Van'da görevden alınan öğretmenlere sevgi seli

Umut YEĞİN
VAN

Bu okullardan biri ise Mustafa Cengiz Ortaokulu idi. Öğrenciler  "öğretmenlerimizi geri istiyoruz" sloganlarıyla okulun önünde toplanan öğrenciler uzun süre derslere girmedi. Görevden uzaklaştırma belgelerini almak için okula gelen öğretmenlerine uzun süre alkışlarla destek veren öğrenciler, hazırladıkları "öğretmenime dokunma", "öğretmenimi alma, eğitimime engel olma", "öğretmenimi geri istiyorum" dövizleriyle öğretmenlerinin görevden alınmasını protesto ettiler.

‘ÖĞRENCİLERİMİZ DE BİR ŞEY YAPMADIĞIMIZI BİLİYOR’

Mustafa Cengiz Ortaokulu'nda görevden alınan öğretmenler ise bir an evvel öğrencilerine kavuşmak istediklerini söylüyor. Okulun görevden alınan Türkçe öğretmenlerinden Bora Kaya, öğrencilerinin artık ailesinin bir parçası haline geldiğini ve bu sevgi selinin bundan kaynaklandığını dile getiriyor. Öğrencilerinin 'öğretmenim derse gelecek misiniz?' sorusu karşısında boğazının düğümlendiğini belirten Kaya, "Açığa alındığımızı söylüyoruz. 'Güçlü olun' diyoruz. Sonuçta biz kötü bir şey yapmadık. Öğrencilerimiz de bunun bilincinde bizim hiç bir şey yapmadığımızı zaten biliyorlar. Onlara olan sevgimizi bildikleri için zaten bizlere bu kadar destek veriyorlar" şeklinde konuşuyor. Görevden alınırken haklarında tebliğ edilen iddialarla ilgili bir bağlantılarının olmadığına dikkat çeken Kaya, "Yaklaşık on bir yıldır Van'da çalışıyorum. Van'da göreve başladım ve buradan çıkmadım. Ben bir eğitim emekçisiyim. Bize istinat edilen suçu kesinlikle kabul etmiyorum. Devletin her zaman 'herkes bir sendikaya üye olmalı' dediği gibi bir sendikaya üye oldum. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası'na üye oldum. Ve sadece sendikamın almış olduğu grev kararına uydum. Terörle bağlantım olduğu iddia ediliyor. Kesinlikle böyle bir şeyi kabul etmiyorum. Biz tamamıyla devletin anayasasında yazan, yazılı hukuğunda var ettiği hakkımızı kullandık ve sendikamızın aldığı karara uyduk " diyor.

‘BU TUTUMDAN BİR AN EVVEL DÖNÜLMELİ’

Okulun görevden alınan Fen Bilgisi öğretmeni Çağdaş Aslan ise iki buçuk yıldır Van'da görev yaptığını ve Van'ı daha önce bilmeden gelmesine rağmen, geldiği günden beri burada yaşayan insanların kendisine her zaman iyi davrandığını söylüyor. Öğrencilerini çok sevdiğini vurgulayan Aslan, "hakkımızdaki iddiaları kesinlikle kabul etmiyoruz. Bizler eğitim emekçileriyiz" diyor. Görevden alınmalarının hukuksuzca ve haksız iddialarla yapıldığına dikkat çeken Çağdaş öğretmen, "Bu durumu ailemize anlatamıyoruz. Çevremiz, arkadaşlarımız bu şekilde duydular ve bu durumdan çok rahatsızız. Bu tutumdan bir an evvel geri dönülmesini istiyoruz" şeklinde konuşuyor.

‘ÖĞRENCİLERİME DOSTLUĞU, KARDEŞLİĞİ ANLATTIM’

Okulun görevden alınan Sosyal Bilgiler öğretmeni Rukiye Karakuş ise mesleğini çok severek yaptığını ve haksız bir şekilde görevden alındıklarını söylüyor. Öğrencilerinin yalnızca akademik olarak değil iyi birer insan olmaları için de elinden geleni yapmaya çalıştığını vurgulayan Karakuş, "Her zaman öğrencilerime dostluğu, iyiliği, güzel bir insan olmayı anlattım. Kardeşlikten bahsettim. Ama biz terör örgütü ile ilişkilendirilerek açığa alındık. Ve bunu kabul etmiyorum. Ben Kayseriliyim. Durumu aileme bile açıklayamadım. En yakın zamanda adil bir yargılanma istiyorum. Ki adil bir yargılanma yapılırsa suçsuz olduğumuz ortaya çıkacaktır. En yakın zamanda görevimin başına dönmek istiyorum" diyor.

MOR MENEKŞELER'İN ÖĞRETMENİ DE GÖREVDEN ALINDI

Okulun görevden alınan bir diğer öğretmeni Ali İhsan Özmen ise şimdiye kadar hep adını öğrencilerine kazandırdığı başarılarla duyuran öğretmenlerden biri. Altı yıllık Beden Eğitimi öğretmeni olan Özmen, öğrencilerinin kendilerine olan sevgisini şöyle anlatıyor: "Okula geldiğimde hiç bir olanağının olmadığını görmüştüm. İlk derse girdiğimde kız öğrenciler bir köşeye çekilmişlerdi. Erkek öğrenciler ise futbol oynuyordu. Kızlara 'siz neden oynamıyorsunuz' diye sorduğumda, 'hocam erkekler oynamamıza izin vermiyorlar ki' dediler. Bu benim için dönüm noktasıydı. Ve bir kız futbol takımı kurmaya karar verdim. Otuz altı kişilik bir takım kurduk. Takımımızın adını da hep birlikte 'Mor Menekşeler' olarak belirledik. Okulun bahçesinde eğitmeye başladık öğrencileri. Sonrasında maçlara çıkmaya başladık takımımızla. Van'da hiç gol yemeden şampiyon olduk. Bölgede ise üçüncü olduk. Bu durum aynı zamanda kız çocuklarının okuması açısından da önemli bir şeydi." Okulun tarihinde şimdiye kadar spor lisesini kazanan öğrenci olmadığının altını çizen Özmen, "Ama artık her yıl öğrencilerimiz spor lisesini kazanmaya başladı. Geçen sene Güzel Sanatlar Spor Lisesi'ni on bir öğrencimiz kazandı. Bu yıl ise on altı öğrencimiz kazandı. Kazanan öğrencilerimizin çoğuda bu kız futbol takımımızın öğrencileriydi. İlk zamanlar kız futbol takımı için öğrenci bulmakta zorlanırken şimdi veliler beşinci sınıftan itibaren takıma yönlendirmeye başladılar" diyor. 

‘MİLLİ EĞİTİM VE KAYMAKAMLIK TARAFINDAN OLUMLU TEPKİLER ALIYORDUK’

Öğrencilerinin kendilerine desteği karşısında duygusal anlar yaşadığını belirten Özmen, "Terör örgütleriyle ilişkili olduğumuz iddia ediliyor. Biz 'Öğretmenden terörist, teröristten de öğretmen olmaz' diyoruz. Terörist isek bu başarıları nasıl yaptık? Bu başarıları elde ederken de gerek Milli Eğitim'den, gerek Kaymakamlık'tan olumlu tepkiler almışız. Eğer bir suçlama varsa da adil bir şekilde yargılanmamız gerekiyor. Yoksa oradan buradan duydukları şeylerle öğretmeni zan altında bırakmak çok kötü bir şey" diye konuşuyor.