25 Mart 2018 06:39
Son Güncellenme Tarihi: 26 Mart 2018 12:49

Yarkadaş: Çiftlik Bank'ın ardındaki siyasi gücün üzerine gidilmiyor

Savcılık, Çiftlik Bank’a 5 bin TL parasını kaptıran mağdurun suç duyurusuna ‘sizin hatanız’ diyerek takipsizlik kararı verdi.

Paylaş

Kütahya’da yaşayan Çiftlik Bank mağduru vatandaş dolandırıldığını anlayınca başvurduğu yargı tarafından kusurlu bulunarak suç duyurusu ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi

Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ’ın haberine göre, Kütahya’da yaşayan bir vatandaş, 2018 Ocak ayında Çiftlik Bank olarak bilinen internet sitesine üye olarak 5 bin TL yatırdı. Ancak dolandırıldığını anlayan yurttaş, 16 Mart’ta savcılığa suç duyurusunda bulundu. Mağdur yurttaş dilekçesinde sanal hayvanlardan elde ettiği süt, yumurta gibi ürünlerin satışından bir yıl içinde 14 bin 772 TL gelir kazanacağını düşündüğünü, fakat siteden para alamadığını kaydetti. Olaya ilişkin soruşturma başlatan Kütahya Başsavcılığı, 21 Mart’ta kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Kararda, dolandırıcılık suçunun oluşması için kanun metninin “hileli hareket, bu hileli harekete mağdurun aldanması ve mağdurun maddi zararının doğması” unsurunu aradığı anımsatıldı.

Yerleşik uygulamaya göre hileli hareket kavramının basit bir yalandan ibaret olamayacağı, hileli hareketin ortalama bir bireyin olay üzerindeki iradesini ve hâkimiyetini kıracak seviyede yoğun olarak gerçekleşmesi gerektiği vurgulanan kararda şöyle denildi:

‘DOLANDIRICILIK YÖNTEMİ OLDUĞU BİLİNİYORDU’

“Çiftlik Bank isimli sitenin saadet zinciri şeklindeki dolandırıcılık cinsine benzer bir dolandırıcılık yöntemi olduğunun toplum tarafından bilindiği, özellikle müştekinin sisteme katıldığı Ocak 2018 tarihinde bu sitenin birçok kişiyi mağdur ettiği açıkça bellidir. Buna rağmen müştekinin böyle bir sisteme güvenerek 5 bin TL yatırması kendi kusurundan kaynaklanmaktadır. Açıkça dolandırıcılık yaptığı bilinen bir sisteme aldanan ülke çapında 80 bin civarında kişi vardır. Kısa sürede çok para kazanma hevesine giren müştekilerin kendi hatalarından kaynaklı mali sorumluluklarını telafi etme mercileri devlet kurumları değildir. Açıklanan gerekçelerle müştekinin Çiftlik Bank isimli dolandırıcılık sitesine para yatırmasının ‘hileli hareket’ olarak değerlendirilmeyeceği gerekçesiyle atılı suçun yasal unsurları oluşmamıştır. Müşteki, hukuk mahkemelerinde alacak davası açmakta serbesttir.” (HABER MERKEZİ)

BARIŞ YARKADAŞ: SAVCILAR SİYASİ GÜCÜN ÜZERİNE GİTMEKTEN KORKUYOR

CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Çiftlik Bank adlı oluşumun arkasındaki siyasi gücün "dokunulmaz" hale getirildiğini, savcıların dolandırıcıları soruşturmak yerine oluşuma para kaptıran yurttaşları suçladığını söyledi.

Son araştırmalara göre, Çiftlikbank adlı oluşumun yurttaşlardan 1.1 milyar TL topladığı ortaya çıktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı araştırma, Mehmet Aydın’ın 132 bin kişiden 1 milyar 139 milyon 972 TL topladığını belgeledi.

Yarkadaş konuyla ilgili yaptığı açıklamada, savcılığın "Basında bu oluşuma ilişkin olumsuz haberler çıkmasına rağmen gidip para yatırmışsın, kısa sürede para kazanma hevesine kapılmışsın" diyerek suçu vatandaşa attığını vurguladı. Savcılık kararında "Hatalarınızın mali sorumluluklarını telafi etme mercileri devlet kurumları değildir" ifadesinin yer aldığını belirten Yarkadaş, kararın ibretlik olduğunu belirtti.

'SAVCI GÖREVİNİ Mİ UNUTTU?'

Barış Yarkadaş, “Sayın savcı, o koltukta neden oturduğunu unutmuş olmalı. Dolandırıldığını söyleyen vatandaş neredeyse suçlu ilan edilmiş. Oysa ki savcının Türk Ceza Kanunu’nun 158. Maddesine göre, vatandaşın başvurusunu bile beklemeden kamu adına soruşturma açması gerekirdi. Sonuçta ortada dolandırıldığını söyleyen binlerce kişi var” diyerek tepkisini dile getirdi. Savcının kararında 80 bin kişiyi birden suçladığını da belirten Yarkadaş, “Bu suç, eğer savcının dediği gibi ‘basit bir şekilde anlaşılabilecek’ olsaydı, 80 bin kişi para yatırmazdı” dedi.

'AÇILIŞA TELGRAF GÖNDEREN BAKANI GÖRMÜYORLAR’'

Çiftlik Bank soruşturmasının ucunun AKP’li yetkililere dokunacağı bilindiği için savcıların ‘ürkek davrandığını belirten Yarkadaş, sözlerine şöyle devam etti: Çiftlik Bank mağdurları, tüm şikayet dilekçelerinde ‘Bu şirketin arkasında hükümet ve devlet yetkilileri var diye para yatırdık’ diyor. AKP’li Bakan Eşref Fakıbaba Çiftlik Bank’ın açılışına telgraf yolluyor. Telgraf, Çiftlik Bank’ın açılışında okunuyor. Açılışa kaymakam ve müftü bile katılıyor. BDDK denetimindeki Garanti Bankası, bu oluşumla ticari ilişkiye giriyor. Kısacası, dolandırıcılık suçunun güven oluşturma ve halisane duyguları aldatma unsurlarını oluşturuyor. Böyle bir tabloda, suçlanan ise yine yurttaş oluyor. Çünkü savcılar, yurttaşın dilekçesini işleme koysa ve iddiaların üstüne gitse bu kez AKP’li siyasetçileri de soruşturma kapsamına almak zorunda kalacaklar. Bu karar bile Çiftlik Bank olayının basit bir dolandırılıcılık olmadığını, arkasında derin bağlantıların olduğunu ve siyasi koruma zırhına sahip olduğunu gösteriyor. Zaten Mehmet Aydın adlı kişi facebook mesajlarında ‘Hükümet benimle’ diye yazıyor.

'VATANDAŞ KİME BAŞVURACAK?'

Çiftlik Bank olayının ve savcılık kararının "Yeni Türkiye"nin fotoğrafı olduğunu belirten Barış Yarkadaş, sözlerini şöyle noktaladı: Artık dolandırmak değil, dolandırılmak suç haline getirildi. Savcı, ‘Devlet sizin mali kayıplarınızı karşılamak zorunda değil’ diyor. Tamam da vatandaş parasını devletten istemiyor ki... Vatandaş, kendisini dolandıranların bulunup cezalandırılmasını istiyor. Peki o halde savcılara soralım: Devlet bu dolandırılıcılık karşısında neden önlem almamış? Bakanlar bu oluşuma niye destek vermiş? Onların suçlarının hesabını savcı sormayacaksa kim soracak? Ayrıca, yurttaşın mali zararlarının hesabını devlet sormayacak ve sorumluları cezalandırmayacaksa vatandaş kime başvuracak? Vatandaş parasını geri alabilmek için mafyaya mı başvuracak? (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Munzur'u sermayeye peşkeş çekecek proje

SONRAKİ HABER

Tolkien'ın yayınlanmamış çizimleri sergilenmeye hazırlanıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...