19 Ağustos 2019 11:29

Çine'nin kanayan yarasına ilk neşter atıldı

Çine'de madenlerin çevre ve sağlık etkilerini tartışmak üzere forum düzenlendi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Aydın Çine'de yapılan madenlerin çevre ve sağlığa etkileri konferans-forumunda yıllardır kanayan bir yara halindeki silikozis hastalığına vurgu yapıldı. Silikosiz hastası olduktan sonra çalıştıkları madenlerde işten çıkarılan işçiler ve ailelerini de katıldığı etkinlikte maden patronlarına ve yerel yöneticilere öfke vardı.

ÇİNE'DE BİR İLK

Çine, yıllardır kanayan bir yarası halindeki yöredeki kuars, felspat, albine madenleri ve bu madenlerde çalışan işçilerin sağlık sorunlarına dair önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Çine Yaşam Platformu, AYÇEP, Çine Eğitim Sen, Genel Maden İş Sendikası ve Aydın Tabip Odası tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen konferans-forum etkinliği Belediye Kültür Merkezinde yapıldı. Programın açılışında konuşan AYÇEP yönetim kurulu üyesi Av. Hicran Danışman Çine'nin en önemli çevre ve sağlık sorunlarının kaynaklarından olan madenlerin olumsuz etkilerine dair yapılan konferansın Çine'de bir ilk olduğunu belirterek, bu ilk adımın devamının geleceğini söyledi. Açılış konuşmasında geçtiğimiz yıllarda yaşamını yitiren Çine emek, demokrasi ve ekoloji mücadelesinin öncü isimlerinden Celal Şenol'da alkışlarla anıldı.

UTANÇ HABERLERİ

Açılış konuşmasının ardından Evrensel İzmir Temsilcisi Özer Akdemir tarafından hazırlanan Çine dağlarındaki maden yaraları ve silikosiz hastası işçilerle yapılan bölümlerin yer aldığı Çepeçevre Yaşam seçkisi gösterildi. Seçki öncesi kısa bir konuşma yapan Akdemir, bir gazeteci olarak 15 yıl önce Çine'ye ilk kez silikozis hastası işçiler ve aileleri ile ilgili haber yapmaya geldiğini, aradan onca zaman geçtikten sonra bugün de yine aynı haberleri yaptığını belirterek, "Maden patronlarının gerekli önlemleri alması durumunda önlenebilecek olan slikosiz hastalığına dair yıllar içindeki bu tablo utanç verici. yapmak zorunda kaldığım bu haberler de utanç haberleri. Bugün buradaki etkinlik bu yaraya neşter atıyor" dedi.

PATRONLARIN KURDUĞU BU ÇARK BOZULMALI!

Daha sonra söz alan Çine Yaşam Platformu sözcüsü Ahmet Uslu, madencilerin yöredeki madenleri çıkarıp zenginliklerine zenginlik katarken hastalıkları, hislikleri halka bıraktığını ifade etti. Madenlerinde kullanılan dinamitler nedeniyle su kaynaklarının tahrip edildiğini belirten Uslu, "Yaramız büyük. Silikozisden ölen işçileri saymayı ben artık bıraktım. madencilerin yıllardır kaç ocağı ruhsatsız, denetimsiz çalıştırdığını bilmiyoruz. Madencilerin Çine'de yaptıklarının çoğu yasadışı. Bunlar bir çark kurmuşlar, yandaşlarını bulmuşlar. Milletvekilini de, belediye başkanını da, muhtarını da sofralarına çekip bu çarkın içine alıyorlar. Bu çark bozulmalı, bu düzen bozulmalı. Bu çarkı buradaki dürüst aydın insanlar bozacak bu çarkı. Bu toplantının organizasyonunu belediye yapmalıydı. Hiçbir katkı  sunmadılar. Bir çay semaveri istedik, "üzerinde Çine Belediyesi yazıyor, biz tarafsızız" diye vermediler. Sevsinler sizin tarafsızlığınızı! Maalesef Çine Belediyesi maden patronlarından yana taraf, onların sofrasında yemek yiyor. Kınıyorum!" dedi.

MESLEK HASTALIKLARI VE SİLİKOZİS

Etkinliğin öğleden önceki bölümünde gerçekleştirilen panelde ilk olarak konuşan Aydın Tabip Odası  Yönetim Kurulu üyesi Dr. Recep Bıyıklı meslek hastalıkları, pnömokonyozlar ve özellikle slikozis üzerinde durdu. İş yerlerinde gerekli önlemler alınmadığı için işçileri meslek hastalıklarına yakalandığını ifade eden Bıyıklı, SGK istatistiklerine göre Türkiye'de meslek hastalıklarına yakalanan işçilerin sayısının her geçen yıl arttığını ifade etti. Genel Maden İş sendikası Teşkilatlandırma Sekreteri Tayfun Demir, Zonguldak ve örgütlü oldukları diğer yerlerdeki çalışma koşullarından bahsederek, "eğer örgütlü olursak inanın meslek hastalıkları da azalacaktır" dedi. Demir, "Her şeyden önce insan sağlığı ve emeğin hakkının korunduğu bir anlayışın çalışma yaşamına hakim olmasını istiyoruz" diye konuştu.

KAZDAĞINDA KAÇ AĞAÇ KESİLDİĞİ SAÇMA BİR TARTIŞMA!

Orman yüksek mühendisi Doç. Dr. Yücel Çağlar, konuşmasında güncel bir tartışmaya dikkat çekti. Kaz Dağındaki altın madeni için kaç ağaç kesildiğine yönelik verilen rakamları "çok saçma bir tartışma" olarak niteleyen Çağlar, Kirazlıda çok önemli bir eko sistemin yok edildiğini, yüz binlerce canlının yuvasının katledildiğini söyledi. Çine'deki madenlerle ilgili sorunun birkaç kötü maden patronundan kaynaklanmadığını belirten Çağlar, "Mesele tamamen sistem sorunu ve biz bu meseleye bu gözle bakmazsak, 'siyaset yapmıyoruz' sığlığına devam edersek daha çok kaybederiz" dedi. Çağlar AKP'nin ormancılık politikalarını da eleştirirken, "peki ne yapmalı?" sorusuna verdiği yanıtlardan bazıları şunlar: "Tek ağacın yanı sıra ormanı da görebilmeli ! Ormanların yanı sıra ormancılığımızda nelerin yapıldığını ve yapılmadığını da dert edinmeli. Sonuçlara değil, NEDENLERE daha çok  odaklanmalı ! Doğru siyaset yapmaktan kaçınmamalı!".

MESLEK HASTALIKLARINA HUKUKSAL YAKLAŞIM

Panelin son konuşmacısı olan Av. Hicran Danışman ise "meslek hastalıklarına hukuksal yaklaşım" meslek hastalıkları tanımı, bu hastalıklara yakalanan işçilerin hak arama yolları, açılacak davaların nitelikleri ve hukuki süreçlere dair bilgiler verdi. Panelin ardından söz verilen AYÇEP Başkanı Mehmet Vergili, Aydın bölgesindeki ekoloji mücadelesinin son sürecine dair bilgiler verirken, DİSK Gıda İŞ Bölge Temsilcisi Gürsel Köse ise çevre ve emek sorunlarının çözümünün örgütlenmekten geçtiğini belirterek tüm işçilere örgütlenin çağrısında bulundu.

KUMUN GECESİ BELGESELİ İLGİYLE İZLENDİ

Etkinliğin öğleden sonraki bölümü Yönetmen Ali Ergül'ün slikosiz hastası kot kumlama işçilerini anlatan "Kumun Gecesi" belgeselinin gösterimi ile başladı. Belgeseli ardından konuyan Ali Ergül, ülkede birçok iş kolunda işçilerin sağlıksız, güvencesiz koşullarda çalıştırıldığını anlattı. Ergül sular altında bırakılmak istenen Hasankeyfe'e dair son süreci de paylaştı.

PATRONLAR BİZİ HASTA EDİP İŞTEN ATTILAR

Etkinlikte daha sonra silikozis hastası işçiler söz aldılar. Konuşmalarında son derece sağlıksız koşullarda, tozlu ortamda çalıştırıldıklarını ve bu nedenle slikoz hastalığına yakalandıklarını anlatan işçiler, göğüs filmlerinde ciğerlerinde leke çıkması üzerine patronlar tarafından çeşitli gerekçelerle işten atıldıklarını ve daha sonra da hiçbir şekilde kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini ifade ettiler. İş bulamadıklarını, ciğerlerindeki hastalık nedeniyle kimsenin kendilerini işe almadığını belirten işçiler, çok zor ekonomik koşullar altında yaşam mücadelesi verdiklerini söylediler. Yaşadıkları sağlık sorunlarını anlatan işçiler, sağlıklarını ellerinden alan patronların mutlaka bunun hesabını vermesi ve hala o işletmelerde çalışan işçi kardeşlerinin de kendileri gibi hasta olmaması için çaba göstereceklerini söylediler.

Yaklaşık 200 kişinin katıldığı Konferans-Foruma Ekoloji Birliği, EGEÇEP, Turgut Kültür Derneği, AYÇEP, ÇİYAP gibi ekoloji örgütlerinin yanı sıra, jeslere karşı direnen Kızılcaköy ve Yılmazköylü kadınlar, EMEP, ÖDP, CHP yöneticileri, mahalle muhtarları, ve çeşitli kurum temsilcileri katıldılar. (Aydın/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

DEÜ GSF öğrencileri Narlıdere Kampüsü'nde nöbete başladı

SONRAKİ HABER

MSB: İdlib'de konvoyumuza saldırıda 3 kişi öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa