Gazeteci Oruç’un mektubu 'sakıncalı' bulundu
Mardin E Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan Gazeteci Şerife Oruç’un bir meslektaşına yazdığı mektuba el konuldu.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) 5 Temmuz 2016’da tutuklanan muhabiri Şerife Oruç'un tutuklu bulunduğu Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’nde kaleme aldığı mektuba el konuldu. Oruç, 25 Ekim tarihinde gazeteci bir arkadaşına cezaevinde yaşadıkları sorunları kaleme aldığı bir mektup yazdı.
Mektup Okuma Komisyonu tarafından “sakıncalı” bulunan mektup, daha sonra Cezaevi Disiplin Kurulu’na gönderildi. Kurul, 5275 Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 68. Maddesinin 3 fıkrasında belirtilen, “Kurumun asayiş ve güvenliğini tehlikeye düşüren, görevlileri hedef gösteren, terör ve çıkar amaçlı suç örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının haberleşmelerine neden olan, kişi veya kuruluşları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri, tehdit ve hakareti içeren mektup, faks ve telgraflar hükümlüye verilmez. Hükümlü tarafından yazılmış ise gönderilmez” gerekçesiyle mektubun gönderilmemesini kararlaştırdı.
Ayrıca mektubun “sakıncalı” bulunduğuna ilişkin karar da Oruç’un mektubu göndermek istediği gazeteci arkadaşına gönderildi.
CEZAEVİNDEKİ HAK İHLALLERİNİ ANLATMIŞTI
Oruç’un el konulan mektubunda, cezaevinde yaşanılan sorunlar ile bazı tutukluların yargılamalarına ilişkin detayları anlattığı öğrenildi.
Son zamanlarda çok sayıda tutuklunun başka cezaevlerine sevkinin yapıldığı bilgisine yer veren Oruç, koğuşların çatı bölümüne yeni takılan MOBESE kameralarının oda ile havalandırmaların içlerini görebildiği aktardı. Sosyal etkinlik sürelerinin düşürüldüğünü dile getiren Oruç’un mektubunda, çoğu kıyafetlerinin renk yüzünden teslim edilmediğini, iç mektuplaşmanın yasaklandığını ve komisyon tarafından içeriye alınan kitaplarının bile toplatıldığına değindiği öğrenildi. (MA)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
