11 Kasım 2018 05:22

100 işçi 17 yıldır haklarını almayı bekliyor

2001 krizi sırasında iflas eden Yalova Elyaf Fabrikası’nın işçileri yıllardır alacak davalarıyla uğraşıyor.

100 işçi 17 yıldır haklarını almayı bekliyor

Fotoğraf: 'Yalova Elyaf Fabrikası mağdurları' grubu/Facebook

Yalova Elyaf Fabrikası’nın 2001 krizi sırasında iflas etmesinin ardından, alacaklarını alamayan 1411 işçi, yıllarca mahkemelerin kapısını aşındırdı.

Cumhuriyet’ten Eren Can Keman’ın haberine göre, aradan geçen 17 yıllık sürede 20 işçi yaşımını yitirdi, bazıları mücadeleyi bıraktı. Davaların takipçisi olan 100 işçi ise pes etmeden, haklarını alacakları günü bekliyor. İşçiler, iflas ve tasfiye sürecinde skandal hukuksuzlukların yaşandığını belirtiyor.

GREV KARARININ ARDINDAN İŞVEREN ÜRETİME ARA VERDİ

Yalova Elyaf Fabrikası, Remzi Pensoy tarafından 1974 yılında kuruldu. Fabrika 2001 yılındaki kriz sonrası, işçilerin maaşlarını düzenli ödememeye başladı. 1411 işçinin çalıştığı fabrikada örgütlü olan Öz-İplik İş Sendikası ile işveren arasında başlayan toplusözleşme görüşmelerinde ücret zammı konusunda anlaşma sağlanamayınca, sendika ocak ayında işyerinde grev kararı aldı. Grev kararının ardından işveren üretime ara verdiğini duyurdu.

İŞÇİLER ALACAKLARINI BEKLERKEN PARA YUKON ŞİRKETİNE VERİLDİ

Fabrika, 2006 yılına kadar kiralama modeli ile birden fazla kez el değiştirdi. İki kez iflas erteleme talebinde bulunsa da sonunda iflasını açıkladı. Fabrika, 28 Mayıs 2007’de 43.8 milyon liraya satıldı. Fabrikada çalışan ve iflas masasına kayıtlı 1411 işçisi ise alacaklarını alamadı. İşçilerin iddiasına göre, satış sırasında tapu müdürlüğünde yapılan usulsüzlükle, bu paranın 28.8 milyonu, Dünya Bankası ipoteği gerekçe gösterilerek İngiliz Virgin Adaları Menşeili ve adı Panama Belgeleri’nde geçen Yukon İncesment Management Corporation adlı şirkete aktarıldı.İşçiler, iflas sonrası Remzi Pensoy’un Yeşilköy’deki yalısının satılacağının söylenmesi üzerine, “beyaz yakalı” ve sendikacılardan seçtikleri 6 kişiye vekâlet verdi. Ancak, bu 6 kişinin, yalı satışından gelen parayı kendi hesaplarına aktardığı iddia edildi.

ÜST ÜSTE YIKIM

İşçilerin açtığı davalardan ikisi sürüyor. Remzi Pensoy’un yalısının satışından gelen paranın patronla anlaşan 6 kişi tarafından gasp edilmesiyle ilgili dava 2013 yılında açıldı. İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki dosyada, beş yıldır bilirkişi raporu bekleniyor. İşçiler, raporu hazırlamayan üç bilirkişi hakkında Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Paralarını almak için her yolu deneyen işçiler, son çare olarak, 2016 yılında, Hazine’ye isnat ederek Çiftlikköy Mal Müdürlüğü aleyhine tazminat davası açtılar. Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki dosyada 104 işçi davacı olarak yer alıyor. İşçilerden Melahat Altuntaş, mahkemeye verdiği dilekçede, “İflas dosyasında kesinleşmiş 73.500 TL alacağım var. Tüzel kişiliğe ait tüm varlıklar satıldı ancak hurdasından bile tarafıma ödenmedi. Alacağımı tahsil edebilmiş olsaydım, çocuklarımı daha iyi şartlarda okutacak, kredi kartı borcu yüzünden icra takibine uğramayacak, 1999 Marmara depremini yaşamış biri olarak, üst üste gelen yıkımı bu seviyelerde hissetmeyecektim. Tapu Müdürlüğü’nün, 1995, 1996 tarihlerinde gerçekleştirdiği ipotek işlemleri sonucu, müflis tüzel kişilik nezdindeki alacak haklarıma zarar verildi ” dedi.

AVUKATLARA SUÇLAMA

Akrabaları adına davayı takip eden Ahmet Önder, dosyalara bakan ve halen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı olan Mehmet Uçum ve avukat akrabalarının ilgilizliği nedeniyle de mağdur olduklarını belirtiyor. Önder, “Yalova Elyaf AŞ nezdindeki alacaklarımızın takibi ve tahsili için Mehmet Uçum, eşi Hatice Uçum ve kardeşleri Veysel Uçum ile Ensar Uçum’a 2003 ve 2007 yıllarında iki ayrı vekâlet verdik. Fabrika satışıyla ilgili 28.8 milyon TL’mizin kara para aklama operasyonlarıyla buharlaştırılmasıyla ilgili olarak kendilerine çok kez ihtarname gönderdiğimiz halde bugün bile işlem yapmaktan imtina ediyorlar. Mehmet Uçum, 2006 sonrası beni ilgilendirmez diyor. Dosyadan da istifa etmiyorlar” diyor.

Tazminat davası açan işçilerden Turan Melekis “Bütün arkadaşlarımız ümidi kesti. 100 kişi kaldık. 15 Temmuz sonrası davaların seyri değişebilir diye düşünmüştük fakat hâkimlere baskılar hala devam ediyor. Biz davaya belge eklemek istediğimizi söylediğimizde hâkim bizi resmen azarlıyor” dedi.

Evrensel'i Takip Et