26 Mayıs 2020 23:00

Tıp öğrencilerinin ihtiyacı olan...

Tıp fakültelerinde okuyan öğrenciler korona ile mücadelenin merkezinde yer alıyorken onları mağdur eden sorunların giderilmesi için öğrencisini düşünen üniversiteler gerektiğini bir kez daha anladık.

Fotoğraf: pch.vector/Freepik

Paylaş

Gamze SAHİLLİOĞULLARI

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi

İçinde bulunduğumuz pandemi süreci her kesimden insanların bilhassa işçinin, emekçinin hayatının belirli derecede kısıtlanmasına sebep olan çeşitli kararların alınmasına sahne oldu. Bu kararlardan en çok etkilenen kesimlerden biri de biz öğrenciler oldu. Salgının önüne geçebilmek adına önce üç hafta olarak belirtilen ve YÖK Başkanı’nın özellikle “Uzaktan eğitim olmayacak” söylemine güvenen biz öğrencilerin büyük bir çoğunluğu kitaplarını, eşyalarını okudukları şehirlerde bırakarak evlerimize döndük. Ardından uzayan salgın süreci ile beraber 2019-2020 eğitim yılı bahar döneminin uzaktan yapılacağı belirtildi. Birçok üniversitede YÖK’ün kararı ile tercih edilecek dijital imkanlar veya ödev proje gibi alternatif yöntemler kullanacak şekilde hemen hemen her an yeni kararlar alındı.

Bizler hemen hemen her şehirdeki tıp fakültesi öğrencileri olarak kendi üniversitemizin bizler adına karar almasını bekledik. Bu bekleme sürecinde kimi okullar video, online ders portalı gibi imkanları öğrencilere sunarken; kimi okullarda bu dönemde herhangi bir açıklama bile yapılmadı. Sıra sınavlara gelince ise öğrencinin süreci en az şekilde etkilenerek atlatacağı vaatleri kenara bırakılarak ve her öğrencinin eşit ve en iyi imkanlara sahip olduğu varsayılarak çeşitli absürt sayılabilecek kararlar alındı.

YAŞANAN MAĞDURİYETLER DEVAM EDİYOR

Bunlardan bazıları online sınavın iki cihazla yürütülmesi, sınavdaki sorulara birer dakika bile tanınmaması, sorulara dönüş hakkı verilmemesi gibi kararlardı. Aynı zamanda sınav sorularının kısıtlı zamana rağmen zorlaştırılması, az zamanda çok sayıda sınav yapılmak istenmesi ve en önemlisi sosyal veya ekonomik imkanları yeterli olmayan öğrencilerin okula çağrılabilmesi gibi öğrenciye güvenmeyen ve onun sağlığını hiçe sayan kararlardı bunlar. Bizler tıp fakültesi öğrencileri olarak yaşadığımız mağduriyetin bir kaynağını da hala alınamayan ve öğrenciyi mağdur etmeye devam eden kararlarda da görüyoruz. Tüm bunların yanı sıra diğer tıp fakülteleri arasında da bir denge kurulamamaktadır. Mağduriyet yaşayan öğrencilerin akıllarında ister istemez beliren “Neden şu üniversitenin tıp fakültesi kolaylık sağlarken benim okulum beni bu kadar mağdur ediyor” sorusu akılları kurcalamakta, aynı bölümün farklı üniversitelerinin arasındaki eşitsizlik de gün geçtikçe artıyor. Özellikle Anadolu’daki üniversitelerinin bu süreçte bu kararları alma açısından sınıfta kaldığını söyleyebiliriz.

Karantina sürecinin ilk dönemlerinde söylenen “Sizleri mağdur etmeyeceğiz” söylemleri bir yalandan ibaret olup hala ülkenin dört bir yayından seslerini duyurmaya çalışan fakat bir türlü dinlenmeyen hekim adayları özellikle de psikolojik açıdan son derece mağdur edilmiştir. İlerde yaşanabilecek başka bir salgın sürecinde şu anın hekim adaylarının daha profesyonel davranan, öğrenciyi gerçekten düşünen kararlar almaya çalışan üniversite yetkililerine ihtiyacı olduğu açıktır.

ÖNCEKİ HABER

Sağlıkçılardan ek ödemelerde şeffaf bilgilendirme talebi

SONRAKİ HABER

Dilovası’da yeşillik alana tır parkı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...