05 Kasım 2016 12:41

Mine Aydoslu: O hep hayatı ve barışı savundu

Bu yazının devamında kızını günlerdir göremeyen ve onun mücadelesine ses olan bir annenin sözlerini aktaracağız.

Paylaş

 

Eda Başoğlu

Buse Vurdu

Kapatılan Özgür Gündem gazetesinde Danışma Kurulu üyesi olmak ve köşe yazıları gerekçe gösterilerek tutuklanan Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay için ODTÜ’de Genç Yazarlar Topluluğu tarafından Özgürlük Paneli gerçekleştirildi.

Panele konuşmacı olarak Aslı Erdoğan’ın annesi Mine Aydoslu, arkadaşı öykü yazarı Pelin Buzluk, yazar Mustafa Orman ve ODTÜ Sosyoloji Bölümü’nden Dr. Besim Can Zırh katıldı.

Biz daha sonra Aslı Erdoğan’ın annesi Mine Aydoslu ile kısa bir sohbet gerçekleştirdik. Bu yazının devamında kızını günlerdir göremeyen ve onun mücadelesine ses olan bir annenin sözlerini aktaracağız.

BARIŞ İÇİN HERKESİN ÇABASI GEREKİR

Akademisyenlerle başlayıp gazetecileri, yazarları, sendikacıları da içine alan ihraç, gözaltı ve tutuklama furyası yaşadığımız bu süreçle ilgili endişelerini dile getiren Mine Aydoslu, “Bir ülkede düşünce ve ifade özgürlüğünün olması lazım. Eğer o olmazsa ve gazeteciler, akademisyenler, sendikacılar, diğer kesimden insanlar tutuklanıyorsa, o zaman demokrasi yok demektir. Demokrasiyi sorgulamak gerekir” diyor.

Aslı Erdoğan’a yönelik “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla ilgili konuşurken, TRT’de kendisi hakkında yayınlanmış bir belgeselde Türkiye’de barış savunucusu bir yazar olarak tanıtılmasından bugüne değin yaşananları nasıl değerlendirdiğini, ülkede barışın nasıl tesis edilebileceğiyle ilgili düşüncelerini soruyoruz. “Aslı barış sembolüdür. Devamlı hayatı, barışı savunmuştur. 25 senelik bir gazetecilik ve yazarlık hayatı vardır ve bu süre zarfında sürekli şiddete karşı barışı savunan bir kişi olmuştur. Onu bir terör örgütüyle ilişkilendirmek çok saçma, gülünç” diyor kızı hakkında. Ve ekliyor: “Barış da herhalde herkesin birleşip barış deyip bu isteği seslendirilmesiyle olacak. Başka nasıl barışa gidilir bilmiyorum. Herkesin bir ortak çabası gerekir. Bu çok önemli. Bir kere insanların barış içinde yaşaması, mutlu yaşaması demektir. Savaşın olduğu yerde ölüm ve acı vardır. Barış tüm dünyada olmalı. İsteğimiz dileğimiz hep bu, herkesin dileği budur tabii ki.”

KIZIM BANA GURUR VERİYOR

Sohbetimiz sırasında annesinden, Aslı Erdoğan’ın çok okuyan bir ailede büyüdüğünü, daha bebekken kitaplarla oynadığını, yaşıtları gibi normal oyuncaklara ilgi duymadığını öğreniyoruz. “Aslı Erdoğan’ın annesi olmanın ona ne hissettirdiğini” sorduğumuzda ise Mine Aydoslu, gözleri ışıldayarak anlatıyor kızıyla duyduğu gururu: “Bu kadar büyük, dünya çapında bir edebiyatçı olması bana çok fazla gurur veriyor. Sonra, tutumu da tabii, herkes tarafından saygı görüyor. O devamlı olarak inançları uğruna hakikatleri yazan, inançlarına uygun olarak hareket eden biri. Doğru bildiğini söyler, onu yazar, dile getirir. Hiçbir zaman çizgisinden sapmamıştır. Bu da bana çok gurur veriyor.”

Mine Aydoslu’nun dergimizin okurlarına da bir çağrısı var; Aslı Erdoğan ile dayanışmayı büyütelim...

ÖNCEKİ HABER

Zorluklara inat, yaşasın hayat!

SONRAKİ HABER

50 bin yıllık boncuk!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...