Gazeteci Ahmet Şık gözaltına alındı

Meltem AKYOL
İstanbul

Gazeteci Ahmet Şık sabah evine gelen polislerce gözaltına alındı. Şık’ın dosyasına gizlilik kararı konulurken 5 günlük avukat kısıtlılığı getirildi. Şık gözaltına alındığını Twitter adresinden duyurdu: “Gözaltına alınıyorum. Bir tweetle ilgili olarak savcılığa götürülecekmişim.”

Neden gözaltına alındığını Ahmet Şık öğrenmeden Anadolu Ajansı, Şık’a yöneltilen suçlamaları servis etti. Şık yazdığı tweetler, yaptığı haber ve röportajlar nedeniyle gözaltına alındığını yazan AA’ya göre gözaltına alınmasının gerekçesi “Suikastçinin Nusra’cı değil FETÖ’cü olduğunu kanıtlama gayretindeki iktidar ve yancıları katilin polis olduğu gerçeğini ne yapacaksınız?, ‘Katil devlettir deyince bozuluyorsunuz’, ‘Cizre’de evlerin bodrumlarında yakılanlarla İstanbul’da bombayla parçalananları kıyaslayacağına ikisine de itiraz et’, ‘Tahir Elçi’yi tutuklamak yerine katletmeyi tercih ettiler, katil sürüsü bir mafyasınız’” gibi bazı tweetleri ile Cumhuriyet gazetesinde ve gazetenin internet sayfasında çeşitli tarihlerde yer alan haber, röportaj ve haberleri.

‘KOMPLO KURULMAYA ÇALIŞILDIĞINI SÖYLEMİŞTİ’

CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, Twitter hesabından Şık’la konuştuğunu belirterek şu bilgileri verdi: “Ahmet Şık ile şimdi konuştum. Savcılığın talimatı üzerine, Güvenlik Şubeye bağlı polislerce gözaltına alındığını söyledi. Hakkında gözaltı kararı verildiği için, Haseki Hastanesine götürülüyor. Suçlama örgüt propagandası yapmakmış… Ahmet Şık’ın aktardığına göre, attığı bir tweetten dolayı hakkında soruşturma başlatılmış… Ahmet, bir süre önce kendisine yönelik bir komplo kurulmaya çalışıldığını söylemişti. Umarım bu soruşturma, Ahmet’in kaygılarını haklı çıkarmaz… Takipteyiz…”

TÜRKİYE’DE GAZETECİLİK ARTIK SUÇTUR

Gazeteciler ve gazetecilik meslek örgütlerinin temsilcileri ‘suçlamaları’ Evrensel’e değerlendirdi.

Gazeteci Ayşenur Arslan: Gazetecilerin attığı tweetler, yaptığı paylaşımlar bence suç değil, bence artık Türkiye’de gazetecilik suç başlı başına. Ancak ve ancak güzelleme yaparsanız, propaganda yaparsanız adınıza gazeteci diyorlar ve makbul gazeteci oluyorsunuz. Ama asıl olan Türkiye’de günümüz itibariyle gazetecilik suçtur, gerçekten söz etmek suçtur, haber vermek, habercilik suçtur. Bunu bir kere kabul edelim. Yani saklama gayretinde de değiller, gerçekten artık “o tweet yüzünden alınır mı, bu tweet yüzünden insanın başına bu gelir mi” diye sormanın çok ötesinde bir yerlerdeyiz. Hayır, Ahmet Şık’ı gözaltına aldılar ve belki daha sonra cezaevine atmak istiyorlar. Bunun için de “Bak sen burada şöyle demişsin, işte şurada bir hatta iki yıl önce şunu yapmışsın” diye gerekçe üretiyorlar. Geçmişte sahte deliller üretilirdi, dijital belgelerde sahtekarlık yapılırdı, şimdi bu bile yapılmıyor. “Burada suç nedir” diye soruyorsunuz, cevap bile alamıyorsunuz, alamayacaksınız da. Çünkü dediğim gibi artık suç olan gazeteciliğin kendisi. Ahmet Şık gözaltına alınacağını, hatta muhtemelen cezaevine atılacağını biliyordu, bu yönde duyum da almıştı. Bunu da Medya Mahallesi programında söylemişti. Demişti ki ‘FETÖ’den bile alabilirler beni, “Nasıl” diye hayretle sormuştum, O da “Ne olacak, bir yerden tuttururlar” demişti. Buradan biraz komik olacağını fark etmişler ve başka gerekçeler bulunmuş. Ben gerçekten artık şundan utanç duyuyorum: Ahmet’in ya da Hüsnü Mahalli’nin ya da herhangi bir gazetecinin gözaltı gerekçesi olarak bize sunulan tweetini Facebook paylaşımını, bir yerde yaptığı konuşmayı masaya yatırıp da konuşmayı. Mesele bu değil, mesele bunun çok ötesine geçti. Mesele artık tek kişinin yönetiminde baskıcı bir yönetime doğru giden hatta oraya varmış olan Türkiye. Bu kadar.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto: Gazeteci arkadaşımız Ahmet Şık bu sabah gözaltına alındı. Bunu üzüntü ile öğrendik. Ergenekon davaları sırasında da Fethullahçı diye bilinen polislerce hakkında tertipler yapılan ve gözaltına alındıktan sonra tutuklanan bir arkadaşımız Ahmet. Bir yılı aşkın da cezaevinde kalmıştı. Şimdi de yeni suçlamalar var Ahmet’e yönelik, AA’dan yayılan bir haberden görüyoruz. İktidar aslında gazetecilerle uğraşacağına gazetecileri özgür bıraksa, haber akışını serbest bıraksa... Daha ciddi sorunları var Türkiye’nin, iktidar onlarla uğraşsa daha iyi olacak. Çünkü Türkiye her an ülke olarak kan kaybediyor, zor bir dönemden geçiyor. Gazeteci arkadaşlarımızdan 148 yılbaşını hapiste geçirecek. Böyle bir ortamda tek tek  bir takım kafalarına taktıkları arkadaşlarımızla hesaplaşmaları hoş değil diye düşünüyorum. Ve Ahmet’in de gözaltına alınmasını da aslında bu hesaplaşmanın bir parçası olarak görüyorum. Geçen gün örneğin Başbakan Yardımcısı “Ayaklarını denk alsınlar” falan diye tehdit savuruyor. Yani Türkiye’de siz haber kanallarını kapatmakla, kısıtlamakla haberi, halkı bilgisiz bırakmakla ne elde edersiniz ki bir şey elde edemezsiniz. Asıl amaç şu: ‘Memur gazeteci’ istiyorlar, gerçek gazeteci istemiyorlar, yani araştıran habere, olaylara nesnel bakan gazeteci istemiyorlar. İktidar ne derse onu yapsın istiyorlar,  iktidarın çizdiği bir çerçeve var, o çerçevede gazetecilik yapılmasını istiyorlar. Onun dışında sözcük kullanamasın, kimse fikrini söylemesin istiyorlar. Diyorlar ki: Siz düşünmeyin, ifade etmeyin, yazmayın... ama böyle de demokrasi olmaz, dünyanın hiçbir yerinde de böyle bir demokrasi yok zaten

‘KARANLIĞI AŞMANIN YOLU DAHA FAZLA DAYANIŞMA’

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş: Türkiye’de son aylarda her sabah karanlığa uyanıyoruz. Her sabah ya meslektaşlarımız gözaltına alınıyor ya hakim karşısına çıkıyor ya da tutuklanıyor. Bu sabah yine bir gözaltı haberiyle uyandık. Tam da Aslı Erdoğan, Necmiye Alpay’a özgürlük istediğimiz günde Ahmet Şık’ın gözaltı haberini aldık. Attığı tweetler, yaptığı haberler gerekçe gösterilerek gözaltına alınan Şık, geçmiş yıllarda “FETÖ” polislerinin kumpası ile aylarca cezaevinde yatmıştı. Bugün “FETÖ” yüzünden cezaevine giren Şık, bu gün yine sadece haber yaptığı için gözaltında tutuluyor.  Basın özgürlüğü için bu karanlık dönemin geçmesinin yolu daha fazla dayanışma ve halkın haber alma hakkına sahip çıkmasından geçiyor. Artık gazeteciler değil haberler, habercilik yargılanıyor. Tüm yurttaşları Ahmet Şık nezdinde haberciliğe sahip çıkmaya çağırıyorum.

‘GAZETECİLİK HAKLARINA DOKUNULAMAZ’

RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu: Ahmet Şık’ın hiçbir illegal, gayrimeşru politik oluşumlarla, hiçbir bağlantı ve ilişkisinin bulunmadığına 20 yıldır tanığız. İktidarın gücüne giden sert söylemlerle güvenliğe dair ağır çelişkileri, kendisine ait sert üslupla dile getirdiği için gözaltına alınmıştır. Yani bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz.  Demokratik standartlardan oldukça uzaklaşmış bir ülkeyiz. Yine de yargıya, bir gazetecinin eleştirel tutumunun hiçbir biçimde bir terör örgütünün politikaları ile özdeşleştirilemeyeceğini, gazetecilik haklarına dokunulamayacağını belirtmek isteriz.