23 Kasım 2017 00:48

25 Kasım mı, o da ne?

Binlerce kadın ve erkek işçinin bir arada çalıştığı bir tekstil firmasının deposundaki işçilerle 25 Kasım'ı konuştuk.

Paylaş

Sinan CEVİZ
İstanbul

Binlerce kadın ve erkek işçinin bir arada çalıştığı bir tekstil firmasının deposundaki işçilerle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’nü konuştuk. Erkek işçiler konuya tamamen yabancıyken, kadın işçilerin de çoğu böyle bir günden pek haberdar değil. Konu derinleşince kadın işçilerin anlattıkları şiddetin sadece kadın cinayetleri ve fiziksel şiddetle sınırlı olmadığını gösteriyor. Ekonomik yetersizlikler, sakat bırakan ağır çalışma, kreş yokluğu, taciz... Ardı ardına sıralanıyor. “Biz işyerinde her gün şiddete uğruyoruz” diyen kadın işçiler, “Sesimiz duyulmalı” diyor. 

İŞYERİNDE HER GÜN ŞİDDET GÖRÜYORUZ

Bir kadın işçiyle konuşuyoruz. Depodaki kadın işçilerin yaşadığı meslek hastalıklarına dikkat çekiyor ve ağır çalışma koşullarının kendisinin her gün şiddeti doğurduğunu söylüyor: “Yılda bir sefer çıkıp diyorlar ki kadınlar çiçektir. Geriye kalan günlerde ise insan yerine konmuyoruz. Her yerde kafa aynı, işyerimizde de değersiziz. Çalıştığımız depoda yetiştirmemiz gereken kotalar var, sürekli bir koşturma halindeyiz, aralıksız çalışıyoruz ve ayakta kalmaktan, ağır yükler kaldırmaktan sabit sürekli aynı işi yapmaktan kaynaklı birçoğumuzun ya boynunda ya da bileklerinde fıtık var. Ağrıları dayanılmaz boyuta gelse de insanlar mecbur çocuklarının geleceği için çalışmakta. Bekar olanlar da çalışıp hayatını kurmaya çalışıyor, yoksa bu koşullar katlanılır gibi değil. Yani biz işyerimizde her gün şiddet görüyoruz, bir gün hayır denmesi ile bir şey değişmez, bu gerçeklerin üstüne gitmek gerek.”

FİRMA DÜNYA MARKASI OLUYOR AMA...

Bir başka kadın işçi alıyor sözü: “Kadınlara Şiddete Hayır Günü diyorsunuz ya aslında kadınların çığlığı bu, yoksa erkeklerin kimyası şiddet. Yani o gün bizim birleşip tepkimizi iletme günümüz. Şimdi işyerinde taciz ediliyoruz. Fiziki olmasa bile gözle tacizler oluyor, o kadar çürümüşüz ki aynı yerde çalışıyoruz ama kadın olunca biz, birilerinin aklı başka çalışıyor. Birçok kadın hakkında burada söylentiler çıktı, işi bırakmak zorunda kalan arkadaşlarımız oldu. Ama ne yazık ki biz birlik olamadığımız için bunlar geliyor başımıza, çalıştığımız firma dünya markası oluyor ama kimse buradaki kadınların neler çektiğini bilmiyor.”

KREŞ İSTEDİM ‘YA ÇALIŞ YA GİT’ DEDİLER

7 yıldır aynı işyerinde çalışan bir başka kadın işçi ise “Biz şiddeti evde de, her yerde de görüyoruz. İşte de geçinemiyoruz, onun için çalışmaya mecburuz. Bakın ben çocuklarıma yetemiyorum, bir de üstelik vardiyalı çalışıyoruz. Anne olanların işi çok zor” diyor. İkinci çocuğu dünyaya geldiğinde vardiyasının gündüze sabitlenmesini istediğini anlatan kadın işçi, şunları söylüyor: “Ben yıllardır bu firmaya emek vermişim. Geldim yalvardım nerdeyse, benim vardiyamı sabitleyin sadece gündüzde çalışayım, çocuğa bakacak kimsem yok diye. Hani o zaman gündüz bir çare bulurduk, gece de çocuğuma bakardım. Önüme iki seçenek koydular; ya çalış ya git. Burada 4 bin kişi çalışıyor ve bu durumda birçok kadın mağdur. Bu sebepten dolayı ayrılan birçok arkadaşımız oldu. 4 bin  kişinin yarısı kadın burada, bir kreş yok, sanki maliyeti firmayı mı batıracak, dünya devi oldular! Ben vardiyam sabitlensin dediğimde dediler ki ‘Bir kişininkini yaparsak herkes ister’ e bütün anne olanlara kreş sağlayın deyince ‘Böyle bir şey söz konusu değil’ deyip kapattılar konuyu. Bunları yaşıyoruz biz işçi kadınlar olarak. 25 Kasım’da bizim sesimiz duyurulmalı. Anne olmak ve işçi olmak çok zor, bunlar konuşulmalı ki kreş hakkı alınsın.” 

HEE SEN ONU ŞEY YAPTIN!

Genel olarak “Kadına Şiddete Hayır” diye bir gün olduğu biliniyor. Hani hafızalar biraz zorlanırsa “Ha tamam hatırladım” deniyor ama “25 Kasım ne ifade ediyor?” sorusuna pek olumlu yanıt almak mümkün değil. Erkek işçilerle yaşadığımız diyalog ise deyim yerinde ise evlere şenlik.
- 25 Kasım senin için ne ifade ediyor?
- Ne 25 ne abi anlamadım.
- 25 Kasım dedim...
- Ne olmuş ki?
- Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü...
-Hee sen onu şey yaptın, kadınlar gününü...
-Senin için ne ifade ediyor?
- Ne ifade etsin abi hep alışveriş yapsınlar diye uydurulmuş bunlar...
Bir başka erkek işçi ile olan diyalog ise şöyle.
-25 Kasım senin için ne ifade ediyor?
-Allah’ın bir günü işte abi ne oldu ki?
-Kadına Yönelik Şiddete Hayır Günü
-Amannn ben de dedim neymiş diye.

ÖNCEKİ HABER

Çocuk işçiler hayal bile kuramıyor

SONRAKİ HABER

Sur'da yıkım sürüyor: Tarihi dokular dikkate alınmıyor!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...