22 Eylül 2018 23:38

Mülteci tatlılar

Savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyeli mülteciler, tatlılarını da beraberinde getirdi. İşte tüketimi yaygınlaşmayan o tatlılardan bazıları...

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Volkan PEKAL
Adana

Suriye’deki savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyeli mülteciler beraberinde yemek kültürlerini de getirdi. Halepli tatlıcılar gelmeden önce ulaşması zor olduğu için lüks sayılan tatlılara artık Suriyeli mültecilerin yoğun olduğu mahallelerde ulaşılabiliyor. Öğütülmemiş Antep fıstıkları ile dikkatleri çeken tatlılar bunların başında geliyor. Bu tatlılara, Seyhan’daki Obalar Caddesi üzerinde ve çevresinde Suriyeli mültecilerin işlettiği tatlıcılarda rastlamak mümkün. Suriyeli mültecilere yönelik ön yargılar tatlılarını tüketme konusunda da sürüyor. Bu yüzden müşterilerin çoğu Suriyeli mülteci; çok az sayıda Türkiyeli de bu tatlıları tüketiyor.

GLİKOZ ŞURUBU KULLANMIYORLAR

Suriyeliler tatlılarda Türkiye’de yaygın olan glikoz şurubu kullanmıyor. Sadece şeker kullanıyor. O nedenle tatlılarda yapış yapış bir görüntü oluşmuyor ve sindirimi kolay oluyor. Bazı tatlılarda şekerden yapılan şire tatlının yanında veriliyor. Tatlılar genel olarak incecik açılmış baklava hamuru ve kadayıftan yapılıyor. Kullanılan Antep fıstıkları ya da diğer adıyla Şam fıstıkları öğütülmeden bütün olarak kullanılıyor. Sütlü tatlılar da mevcut.

HALEP BAKLAVASI, BÜLBÜL YUVASI, MEBRUME...

Halep baklavası incecik açılmış baklava hamuru ve tel kadayıfın arasına yerleşmiş Antep fıstığından yapılıyor. Ortası fıstıklı dışı kadayıflı sucuk şeklinde yapılan tatlılara “bükme” anlamına gelen mebrume deniyor. Şöbiyet diye isimlendirilen tatlı Türkiye’de yediğimiz şöbiyetten farklı. Ortasında kaymak bulunan tatlının dışı tamamen kadayıf kaplı. Dışı hamur olanına da şöbiyet deniyor. Adana’da yapılan taş kadayıfa benziyor. Dolma denilen iş al bülbül (bülbül yuvası) tatlısı, küçük kuş yuvasına benzeyen yuvarlak kadayıfların orasında fındık, Antep fıstığı ya da badem içi bulunuyor. Türkiye’deki bülbül yuvasının aynısı olan tatlının Arapça ismi, hanımın bilezikleri anlamına gelen “sivart elsit”. Bülbül yuvasından farklı olarak ortasına Antep fıstığı ya da badem içi konuyor. Sarma olarak bildiğimiz tatlının daha küçük yapılanının adı fıstık parmağı. Büyükçe tepsi şeklindeki kadayıfların içerisine badem içi, Antep fıstığı, kajunun olduğu tatlının ismi sultan tacı. Ayrıca krokan olarak bildiğimiz tatlı da mevcut.

ÖNCEKİ HABER

İçimizdeki tahtakuruları

SONRAKİ HABER

Bu ülkede yaşamaktan mutlu musunuz?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...