunu söyleyip "AYM'nin yüksek mahkeme değil, özel satatüde ele alınmasını çok demokratik bulmuyorum" dedi. Gülfem Saydam Sanver de "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin yürümediğini MHP de kabullenmiş ki sistemle ilgili değişiklikler öneriyor" ifadelerini kullandı.

MHP'Lİ YÖNTER'DEN HAKARET DOLU PAYLAŞIMLAR

Bu değerlendirmelerin yer aldığı program üzerine MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Ebru Baki'ye hakaretler içeren Twitter paylaşımlarında bulundu.

Yönter, Twitter paylaşımlarında "Habertürk’te art niyetli Ebru Baki’ye konuk olan Kemal Öztürk, Pınar Kandemir Hacıbektaşoğlu ile Gülfem Saydam Sanver’in Genel Başkanımızın 100 maddelik anayasa önerisini karalama çabaları edepsizlik ve terbiyesizliktir. Ne o, kaldıramadınız mı? Kudurdunuz değil mi? Ebru Baki, her seferinde MHP’ye tahammülsüzlüğünü ifşa eden, alaycı gülümsemesiyle gerçekleri çarpıtan sözde bir gazetecidir....Konuklarını MHP düşmanları arasından seçmesi tam bir kokuşmuşluktur...Bugünkü golü çıkaramayınca çirkefliği ve çirkinliğe tercih ettiler. Yuh olsun!" ifadelerini kullandı.

BÜLENT AYDEMİR'DEN "AYNEN İADE EDİYORUM" YANITI

Habertürk TV Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, Yönter'in bu hakaretlerinin ardından Ebru Baki ile ortak gerçekleştirdikleri yayın esnasında "Bu ifadeleri aynen Ulvi Bey'e iade ediyorum. Bu ifadeleri aynen, ne bir eksik ne bir fazla Ulvi Bey'e iade ediyorum. Bu programda gazetecileri hedef gösteren açıklamaları kabul etmiyorum. Delikanlılıksa, işte bak ekrandan söylüyorum. Gidip tweet atıp hesabımdan çıkmıyorum. Bu konuda Ulvi Bey çıkıp özür dilemeli. Kendisi yaptı bunu, kendi hesabından yaptı. Eğer MHP Genel Başkanı ve MHP kurumsal kişiliği de arkasındaysa bu söylenenlerin onlar da özür dilemeli. Özür dilemeye çağırıyorum. Bunu öfkeyle söylemiyorum. Kimseye hakaret de etmiyorum. Ama bu açıklama hakaret içeriyor. Kimsenin böyle bir hakkı yok. Biz işimizi yapıyoruz" dedi.

EBRU BAKİ: BU ÜSLUPLA MUHATAP OLMAK ÇOK ZOR

Ebru Baki ise "Programda ne olduğunu da anlamadım. Bir gülme geçiyor ama onu da anlamadım. İftira kötü bir şey. İstersen ben sana daha sonra gün içinde gelen hiç karşılaşmadığım küfür ve hakaretleri de bir toparlayayım. O zaman daha çok sinirin bozulur. Bu üslupla muhatap olmak çok zor. O yüzden bir şey söylememeyi tercih ettim" ifadelerini kullandı.

DEVLET BAHÇELİ'DEN "HABERTÜRK İZLEMİYORUM" PAYLAŞIMI

Aydemir ve Baki'nin açıklamalarının ardından Devlet Bahçeli, "Habertürk izlemiyorum" paylaşımı yaptı.

BÜLENT AYDEMİR KOVULDU, KÜRŞAD OĞUZ İSTİFA ETTİ

Gazeteciler.com, Bahçeli'nin paylaşımının ardından Bülent Aydemir'in kovulduğunu, peşinden de kanalın Genel Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz'un " tüm sorumluluğu üzerine alarak" istifa ettiğini duyurdu.

EROL ÖNDEROĞLU: ELLERİNİ GAZETECİLERİN YAKASINDAN ÇEKSİNLER

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi ve Bianet Medya Özgürlüğü Raportörü Erol Önderoğlu, gelişmeleri Evrensel’e değerlendirdi. “Ellerini artık gazetecilerin yakasından çeksinler” diyen Önderoğlu şu değerlendirmeyi yaptı:

"Türkiye'de hakim siyasi çevrelerin, kamuoyunu yönlendirmek için, artık tanınan yüzleri bile tehdit etmekten, sözlü saldırıya boğmaktan çekinmediklerine tanık oluyoruz. Birtakım siyasi çevrelerin gazetecilerle olan ilişkilerinde, demokratik veya medeni tartışma üslubunu ne yazık ki mumla arar olduk. Saldırı ve tehditler karşısında susulması da bizlerde, siyasetin daha da ısınmasıyla meslektaşlarımızın hiç de güvende olmadıkları düşüncesini yaygınlaştırıyor. Ellerini artık gazetecilerin yakasından çeksinler. Gazeteciler tehditlerinizle kanaat değiştirecek değiller.”

KENDİLERİNDEN BAŞKA KİMSENİN SÖZ SAHİBİ OLMASINI İSTEMİYORLAR

TGS Genel Başkanı Genel Başkanı Gökhan Durmuş da Evrensel'e yaptığı açıklamada iktidarın genelgelerle anayasa değişiklikleriyle kendilerinden başka hiç kimsenin söz söylemesini istemediğini belirterek “Bu siyasi baskıları da geri püskürtecek olan gazetecilerin örgütlü mücadelesi olacaktır” dedi. 

Gökhan Durmuş’un açıklaması şöyle: İki gün evvel Devlet Bahçeli 100 maddelik anayasa taslağı açıkladı. Henüz açıklamanın mürekkebi kurumamışken anayasaya ilişkin yorum yapan, eleştirilerde bulunan gazeteciler hedef gösterildi. Bir tweeti ile HaberTürk’ün gazete binasının yeniden dizayn edildiği bir atmosfer yaşıyoruz, nasıl bir basın özgürlüğünden bahsedilebilir şimdi? KHK’lerle, gece yarısı genelgeleriyle yönetilen bir ortamda iktidarın küçük ortağı anayasa yapmak istiyor. Anayasaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan gazeteciler de Bahçeli’nin tutumu dolayısıyla işlerinden oluyor. Sadece bu olay bile Bahçeli’nin otoriter iktidarı güçlendirmek, kendilerinden başka hiç kimsenin söz sahibi olmasını istemediği bir ortam yaratmak için anayasa hazırlamak istediğini ortada koyuyor. Türkiye’de medyanın yüzde 90’ının iktidar ve ortağının boyunduruğu altında olduğunu biliyoruz ama, artık siyasi ilişkiler nedeniyle gazetecilerin kapı önüne konması çok aleni yaşanıyor. Ciner Medya’da da bu yaşanmıştır. Buna rağmen, iktidarın baskılarına, hedef göstermelerine, genelgelerine rağmen gerçekleri söyleyen gazeteciler var. Hep vardı, var olmaya da devam edecek. Bu siyasi baskıları da geri püskürtecek olan gazetecilerin örgütlü mücadelesi olacaktır. 

BASIN KONSEYİ: SİYASETÇİLERİN GAZETECİLERİ HEDEF ALMASI, POLİTİKANIN ÇİRKİN YÜZÜDÜR

Basın Konseyi tarafından yapılan açıklamada, “MHP Genel Başkan Yardımcısının sözlü saldırısı, basına karşı yeni bir  ‘hiza verme’ gayretkeşliğidir” denildi.  

“Siyasetçilerin, gazetecileri hedef alması, politikanın çirkin yüzüdür” denilen açıklamada, “Hoşgörüden, basın özgürlüğünden, etik ilkelerden uzak olan bazı siyasetçilerin, edebe de uymayan bu saldırıları, gazetecilerle ekrandaki konuklarına hakaret ederek hedefe almaları, işlerini  engellemeleri kabul edilemez. Basın mensuplarına ‘sözde gazeteci’ diyerek, basın mensuplarına saldırmayı alışkanlık haline getirenlerin bu davranışlarını şiddetle kınıyoruz” denildi. 

TGC: GAZETECİLER İÇİN SUÇ İCAT ETMEKTEN VAZGEÇİN

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, gazetecileri hedef gösteren, haber yapmayı suç sayan siyasi anlayışın yeni suç üretme dönemine geçtiğine dikkat çekti. Açıklamada “Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünü yok sayan anlayış şimdi de  ‘haber sunarken gülümsedi’ iddiasıyla meslektaşlarımızın can ve iş güvenliğini hedefe koymuştur. İktidarı ve ortaklarını hukuka uymaya davet ediyoruz” denildi.

Açıklamada da şu görüşler yer aldı:

“Demokrasiyle yönetilen ülkelerde siyaset tahammül sanatıdır. Demokrasilerde siyasetçiler kendisine oy veren, vermeyen tüm yurttaşların bilgilenebilmesi için gazetecilerin iş güvenliğine, can güvenliğine sahip çıkar.

Ülkemizde ise basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü açısından her gün bir başka hukuksuzluk ve hak ihlali yaşanmaktadır.  Son 10 yılda siyasi baskıyla yüzlerce yayın organı kapatılmış,  12 bin gazeteci işsiz bırakılmış, yaptıkları haberler, yazdıkları kitaplar ve düşünceleri nedeniyle yüzlerce gazeteci cezaevine girmiştir. Evlerinin, iş yerlerinin önünde pusu kurup gazeteci dövenler korunmakta, cezasızlıkla ödüllendirilmeye devam edilmektedir.

Ancak gazetecileri suçlu, haberi suç olarak gören siyasi anlayış artık hukuk tarihine geçecek yeni suçlar icat etme dönemini başlatmıştır.

Son olarak MHP tarafından Habertürk TV’de program yapan Ebru Baki haber sunarken ‘gülümsedi’ iddiasıyla suçlanmıştır. Habertürk izlenmesin diye sosyal medyada kampanya düzenlenmiştir. Aynı programda meslektaşına hakaret eden parti yöneticilerini ‘özür dilemeye davet eden’ Bülent Aydemir işten çıkarılmış, kanalın Genel Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz ise istifa etmek zorunda bırakılmıştır.

Gazetecileri hedef gösteren, fiziksel saldırıya uğramalarına yol açan siyasi anlayış şimdi de  ‘haber sunarken gülümsedi’ iddiasıyla meslektaşlarımızın can ve iş güvenliğini hedefe koymuştur.

Siyasetçilerin gazetecileri hedef gösterme, fiziksel saldırıya uğramalarına neden olma, 'gülümsedi' diye suçlama, işten atılmalarına yol açma, medya organları izlenmesin diye kampanya yapma özgürlükleri olduğunu görüyoruz. Hukukta olmayan bu özgürlük her an bir gazeteci cinayetine yol açacak kadar tehlikeli bir özgürlüktür. İktidar medyanın yüzde 90’ına sahip olmuştur. Patronlar da çalışanlarına sahip çıkmalı, iktidarın buyruklarına göre medyayı dizayn etmekten vazgeçmelidirler.

Türkiye bir hukuk devletiyse biz de iktidarı ve ortaklarını hukuka davet ediyor, gazetecilerin de tüm yurttaşlar gibi can ve iş güvenliklerinin korunması gerektiğini hatırlatıyor; Ebru Baki, Bülent Aydemir ve Kürşad Oğuz ile dayanışma içinde olduğumuzu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.“ (MEDYA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Emek Gençliği MYK Üyesi: Denizlerin cesareti gençliğin kaderini eline almasındaydı

SONRAKİ HABER

Dünya Ebeler Günü | SES: Ebelerin mesleki bağımsızlıkları geri verilmeli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...