11 Eylül 2016 06:42

Spartacus'ün yemini

Kölelerin köle sahiplerine karşı ayaklandıkları o muhteşem destandan sonra Spartacus’ü çağıracaktı her sıkışma ve patlama anında devrimler.

Paylaş

Ercüment AKDENİZ

Çarmıha gerilmiş ve ölmekte olan adam Roma yurttaşı değildi. Çünkü imparatorluk Roma’sında çarmıha germe işi Roma vatandaşı olmayanlara uygulanırdı. Halkın önünde teşhire sunulan bu cezalandırma eyleminin kurbanları köleler, soyguncular, korsanlar, savaş esirleri ya da politik hükümlülerdi.
Paris Louvre müzesi bahçesinde sergilenen L. E Barrias imzalı heykel bize işte o sahnelerden birini anlatıyor. Çarmıha gerili kölenin yüzündeki ifade ve bitkin beden hareketleri, imparatorluğun zulmü altında can çekişen bütün bir köle sınıfının acılarını temsil ediyor.    
Sol kolu ve kafası, yanındaki erkek çocuğa yaslı olmasaydı eğer; çarmıhtaki köle “kaçınılmaz kader”e işaret sayılabilirdi. Ne ki kıvırcık ve azimli yüz ifadesiyle elinde bıçak tutan çocuk, can cekişmekte olan kölenin yanında intikam duygusuyla yanıp tutuşuyor. Filizlenmekte olan bu erkek çocuk Spartacus’ten başkası değil. Ve onun bugün ile gelecek sarmalında yapması gereken iki temel görevi var; imparatorluktan intikam almak ve çarmıhtaki kölenin henüz kesilmemiş birkaç parmağından tutarak, ona sevgi ve şefkat akıtmak.

DEVRİMLERİN ÇAĞIRDIĞI DESTAN 

Kölelerin köle sahiplerine karşı ayaklandıkları o muhteşem destandan sonra Spartacus’ü çağıracaktı her sıkışma ve patlama anında devrimler. Ne var ki Spartacus ezilen sınıflar içinde dilden dile aktarılan bir söylence olabilirdi ancak. Çünkü bu isyan adını fısıldamanın bedeli; çarmıha gerilmek, ipte sallanmak ya da boynu bir celladın baltasına kaptırmakla eş değerdi. Bu yüzden işlenmiş taşlar yüzyıllar boyunca sayısız efsaneler anlattı ama Spartacus’ü anlatamadı.
Tıpkı devrimlerin her defasında Spartacus’ü çağırması gibi Fransız heykeltraş Louis Ernest Barrias da bir gün Spartacus’ün adını çağırdı. Tarih 1871’di ve taşlara konan “Spartacus yasağı” ikinci kez delinmişti. Zira Spartacus’ün ilk büyük şaheserini 1830 yılında Denis Foyatier yapmıştı. Foyatier’in ardından Barrias 1789 Fransız Devrimi’nin açtığı kanalı biraz daha genişletti ve 1871 Paris Komünü’ne Spartacus’ü yetiştirdi. Başka bir ifadeyle Komünü harlayan o siyasal iklimde (1869-1871) “Spartacus’ün Yemini” bir isyan andı olarak Barrias’ın ellerinde yükseldi.
Komün yenilgiye uğrayıp komünarlar için av partisi başladığında ise “Spartacus’ün Yemini” bu kez ezilmiş, kanı akmış komünarların imtikam yemini olarak egemenlere meydan okuyacaktı. 1875’te Louvre müzesi bahçesinde sergilenen eser o tarihten sonra  komün ruhunun koruması altındaydı artık.

1830 DEVRİMİ’NDE SPARTACUS

Kölelerin isyanına önderlik eden Trakyalı gladyatörün ilk büyük heykeline Denis Foyatier imza attı. Eserin adı “Spartacus”tü ve Foyatier onu 1822-1825 yılları arasında Roma’da yaptı.
Heykel, esir gladyatörün zincirlerinden kurtulduğu anı anlatıyordu. Spartacus hapishaneden henüz kaçmıştı ve köle isyanına önderlik edeceği günler yüzündeki öfkeye yansıyordu.  
Foyatier’in “Spartacus”ü, İtalyan heykeltraş Antanio Canova’nın “Damoxenos”undan esinlenmişti. Spartacus’ün kas yoğunluğu ve gerginliği Damoxenos’unkilerle neredeyse aynıydı. Neoklasizmin önemli isimlerinden Canova’dan sonra Fotayier de neoklasisizmin yeniden doğuşunu müjdeliyordu. 
Foyatier’in “Spartacus’ü nihayet 1827 yılında Louvre müzesi salonunda sergilendi. Fakat işin ilginç yanı Foyatier’in kullandığı mermer kraliyet tarafından sağlanmıştı. Heykel tamamen bitip sergilendiğinde ise kral tahtından edilmişti. Tarihin tuhaf bir cilvesi olarak “Spartacus”ün doğuşu kralı yerinden eden Temmuz 1830 devrimine denk gelmişti. “Spartacus” 10. Charles rejimine karşıtlığın sembolü olmuştu. 

ÇARMIHTAKİ MESAJ

Aslında Spartacus heykelleri birer hayal ürünüydü. Zira milattan (İsa’nın doğumundan) önce 70’li yıllara denk gelen bu genç isyancının silüeti hakkında sanatçıların elinde hiçbir emare yoktu. Ne var ki 3. köle savaşında Roma gücünü sarsan genç Trakyalının adı İsa’dan sonra da çağlara meydan okuyacaktı. 
3. köle isyanı yenilse de İmparatorluğu yerinden sallamıştı. Çarmıhta bu kez Spartacus vardı. Fakat onun can çekişen bedeninin yanında bu kez ayağa kalkan ezilen sınıfların ve mazlum halkların çocukları vardı.

ÖNCEKİ HABER

Bölge illerinde internet kesildi

SONRAKİ HABER

Kötülük kaybedecek, bilim kazanacak!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...