Erdoğan ve Yıldırım’dan sonra Davutoğlu da “Köprüde hayat kurtardı”

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve eski Başbakan Binali Yıldırım’dan sonra Ahmet Davutoğlu da “Köprüde intihar girişimini önleyen” AKP’li siyasetçiler arasına katıldı.

Uzun süredir yeni parti kurma hazırlığı içerisinde olduğu konuşulan eski Başbakan Davutoğlu’nun işsizlik nedeniyle bunalıma girerek intihar girişiminde bulunan Duran Yıldırım adlı işitme engelli bir genci intihardan vazgeçirdiğine ilişkin haberler dün medyada yer aldı.

Artı Gerçek’ten Can Bursalı’nın haberine göre Davutoğlu, yaklaşık iki saat süren intihar girişimi sırasında köprüden geçerken konvoyunu durdurdu ve Yıldırım’ı ikna etmeye çabaladı. Üzerinde AKP logolu tişört ve Türk bayrağı olması dikkat çeken Yıldırım, Davutoğlu ve koruma ekibinin çabalarının ardından korkuluklardan indi.

Davutoğlu’nun yeni parti çalışmaları içerisinde olduğu sırada “hayat kurtarması” sosyal medyada “Mizansen mi” sorularıyla yorumlanırken akıllara geçmiş örnekler geldi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 25 Aralık 2015’te o zamanki adıyla Boğaziçi Köprüsü’nde köprüden atlamaya teşebbüs eden bir yurttaşı korumalarını yanına göndererek ikna etmişti. V. Ç. daha sonra Erdoğan’ın yanına gelerek elini öpmüştü.

Binali Yıldırım ise başbakan olduğu 8 Temmuz 2018’de, bu kez 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden atlamak isteyen bir kişiyi intihardan vazgeçirmişti. Yıldırım, köprüden atlamak isteyen yurttaşı teselli ederek, “Bundan sonra her şey daha güzel olacak, canını sıkma” demiş, gözlerinin dolduğu görülmüştü.

"DAVUTOĞLU'NUN MİLLETİMİZ NEZDİNDİ İTİBAR KAZANMAK İÇİN KURGUYA İHTİYACI YOKTUR"

Eski Başbakan Davutoğlu'nun basın ofisi, köprüdeki intihar girişiminin engellenmesinin kurgu olduğu eleştirilerine ilişkin "Sayın Davutoğlu’nun milletimiz nezdinde itibar kazanmak için herhangi bir kurguya ihtiyacı yoktur" açıklaması yaptı.

Odatv'nin aktardığına göre Davutoğlu'nun basın ofisinden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Geçtiğimiz hafta içinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde meydana gelen bir intihar girişimi vakasına o esnada köprüden geçmekte olan Sayın Ahmet Davutoğlu’nun müdahalesi üzerine sosyal medyada yakışıksız, gerçek dışı, yer yer ahlak sınırlarını zorlayan bir tartışma ortamı oluşmuştur.

Bu tür bir seviyesiz yakıştırmayı yalanlamaya çalışmak bile abesle iştigal olacağı için açıklama yapılmamıştır. Ancak art niyetli ve Sayın Davutoğlu’nu yıpratma gayesi güden ithamlara kamuoyunda bilinen bazı isimlerin de dahil olmaları üzerine kamuoyu ile bazı hususların paylaşılması ihtiyacı doğmuştur.

Yaşanan hadisenin sahiciliğini izah etmeye çalışmak bile züldür. Kaldı ki olayı çarpıtarak yorumlayanlar kamu görevi yapmakta olan güvenlik görevlisi polisleri de bir kurgunun parçası olmakla itham etmektedirler. Bir haber ajansının olayı duyururken artık yerleşik uygulama haline geldiği gibi Sayın Davutoğlu’nu yok sayması üzerine kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla hadisenin gerçek boyutu birçok basın kuruluşu ile paylaşılmıştır.

Her siyasetçi yaptıklarına ve yapmadıklarına dair sert, kimi zaman sınırları aşan eleştirilere muhatap olabilir. Bu anlamda elbette Sayın Davutoğlu da bir istisna değildir. Demokrasi kamuoyuna mal olmuş kişilerin her yaptığının kamuoyu önünde ve sorgulanmaya açık olduğu sistemin adıdır.

Ancak, Sayın Davutoğlu’nun milletimiz nezdinde itibar kazanmak için herhangi bir kurguya ihtiyacı yoktur. Yaşanan bu hadiseyi sahicilik ve samimiyet adına değerlendirmeye kalkanlar Gazze’de evladı İsrail tarafından şehit edilen babaya sarılan, Myanmar’da Müslüman kardeşlerimizi Allah’ın selamı ile selamlayan, Anadolu’nun her köşesinde binlerce insanımızı bizzat kucaklayan, Urumçi’den Bosna-Hersek’e kadar yüreğine basmadığı coğrafya kalmayan Sayın Davutoğlu’nun duruşu üzerine yorum yapamazlar.

Bu samimiyeti sosyal medyanın ahlakın, edebin, insanlığın ve asgari nezaketin askıya alındığı bir mecra olduğunu düşünerek fütursuzca kul hakkına girenler bilmeyebilir. Aziz milletimiz bu samimiyeti hakkıyla değerlendirmektedir." (HABER MERKEZİ)

Ahmet Davutoğlu’nun çıkışı: Meydan okumadan meydana çıkmak