Sanatçılardan Kaz Dağları desteği: Kendimi bir ağacın parçası gibi hissediyorum
Kaz Dağları’nda devam eden Su ve Vicdan Nöbetine destek veren Tiyatrocu Ali Yıldırım ve Gitarist Ali Deniz Kardelen, sanatın direnişten bağımsız olmadığına dikkat çekti.
Fotoğraf: MA
Kaz Dağları’ndaki altın madeninin ağaç kıyımına tepki için başlatılan Su ve Vicdan Nöbeti devam ediyor. Eyleme destek vermek amacıyla her gün ülkenin çeşitli yerlerinden kitle örgütlerinin yanı sıra sanatçı ve tiyatrocular eyleme destek veriyor. Tiyatrocu Ali Yıldırım ve Gitarist Ali Deniz Kardelen de Kaz Dağları’na destek çıkan sanatçılar arasında yer alıyor. Mezopotamya Ajansına konuşan sanatçılar direniş ve sanatın birbirinden bağımsız olmadığını belirterek, bütün direnişlerin birbirinden beslenerek ortak bir dil oluşturduğunu söyledi.
‘DÜNYA BÜTÜN CANLILARA AİT’
Kaz Dağları direnişine ses olmak için İstanbul Esenyurt’tan geldiğini belirten Tiyatrocu Ali Yıldırım, ülkenin neresinde olursa olsun sömürüye, insan ve doğa katliamlarına karşı olduklarını dile getirdi. Dünyanın bütün canlılara ait olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Bunu yok eden kapitalist mantığa karşıyım ve nerede olursa olsun mücadele etmeye giderim. Bundan 20 gün önce Hasankeyf ile ilgili bir çalışma yapmıştım. 12 bin yıllık dünya kültür mirasının ortadan kaldırılmasına izin verilmemesi gerektiğini anlattım. Ben orada Hasankeyf, burada ise Kaz Dağları oldum. Burada kendimi bir ağacın parçası gibi hissediyorum. Nerede doğaya, insana karşı bir suç işleniyorsa bunun karşısında durmam gerektiğine inanıyorum” dedi.
‘SKEÇLERLE ANLATMAK İSTİYORUM’
Sanat ve sanatçının görevlerinden birinin toplumu aydınlatmak olduğuna dikkat çeken Yıldırım, Kaz Dağları’yla ilgili kısa skeçler yapacağının bilgisini verdi. Skeçlerle sosyal medya üzerinden duyarlık yaratarak Kaz Dağları direnişini güçlendirmek istediğini vurgulayan Yıldırım, “Biz başaramasak uluslararası emperyalist şirketler başarılı olursa başımıza neler geleceğini 2-3 dakika skeçlerle anlatmak istiyorum. Onun çalışmasına başlıyorum. Çekimleri de burada yapacağım” şeklinde konuştu.
‘SANATÇILAR SESSİZ KALMAMALI’
Yaşan alanı savunucularına destek veren Ali Deniz Kardelen, Çanakkaleli olduğunu ve Kaz Dağları’nın kendisi için anlamlı olduğunu belirtti. Sanatın, doğayla olan ilişkisine vurgu yapan Kardelen, “Sanatçılar bu tür durumlarda sessiz kalmamalı. İnsanlık tarihine de baktığımız zaman en büyük eserlerin böyle karanlık zamanlarda ortaya çıktığını görüyoruz. Ben bu kötü koşulların içinden yeni bir sanatsal ifadenin doğacağına inanıyorum” dedi. Doğanın içerisinde bir matematiğin var olduğunu ifade eden Kardelen, bunun da sanatı etkilediğini söyledi. Kardelen, doğanın sanat üzerinde etkisinin fazla olduğunu belirterek, “Akustik müzik yapıyorum. Akustik müzik bir ağaca bakmak gibidir. Toprağa bakmak gibidir ve doğal seslerle yapılan bir müziktir. Türkiye’ye ait toprakların yabancı ülkelere peşkeş çekilmesi satılmışlıktır. Bu ülke, bir arada yaşayan insanların topraklarıdır. Bu eylem ses getirdi. Bu sadece burayla sınırlı değil, diğer yerlerde de buna izin vermemek lazım” diye konuştu. (KÜLTÜR SERVİSİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
