‘Üyelerimizin yanındayız boyun eğmeyeceğiz’
Diyarbakır ve Bitlis KESK Şubeler Platformu, yaptıkları açıklamalarla baskılara boyun eğmeyeceklerinin altını çizdi.
672 Sayılı KHK ile yönetici ve üyelerinin ihraç ve sürgün edilmesine tepki gösteren Diyarbakır, Adıyaman ve Bitlis KESK Şubeler Platformu, yaptıkları açıklamalarla baskılara boyun eğmeyeceklerinin altını çizdi.
KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, Eğitim Sen 1 Nolu Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Diyarbakır Şubeler Platformu Eş Sözcüsü Selahattin Alp, AKP hükümetinin ihraç ve sürgünlerle toplumsal barışı ortadan kaldırmaya çalıştığını vurguladı. Sürgünlere ve ihraçlara boyun eğmeyeceklerinin altını çizen Alp, “Bütün illerde oturma eylemi başlatılacak, bölgeden Ankara’ya doğru yürüyüş yapılacak, KESK bileşenlerinin Meclis bahçesinde oturma eylemi başlatacak, işyerlerini demokratik yollarla direniş mevzisine çevirecekleri, imza kampanyası başlatılacak, dünya emek örgütlerine mektuplar gönderilerek diplomatik çalışmalar yürütülecek.”
Bitlis’te de KESK Şubeler Platformu tarafından yapılan açıklamada konuşan Eğitim Sen Bitlis Şube Yöneticisi Kemal Gültekin, görevden alınmaların büyük oranda siyasi fişlemeler üzerinden yapıldığını belirtti. Hükümetin bölgede 14 bin öğretmeni sürgün edeceğini deklare ettiğini belirten Gültekin, “Haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen tüm kamu görevlileri görevlerine iade edilmelidir. Sendika olarak açığa alınan ve hukuk dışı bir şekilde ihraç edilen tüm üyelerimizin arkasında olduğumuz bilinmelidir” dedi.
İhraç edilen KESK üyeleri için Adıyaman’da eylem yapıldı. KESK’in çağrısıyla dün Demokrasi Parkında yapılan basın açıklamasında sık sık “Yaşasın iş, ekmek, özgürlük mücadelemiz” sloganı atıldı.
Burada konuşan Eğitim Sen Adıyaman Şube Eş Başkanı Hasan Basri Yorulmaz, OHAL kapsamında yapılan bu operasyonun demokrasiye ve emekçilere yapılmış en büyük darbe olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “AKP açıkça sendikal örgütlülüğü temel hak ve özgürlükleri hedef almakta, muhalif sesleri susturmayı kendi deyimiyle ‘ölüm kalım’ meselesi olarak görmektedir. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki, bir kamu emekçisinin hiçbir adil soruşturma geçirmeden, savunma hakkı verilmeden ve sadece OHAL süresince değil ömür boyu meslekten ihracı düzenlemesi hukukun ayaklar altına alınmasıdır.
Hükümetin OHAL Üzerinden KHK’larla ihraçları gerçekleştirmesi bu gerçekliği değiştirmemektedir. KHK’lar ile her şeyin yapılabileceği bir hukuki düzlem yaratmak, gerek Anayasa gerek ise Uluslararası sözleşmelere açıkça aykırıdır. İş iyice çığrığından çıkmadan bu gidişata son verilmelidir.” (HABER MERKEZİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
