Starbucks’ta çalışmak yumuşak içimli bir kahve tadında değil
Starbucks için çalışmak pek de öyle yumuşak içimli bir kahve tadında değil. Uzayan mesai saatleri, sürekli ayakta olmak ve meslek hastalıkları…

İLGİLİ HABERLER

Starbucks 357 bin TL 'fırlayan kapak' tazminatı ödeyecek
Ela İpek ERDOĞDU
Kayseri
Kahve; farklı çekirdekleriyle, markalarıyla, kullanım şekilleriyle hepimizin ulaşabildiği ve tükettiği bir içecek. Hayatlarımıza girmeden önceki serüveninden bahsedersek gezginlerin notlarında, kahvenin keşfinin birçok besin maddesinin keşfi gibi tesadüflere dayandığını görüyoruz. Hikayeye göre ilk kahve çekirdeklerini bir koyun yemiş. Çoban, çekirdeği yiyen koyunun durmadan zıpladığını, koşuşturduğunu görünce insanların da kullanması gereken bir besin maddesi olduğuna kanaat getirmiş. O günden beri insanları zinde, enerjik, uyanık tutmak için ilk başvurulan adreslerden biri kahve. Bu keşif Etiyopya’da yapılmış olsa da günümüzdeki sıvı halde tüketim şeklini Yemen’de alıyor. Burada zinde tutma özelliğine ek olarak muhabbetlere de ortak ediliyor kahve, insanlara sunulan hatırı sayılır ikramlardan biri haline geliyor. Bizim ülkemizde de kahve bu özelliğini sürdüren nitelikler taşıyor. “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” atasözü, sabah kahve içme alışkanlığı ile türetilmiş kahve-altı/kahvaltı kelimesi, kahve falı bakma ve bunun üzerinden muhabbet geliştirme gibi örnekler de bu durumun yansımaları arasında sayılabilir.
ENDÜSTRİ VE KAHVE
Kahve yukarıda sayılan pek çok özelliğiyle dünyanın her yerinde tüketilen bir ürün haline geldiği zaman endüstrinin elinden de kurtulamıyor. Kahvenin endüstrinin bir parçası haline gelmesi küresel özellikler kazanmasıyla ortaya çıkıyor. Bu küresel özellikler, kendileri arasında rekabete giren birçok markanın yeni bir sektör oluşturmasıyla daha da büyüyen bir noktaya evriliyor. Bu markalardan biri de Starbucks. Türkiye’de toplam 1173 adet kahve restoranı var. 22 ilde 234 şubesiyle Starbucks, en çok mağazası bulunan marka olma özelliğini elinde tutuyor. Starbucks Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkanı Kris Engskov, Bloomberg Business TV’de katıldığı bir programda Türkiye’nin yatırım merkezi olarak çok önemli bir noktada bulunduğunun altını çiziyor.
STARBUCKS DUVARLARINI SÜSLEYEN ETİYOPYALI İŞÇİ TABLOLARI
Kayseri’deki şubelere girdiğinizde neredeyse her duvarda bulunan kahve çekirdeği ve kahve çekirdeği toplayan tarım işçilerinin yer aldığı tablolarla karşılaşıyorsunuz. Tablolarda tarım işçiliğine yapılan vurgu ise daha da göz önünde. Etiyopya’da kahve çekirdeği toplayıcılığı insanların en büyük geçim kaynağı. Ne yazık ki her ne kadar bu işçilik şubelerde güzel bir şekilde anlatılıyor olsa da işin aslı öyle değil. Tarım işçilerinin tablolarda yer almasının sebebi, Starbucks’ın kullandığı kahve çekirdeklerinin kahvenin ana vatanı Etiyopya’dan geldiğini belli etmek. Kahve çekirdeklerini toplayan işçilerin 1 dolar karşılığında çalıştığı ve ağır sömürüye maruz kaldığı hatırlandığında, tarım işçilerinin emeklerinin mağaza tasarımlarında tüketimi artırmak için kullanılır hale gelmiş olması, kahve endüstrisinin geldiği noktayı gösteriyor aslında.
STARBUCKS’TA ÇALIŞMAK
Sadece tarım işçileri değil aynı zamanda şube içinde çalışan baristaların çalışma koşulları da bir hayli yorucu. Uzayan mesai saatleri, sürekli ayakta olmak ve bunların getirdiği hastalıklar… Sizin anlayacağınız Starbucks için herhangi bir yerde çalışmak pek de öyle yumuşak içimli bir kahve tadında değil. Bugün içtiğimiz kahveyi bir de bunları düşünerek yudumladığımızda basit bir kahve içmenin dahi neler ifade ettiğini hatırlamış oluruz.

Evrensel'i Takip Et