29 Temmuz 2012 15:02

Teşhis her zaman öyle yapılmıyor!

Hatay’ın Dörtyol ilçesinde yaşanan olay sonrası savcılığın talimatı ile Emniyet Müdürlüğü’nde suçlanan polis memurlarıyla ilgili yapılan teşhise katılan AKP Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu’nun oğlu İstemi Kağan Türkoğlu Cihan Haber Ajansı (Cihan)’na konuştu. Türkoğlu, teşhisin zaten bu şekilde yapıldığını savundu.

OLAYI ANLATTI

Olaydan bir hafta önce evlendiğini ve Adana’ya yerleştiğini belirten İstemi Kağan Türkoğlu (25), Dörtyol’daki ailesini ziyarete gitmek üzere yola çıktığı sırada babasının danışmanı Fehmi Rigan’dan bir telefon aldığını söyledi. Rigan’ı da Dörtyol Emniyet Müdürlüğü’nün kantinini işleten AKP Gençlik Kolları Başkanı Ömer Uzun’un haberdar ettiğini anlatan Türkoğlu, “Çevik Kuvvet’te görevli polis memuru A.A. tost istiyor. Uzun, telefonla konuştuğu için eliyle ‘bir dakika’ işareti yapıyor. Polis nöbete gittiğini belirtip, tostun nerede kaldığını soruyor. Uzun geldiğinde ise polis memuru ‘Sen beni nasıl bekletirsin, senin kafanı küçültürüm’ diyor. Bu ifadeler üzerine Ömer Uzun tost yapmaktan vazgeçiyor. Etraftaki dört çevik kuvvet polisi Uzun’un üzerine yürür. Uzun da babamın danışmanı Fehmi Rigan’ı arıyor. Dörtyol’da olduğumu bilmeyen Fehmi Bey’de beni aradı. Benim kredi kartım kendisindeydi. Kredi kartımı vermek istediğini söylerken, bu olaydan da bahsetti.” dedi.

Bu haber üzerine babasını aradığını dile getiren Türoğlu, şöyle devam etti: “Babama ‘Ben de emniyet müdürlüğüne gidiyorum. İlçe emniyet müdürünü ararsan, olaya vakıf olsun. Her halde Ömer biraz tartaklanmış’ dedim. Babam İlçe Emniyet Müdürlüğü’nü aramış. Fehmi Rigan ile buluşup emniyette gittiğimizde bizi Ömer Uzun karşıladı. Emniyet müdürünün odasına çıktık. Ama içeride olmayınca, aşağıda lokalin önünde bekledik. Bu sırada Ömer’e konuyla ilgili sorular sordum. Orada geçerken de küfür eden polis memuru A.A.’yı gösterdi. A.A. iki eliyle gözünü işaret ederek, ‘ben yaptım, bana iyi bak’ hareketini yaptı. Ben de kendisine ‘sen bana iyi bak, sen beni iyi tanı’ cevabını verdim. Ömer Uzun’un Fehmi Bey’i aramasından sonra çevik kuvvet sanki bizlerin orayı basmaya, bir güç kullanmaya gitmiş psikolojisine bürünmüş. Ben bu kelimeyi dedikten sonra 15 çevik kuvvet ekibi amiriyle birlikte ‘Sen kimsin. Benim memuruma nasıl emniyet içerisinde tehdit edersin’ diye kafama, gözüme ve sırtıma vurdu. Fehmi Bey’e Hacı Bayram Türkoğlu’nun danışmanı diye, Ömer Uzun Gençlik Kolları Başkanı diye kimse dokunmuyor. Benim milletvekili oğlu olduğumu bilmiyorlar, ‘herhalde cengaver’ diye davrandılar. Onun için bana saldırıyorlar. Fehmi Bey’i tutuyorlar, Ömer’i iki kolundan tutup, uzaklaştırıyorlar, bana fiziki müdahalede bulunuyorlar.”

Polislerin saldırısına uğradığı lokal ile arka merdiven arasında güvenlik kameralarının olmadığını aktaran Türkoğlu, özellikle bu yere itildiğini savundu. Çelme takıldığını ve yere düşürülemediğini kaydeden Türkoğlu, fiziki saldırıyla beraber küfürlü hakarete uğradığını ileri sürdü. 15 kişilik polis memuru arasında ikisini teşhis ettiğini vurgulayan Türkoğlu, A.A.’nın elini tutuğunu ve ‘senden şikâyetçi olacağız’ diyerek, emniyetin içerisine götürüldüğünü açıkladı. Emniyette niçin dayak yediğini sorduğunda ise polislerin, ‘gerektiğinde fiziki müdahalede bulunmak’ gibi bir görevinin bulunduğunu söylediğini anlatan İstemi Kağan Türkoğlu, olaydan sonra milletvekili babasını arayıp, tartaklandığını anlattığını hatırlattı.

‘SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUM’

Tüm bu yaşananların ardından savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu ve ifadesini alan bayan savcıya, ‘Emniyetin içinde bir kelime etmeden, saldırıya uğradık. Sizin yüce adaletinize sığınıyoruz.’dediğini aktaran Türkoğlu, gece 00.01’e kadar adliyede kaldığını söyledi.
Savcılığın emriyle ve iki kamera ile suçlanan polislerin ‘teşhis’ edileceğinin kendisine söylendiğini ifade eden Türkoğlu, şunları söyledi: “Teşhiste 23 çevik kuvvet polisi vardı. İçerde beli olmasın diye amirlerinin apoletlerini sökmüşler. Ben dayak yediğim polisleri teşhis ettim. Bunlar kamera görüntülerine yansımıyor. Polislerden Ö.U. ve fotoğraflardan A.A.’yı teşhis ettik. Olayın sadece teşhis kısmı gündeme düştü.”
Uğradığı saldırıyla ilgili sağlık raporu aldığını ve sadece ensede kızarıklık tanısı verildiğini dile getiren Türkoğlu, “Darp sırasında vücudumun kaba yerlerine vuruldu. İlla bir yara olacak diye bir şey yok. Teşhisi sadece ben yapmadım. Benden sonra Fehmi Rigan ve Ömer Uzun da girdi. Aynı kişi teşhis edildi.” diye konuştu.
Bu görüntülerin kendilerini derinden yaraladığını savunan Türkoğlu, “Medyada sanki milletvekilin oğlu olarak ben polisleri dizmişim gibi yansıtılıyor. Kesinlikle savcılığın yürüttüğü bir teşhis. Benim yaptığım bir vatandaş olarak suç duyurusunda bulunmak oldu.” dedi.

‘TEŞHİS BÖYLE YAPILIR’

Teşhis olayının yöntem olarak zaten bu şekilde yapıldığını öne süren Türkoğlu, vekil oğlu veya bir vatandaş için de prosedürün değişmediğini belirtti. Türkoğlu, iddia edildiği gibi polis memurlarına ‘sizi sürdürürüm’ demediğini savundu. (HABER MERKEZİ)


DİLŞAT AKTAŞ 1 YILDIR TEŞHİS BEKLİYOR

Hatay‘da AKP Hatay Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu’nun oğlu İstemi Kağan Türkoğlu’na polisler sıraya dizdirilip teşhis yaptırılırken, Ankara’da 31 Mayıs 2011’deki Hopa protestosunda panzerin üzerine çıkan ve eylem sonrasında yediği dayak sonucu kalça kemiği kırılan Halkevleri üyesi Dilşat Aktaş, savcılık daveti olmadığı için kendisini döven polisleri hâlâ teşhis etmeyi bekliyor.
Savcılık ve emniyetin, Ak Partili Milletvekili Türkoğlu’nun oğlu İstemi Kağan Türkoğlu için gösterdiği hassasiyeti, Ankara’daki Hopa protestosu sırasında polislerden yediği dayak sonucu kalça kemiği kırılan, aylarca hastanede yatarak, bir ayağının kısalmasına neden olan Aktaş için göstermemesi dikkati çekti.Ağır şekilde darp edilen, yaralı olmasına karşın polisler tarafından yerlerde sürüklenen ve ardından çevreden gelen vatandaşlar tarafından teslim alınıp hastaneye kaldırılan Aktaş’ın, geçirdiği ameliyatlar nedeniyle bir bacağı 1 cm. kısaldı. Uzun süre felç riski yaşayan ve aldığı darbeler sonucu kalça kemiği kırıldığı anlaşılan Aktaş, kendisini döven polislerden şikayetçi oldu.
Ankara Cumhuriyet Savcısı Murat Demir, Aktaş’ın suç duyurusu üzerine polislerle ilgili soruşturma başlattı. Demir, soruşturma kapsamında emniyete yazı yazarak, protestoya katılan polislerin fotoğraflarını istedi.
Emniyet, olay tarihindeki protesto için görevlendirilen polislerin yerine Ankara’da görev yapan 2 bin polisin fotoğrafını savcıya gönderdi. Alınan bilgiye göre fotoğraflar savcılığa gönderilmesine karşın Aktaş, teşhis için halen ne savcılığa ne de emniyete çağrıldı. (ANKARA)