16 Eylül 2020 02:00

Sovyetlerde moda

Burjuvazi kültürünün parçası olarak görülen modayı yeniden şekillendirmek,onun günlük yaşamın örgütlenmesi ve hayat pratikliği içerisindeki konumunu anlamak Sovyet Modasını yaratmak için gerekliydi.

Fotoğraf: Steve Harvey/Unsplash

Paylaş

İlk bakışta, Sovyetler’de moda, podyum, defile gibi kelimelerin ilk çağrıştırdıkları, kırmızı bandanalar, soft renkte tulumlar, gösterişten ve aşırılıktan uzak tasarımlar… Devrimin, eskiye, burjuvazinin estetik ve kültürel bütün soyutlamalarına ve alışkanlıklarına dair kalıntılarını bertaraf etme girişiminde pahalı, lüks burjuva imajının karşısında konulan Sovyet insanının; günlük yaşamın örgütlenmesinde fark edildiğinden çok daha önemli bir yer tutan kıyafet aracılığıyla ifade edilme biçimleri merak etmeye değer.

Sovyetlerde tasarım fikrinin yeni bir dünya fikri ile doğrudan ilişkilenmesi, günümüzde sadelik ve işlevsellik tanımlamalarını öne çıkarıyor olsa da, Sovyet pratiğinde yerleştiği alan, lüks ve ucuz, görkem ve sade ikiliğini dayatan tekstil tasarımının burjuva kültürüyle örgütlendiği bir pratikten çok daha farklı bir okumayı zorunlu kılıyor. 

ESTETİK ANLAYIŞIN NESNE MERKEZİNDEN NESNESİZ KONUMA GELİŞİ

19. yüzyıl sonlarında Çarlık Rusya’da da tasarımın birçok alanında Avrupa’daki gelişmelere paralel olarak natüralist tasarım ve baskı anlayışının türevleri hâkimdi. Gelişen teknolojik birikim ve sanayileşen üretimle birlikte dönüşen üretim ilişkileri, birbirini karşılıklı besleyen bir biçimde soyut, konstrüktivist, geometrik biçimlerle zamanın dışsallaşmasını ortaya koyuyordu. Geometrik şeklin bu duyular üstü, nesneleri değil biçimleri merkezine alan ve bu sebeple zaman ve mekân dışında kendine has bir alan yaratma kabiliyeti, hareketi ve devinimi temele alan Rus avangardları için bu sebeple odak noktası olmuştu. Çeşitli sanat dallarında kendisine yer bulan konstrüktivizm, maddeyle kurduğu bu yeni ilişki biçiminin bir türünü de tekstil tasarım alanında gösteriyordu.

Büyük Ekim Devrimi’ne giden yıllarda, Rus avangardları, konstrüktivistler, devamlı olarak gruplar ve yaşantı ile örgütlenen, aktif, dinamik, hayatın akışına hem dahil olan hem de ona devamlı müdahalesini bırakmayan sanatçılar olarak devrimi besleyen, devrime halkın hafızasında ses, görüntü, üç boyut, eşya, malzeme gibi birçok biçimle canlılık ve betim veren kişilerdi. Estetik yaklaşımın nesne merkezinden, nesnesiz bir konuma kayması, yuvarlak hatların yerine sert köşeli geometrik biçimlerin gelmesi, optik yaklaşımla titreşen, dinamik etkilerin yakalanması çağın teknik, felsefi ve ekonomik yorumunun bir yansıması olarak düşünülebilir. Stepanova ve Papova isimli iki sanatçı, Sovyetler’de yeni kimlik inşasının bir parçası olarak tasarım fikirlerini geliştirmede bu yansımanın önemli sanatçılardandı. Konstrüktivizm resmin özellikleri arasında olan, asimetrik düzen, geometrik yapı, fotomontaj teknikleri ve bunlarla oluşturulan renk uygulamaları, Popova ve Stepanova ile tekstil tasarımlarına yansıtılmış, asimetri ile ritm ve hareket öne çıkartılarak mekânsal bir genişleme duygusu yaratılmaya çalışılmıştır. Düz ve eğik çizgi, daire, kare gibi geometrik yapılar tekstil tasarımlarında yeni görsel dilin oluşturulmasında önemli rol oynamışlardır.*

KONSTRÜKTİVİZM TEKSTİL TASARIMI ALANINDA

Birinci Dünya Savaşından sonraki dönemde, tekstil alanında üretim yapan birçok fabrika, hem işgücü kıtlığı hem hammadde açısından birçok sorunla yüz yüzeydi. Lenin önderliğindeki NEP döneminde küçük işletmelerin birçoğu bu alanda hala seri üretim gelişkinliğinde faaliyet gösteremiyor, sipariş usulü çalışma hazır giyimin karşısında bir mecburiyet olarak tercih ediliyordu. Sovyet Komiserlikleri tarafından, avangard tasarım sanatçılarının bu alanda gelişmesi ve tüm bir üretim sürecinde görev alan, üretim ve tasarımın beraberliğini fabrika içerisinde yeniden kuran, bir sistemle hareket etmeye yapılan çağrıyı karşılıksız bırakmayan sanatçılar, bütün bir sürecin parçası olarak konstrüktivizm tekstil tasarımı alanında kullanmaya başladılar.

BURJUVAZİ KÜLTÜRÜNDEN KOPARTILAN SOVYET MODASI

İlk Sovyet modasının oluşturulmasında en önemli bileşeni oluşturan konstrüktivist hareketin Sovyet ideolojisiyle sıkı bağları, sadelik ve işlevsellik kavramlarının sisi altında gizlenmeye çalışılırken, “moda” kavramının burjuva bir yaratı olduğu fikrinin karşısında onun sınırlılıklarını aşan, işlevsel ancak günlük yaşamın, hayatın içerisindeki “ben”i ifade edecek kadar görkemli tasarım fikirlerinin koyulduğunu fark etmek, onu yalnızca burjuva kültürün karşıtı değil, onun kendini inşa ettiği yerden anlamak gerekliliği ortaya koyar.  Sovyetlerde yaşamını idame ettiren bir insanın üzerine geçireceği kumaş parçası nasıl olması gerekir gibi bir sorunun cevabı, burjuvazi yaşam pratiklerin kendisinden gelerek, giyim kuşama dair bir fikri nasıl dayatıyorsa; Sovyet rejimi de kendisine, kendi yaşam pratiğinin içinden kopup gelen bir tasarım ile kendisini giydirmek zorundadır. Burjuvazinin, haoutre coutre’den hazır giyime, sürekli daha fazla üretimi besleyen, ihtiyaca dayanmayan, özellikle kadın bedeni üzerinde teşhiri ve kendisini böyle var etmesini, tersinden bedenin örtünmesini de kadın bedeni üzerinde başka bir tahakküm biçimi olarak dayatan, bunun yanında cinsiyet rollerini bu sektör aracılığıyla doğrudan dayatan yapısının karşısında, tekstil tasarımı hangi yapı ile hayatın arasına karışacaktır?

Burjuvazi kültürünün bir parçası olarak görülen modayı yeniden şekillendirmek ve onun günlük yaşamın örgütlenmesi ve hayat pratikliği içerisindeki konumunu anlamak tam da Sovyet Modası’nı yaratmak ve bu soruya cevap vermek için gerekliydi. Burjuva değerlerini reddeden yeni tekstil ve moda tasarım anlayışının oluşturulması için güzel sanatların devreye sokulmasıyla beraber, hem eğitmen hem de fabrikada tasarımcı olarak çalışan Popova ve Stepanova “İlk Sovyet Modası”nı oluşturmuş, 1928 yılında ise mezun olan ilk tekstil tasarımcıları çalışmalarını sunmaya başlamışlardır. Tarihi bir öneme sahip, propaganda amaçlı bu baskılı kumaşlardan ve giysilerden az sayıda örnek günümüze kadar gelmiştir. Bu tekstillerde süslenme ve güzel görünmeden çok, mekanize olmuş güçlü bir devlet yansıtılmaya çalışılmıştır.

*https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/203713

ÖNCEKİ HABER

Üniversite hayali artık "uzaktan"

SONRAKİ HABER

Kum fırtınaları: sebep ve etkileri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...