01 Aralık 2018 23:10

Kayyımla yönetilen Uğur Dondurucu fabrikasında bir işçinin kolu koptu

Aydın Nazilli'de bulunan ve kayyımla yönetilen Uğur Dondurucu fabrikasından bir işçi Evrensel'e yazdı: İnsan muamelesi görmek istiyorum.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Uğur Dondurucu fabrikasından bir işçi

Merhaba Evrensel okurları;

Ben Aydın Nazilli’de Uğur Dondurucu fabrikasında çalışan bir metal işçisiyim. Kayyum ile yönetilen Uğur Dondurucu fabrikası uzun bir zamandır biz Uğur işçilerinin sendikal mücadelesi ve kayyım heyetinin sendikal haklarımıza yönelik uyguladığı baskılar ile gündemde.

Ağır iş yükünün, zorunlu mesailerin ve sendikadan sonra daha fazla artan mobbing uygulamaları sanki işçi değil de köle gibi hissettiriyor hepimize. Bu koşullarda iş kazaları ve iş cinayetleri de artıyor doğal olarak. 2 gün önce bir bayan işçi arkadaşımız kolunu küvet kesim makinesine kaptırdı ve sol kolu koptu. Evet yanlış duymadınız, arkadaşımızın sol kolu koptu. Fabrika olay ile ilgili bir açıklama yapıyor ve diyor ki; “Sol elinde kesik meydana geldi.”

Bizim canımız bunlar için hiçbir şey ifade etmiyor. Ama artık bu iş kazaları ve iş cinayetleri o kadar sıradanlaştı ki bizler için, işçiler sanki hiçbir şey olmamış gibi 15 dakika sonra makinelerin başına geri dönüyor. Artık hepimiz için olağan bir şey gibi geliyor. Halbuki buna alışmamamız lazım.

Geceleri eve gidince yorgunluktan çocuklarımızı sevemiyoruz. İş kazasının yaşandığı gün iki kolumla çocuklarıma sımsıkı sarıldım. Çünkü ertesi gün bizim başımıza gelemeyeceğini bilmiyoruz. Türk Metal Sendikasında örgütlendik, iktidarın atadığı kayyım hem sendikanın yetkisine itiraz etti hem de; “64 yıldır akılları neredeydi, şimdi mi akıllarına sendika geldi” diyor. Bizlere her gün yasa, kanun maddeleri okuyanlar sıra bizim hakkımıza hukukumuza gelince, susuyor.

Fabrikanın içerisinde sendikalı ve sendikasız diye ayırmaya başladılar. Sendika üyesi işçiler her türlü mobbinge uğruyor. Sendikasız çalışan işçiler bize göre biraz daha rahatlar, telefonla konuşabiliyorlar, iş elbisesi giymek zorunda olmuyorlar. Kayyım böylelikle bizlerin fabrikada birlik ve beraberliğini bozmak, moralimizi bozmak ve bizleri ezik bir insan olduğumuzu hissettirmek istiyor.

Bu iş artık bizim için bir onur meselesine dönüştü. Ben MHP’li bir kardeşinizim. Ben dış güç değilim, vatan haini değilim benim istediğim şey belli emeğim ile alın terim ile çalışıyorum ve bu çalışmanın karşılığını istiyorum. İnsanca yaşamak, insan muamelesi görmek istiyorum. Lütfen bu sesimizi duyun! Duyurun!

ÖNCEKİ HABER

Mardin'de sağanak sele neden oldu

SONRAKİ HABER

Bahçeli: İttifakta saygı kavramı içinde jestler de olabilir

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...