“Gençler olarak artık sesimiz duyulsun istiyoruz”

Berfin TEPELİ

Sultangazi/İSTANBUL

Geçtiğimiz günlerde MEB; uzaktan eğitimin 22 Ocak tarihine kadar uzatıldığını, böylece ilk dönemin uzaktan eğitim ile tamamlanacağını açıkladı. Tüm öğrencilerin artık bir cevap beklediği sınavlara dair ise ilkokullarda sınav yapılmayacağını, ortaokul ve liselerde ise tek bir yazılı/ uygulama sınavı ile bir performans notu verileceğini açıkladı. Ayrıca yarıyıl tatiline, ikinci dönemdeki bir haftalık ara tatil de eklenerek 12 Şubat’a kadar uzatıldığını söyledi. Tüm bu açıklamalar sonucunda ise öğrencilere kalan yine stres, kaygı ve korku oldu. Online eğitime ulaşamayan, derslere katılabilse dahi asla verim alamayan, evi ile okul arasındaki mesafe dolayısıyla sağlığından endişe eden, evi okulunun dibinde olsa dahi okulu kalabalık olduğundan ve sınıf sayısının yeterli olmadığını düşünerek sağlığından endişe eden, önceki senelerde sınava girenlerle sınava yeni girecek öğrencilerin sorumlu olduğu konu yoğunluğu nedeniyle büyük bir haksızlık olacağını söyleyen onlarca öğrenci bu açıklama sonrasında seslerini duyurmak için twitter’da “#sınavlariptaledilsin” etiketi ile gündeme girdiler.

“Sağlığımız için sınavlar iptal olsun!” diyor milyonlarca öğrenci ama ne gören var ne de duyan. Pandemi sürecinin başından beri haykırışları duyulmayan, endişe ve kaygıları görmezden gelinen gençler yine yok sayıldı. 6 milyon öğrencinin EBA’ya erişimi olmadığına, 8 milyon öğrencinin cep telefonundan EBA’ya katılabildiğine dair veriler olmasına rağmen sınav yapılmakta ısrar ediliyor. 77 OECD ülkesinin yer aldığı “İnternet bağlantısına erişimi olan öğrenciler” listesinde 70’inci sırada olmamıza rağmen, TÜİK verilerine göre 2 milyon öğrencinin internete erişimi olmamasına rağmen canlı derse katılım ve aktiflikten not verileceği söyleniyor. İnternet altyapısı olmadığı için derslerden haberi bile olmayan öğrenciler sınavlarla tehdit ediliyor. Öğrencilerin bu durumu karşısında, tüm verilere rağmen bakanlık tarafından EBA’ya dair olumlamalar, EBA’nın içeriğinin fazla oluşuyla uzaktan eğitimin kesintisiz devam edişine dair söylemler var. Şu an neredeyse hiçbir okul canlı dersleri EBA üzerinden değil, Zoom, Discord gibi hatta Perculus gibi ücretli siteleri satın alıp bu platformlar üzerinden yapıyor. EBA’ya giriş yapmış olmak için, EBA’yı da kullanmış olmak için de Zoom linkini EBA’ya yüklüyorlar ve böylece öğrenciler ders için EBA’ya giriş yapıyor fakat asıl dersi Zoom üzerinden yapıyorlar. Çünkü EBA gerçekten rezalet bir altyapıya sahip.

HAKKIMIZDA VERİLEN KARARLARDA FİKRİMİZ ALINMALI

Gençler olarak artık sesimiz duyulsun istiyoruz. Artık bizimle, eğitimimizle, geleceğimizle ilgili alınan kararlarda bizim de düşüncelerimize yer verilsin. Endişelerimiz, kaygılarımız dikkate alınsın. Pandeminin gerçekliğine, ülkenin pandemiyle baş edemediği gerçekliğine ve uzaktan eğitimdeki verimsizliğin ve niteliksizliğin gerçekliğine göre kararlar alınsın. Üç maymunu oynamayı bırakalım ve eğitime dair de sağlığa dair de gerçekçi adımlar atılsın. Salgının önüne geçebilecek gerçekçi önlemler alınsın. 18 milyon öğrenciye dağıtılan 500 bin tablet ile veya ulaşılamayan bir platforma yüklenen içeriklerle övünmeyi bırakıp uzaktan eğitim sürecinin verimli geçirilebilmesi için tüm kaynaklar seferber edilsin. Zorla içine sürüklendiğimiz bu belirsizlik ve geleceksizlik çukurunda yapılan açıklamalarda bize uzanan bir el ararken açıklamalar, içinde bulunduğumuz çukurun üstünü kapatıp bizi iyice karanlığa gömer nitelikte. “Gençlerin aleyhine hiçbir karar alınmayacak” denmesine rağmen geleceğimizi karanlığa mahkûm etmeye devam ediyorlar. Biz gençler ise içinde bulunduğumuz çukurdan çıkmak için birlik olacağız, geleceğimizin karanlığını mücadelemizle yırtacağız güneşe ulaşacağız. Çünkü “güneş hepimize ve her birimize ait” ve biz mutlaka güneşe ulaşacağız!