Nazlıaka: Atanmak için First Lady'nin arkadaşı mı olmalı?
Aylin Nazlıaka, Emine Erdoğan'ın yakın arkadaşı olarak bilinen Sibel Eraslan'ın Kültür ve Turizm Bakanlığı müşavirliğine atanmasını Meclise taşıdı.
Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, First Lady Emine Erdoğan’ın yakın arkadaşı olarak bilinen Star Gazetesi yazarı Sibel Eraslan'ın Kültür ve Turizm Bakanlığı müşavirliğine atanmasını Meclis gündemine taşıdı.
AKP iktidarı süresince yaşanan liyakat dışı atamalarına geçtiğimiz günlerde Star Gazatesi yazarı Sibel Eraslan da katılmıştı. Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a yakınlığıyla tanınan Sibel Eraslan'ın Kültür ve Turizm Bakanlığı müşavirliğine atanmasının ardından kamu atamalarındaki adaletsizliği Meclis gündemine taşıdı.
‘EMİNE ERDOĞAN KAÇ KİŞİNİN ADALETSİZCE ATANMASINI SAĞLADI’
Nazlıaka, Başbakan Binali Yıldırım’ın cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesinde, yolsuzluğun sadece kamu görevini özel amaç için kullanmak, rüşvet ve kayırmacılıktan ibaret olmadığını belirterek “Kamu gücünü, kamu yetkisini elinde bulunduranların, partizanlık ve kişisel yakınlık nedeniyle yaptıkları liyakat dışı atamalar da yolsuzluktur” dedi
Nazlıaka, Star Gazetesi yazarı Sibel Eraslan’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a yakınlığı ile tanındığını hatırlatarak, “Önemli kadrolara atanmanın yolu "First Laydi’den" mi geçmektedir? Emine Erdoğan bu sıfatıyla kaç kişinin adaletsizce atanmasını sağlamıştır? Star Gazetesi yazarı Sibel Eraslan hangi kriterlere istinaden bu göreve getirilmiştir? Yandaş gazetelerden kaç kişi bu ve benzeri görevlere getirilmiştir” sorularının cevabını istedi.
‘ATANAN KAÇ KİŞİ AKP YAKINI?’
Nazlıaka, AKP iktidarı süresince liyakat dışı şekilde görev niteliklerine uygun olmayan kişilerin kamuda üst düzeyde göre atandığını belirtti. Torpil yoluyla partizanlık yapılarak siyasi partiye yakın kişilere kamuda iş sağlandığını ifade eden Nazılıaka, “Atananlardan kaçının AKP milletvekilleri veya üst düzey yöneticileri ile birinci derece akrabalık bağı bulunmaktadır” diye sordu.
Bu tarz atamaların devlete olan güveni, kamu görevlilerine güveni zedeleyeceğini belirten Nazlıaka, durumun kamunun saydam ve hesap verebilir olmasını da engellediğini vurguladı.
‘ATAMALAR HANGİ KRİTERLE YAPILIYOR?’
Nazlıaka, bu durumun vatandaşların kamu hizmetlerinden etkin ve verimli şekilde yararlanmasını engellediğini ifade ederek, “66. Hükümet döneminde Başbakanlık, Başbakan Yardımcılıklarına, Bakanlıklara Devlet Memurları Kanunu’nun 59. maddesindeki istisnai memuriyet kadrolarına kaç kişi atanmıştır? Bu atamalarda hangi kriterler dikkate alınmıştır” diye sordu.
Torpil ve kayırmacılığın devleti içten içe kemiren bir hastalık olduğunu belirten Nazlıaka, 2002 yılında Bakanlar Kurulu Kararıyla Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) uygulamaya konulduğunu ve bu sistemde gediklerin açılmasıyla işlevsiz hale getirildiğinin altını çizdi.
REFERANS AKP İL BAŞKANLARI OLDU
Nazlıaka, memur ve diğer çalışanların maaşlarının vatandaşların vergileriyle ödendiğini hatırlatarak, istisnai atamalar dışında memurluk hakkı kazanan kişilerin akıbetini, bu kişilerden kaçının atandığını sordu. Nazlıaka, “Birçok valinin AKP il başkanı, kaymakamın AKP ilçe başkanı, bazı muhtarların da AKP temsilcisi gibi çalıştığı bu dönemde, işe girmek isteyenlerin AKP il başkanlarından referans alınması ön koşul haline gelmiştir” diye vurguladı. (Ankara/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
